Kayıtlar

helâl etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Helâlin Hesabı Haramın İse Azabı Vardır!

Helâlin Hesabı Haramın İse Azabı Vardır! Vehbi Tülek Hazreti Ali buyurdu ki: “Dünyânın helâli hakkında hesap, haramı hakkında azap vardır.” Behâüddîn bin Şeyh Lütfullah hazretleri Hacı Bayram-ı Velî hazretlerinin önde gelen talebelerinden ve halîfelerinden olan Lütfullah Efendi’nin oğludur. 895 (m. 1490) senesinde Edirne’de vefât etti. Sohbetlerinde buyurdu ki: “Kibir, gurur ve övünme gibi duygular, insanın içinde çuvaldız gibi saplıdırlar. İnsanın kibirlenmesi, kendinde gördüğü faziletlerden ileri gelir. Ancak bir kimse, Hak yolundan bir yola intisâb ettiği takdirde, bütün bu faziletlerin, kesinlikle ve gerçek olarak Allahü Teâlâ’da bulunduğunu anlar. Kendisinde bulunan her şeyin, Allah tarafından emânet olarak verildiğini görür.” “Zulüm ve eza gören din kardeşinin kalbini, sabır tavsiye ederek güçlendiren bir kimse, ona yardım etmiş sayılır.” Muhammed bin İbrâhim, babasından şöyle nakletti: Ali bin Ebî Tâlib’e (radıyallahu anh) dünyâdan soruldu. Hazreti Ali; “Uzun m

Helâl Yemek

Helâl Yemek Bizleri en güzel bir kıvamda yaratan Cenab-ı Hak, bu güzelliğin dünya ve ahirette devamı için icap eden hususları talim etmiştir. Bu talimatlara dikkat etmek maddi ve manevi varlığımızı muhafazaya ve neticede dünya ve ahiret saadetine sebeptir. İmandan sonra en mühim İlahi talimat, şüphesiz haramlardan sakınmaktır. Haramlar ve helaller; yeme-içme, günlük yaşayış, kazanç gibi hayatın tamamını ilgilendiren bir sahadır. Öyle ki bu sahada dikkatli olmak ibadetlerden de önce gelmektedir. Nitekim Resulullah Sallallahü Aleyhi Vesellem şöyle buyurur: “İbadet on kısımdır; dokuzu helal kazanmak, biri diğer ibadetlerdir.” (Beyheki) Ayet-i kerimede ise Cenab-ı Hak şöyle buyuruyor: “Ey iman edenler! Size verdiğimiz rızıkların temiz ve helal olanlarından yiyin. Eğer siz Allâh’a kulluk ediyorsanız O’na şükredin.” (Bakara, 172) Bu ayet-i Kerimede Cenabı hakkın yiyin buyurduğu rızıkların helal ve temiz olması emrediliyor. Bir maddenin helal olması en az iki şeyle olur: Birin

Helâl Lokma

Helâl Lokma Muhammed Acıyan             Günümüzde sosyal problemlerin artması, devletleri ve milletleri yeni çözüm önerileri üzerinde çalışmaya zorlamaktadır.             Bir toplumun fertleri arasında suç oranları arttıkça, alınacak tedbirler de araştırılmaya başlanmaktadır. Bir milletin geleceği olan çocukların nasıl eğitilmesi gerektiği üzerinde İslam Eğitim Tarihinden birçok örnekler bulmak mümkündür. Tecrübeyle sabittir ki bu uygulamaların başarıyla uygulandığı devreler de ne kadılara ne de devlet adamlarına çok fazla iş düşmemiştir.             Eğitimde en önemli hususlardan biri de herkesin üzerinde hemfikir olacağı üzere çocuğun beşikten mezara Helâl lokmayla beslenmesidir. Aile ocağı aynı zamanda bir mekteptir. Uzmanlar çocuğun kişiliğinin temel özelliklerinin ilk yıllarda oluştuğunu söylerler. Toplumun geleceği olan çocuklar ailede şekillenir. Küçükler ailede büyüklerin davranışlarını görerek taklit ederler. Devamlı olarak gördüğü hareketler çocuğun ruhunda iyic

Helâl Kazanma Duası

Helâl Kazanma Duası اَللّٰهُمَّ اكْفِن۪ي بِحَلَالِكَ عَنْ حَرَامِكَ وَأَغْنِن۪ي بِفَضْلِكَ عَمَّنْ سِوَاكَ Okunuşu: Allahümmekfinî bihalâlike an haramike ve ağninî bifadlike ammen sivâke. Anlamı: Allah’ım! Harama bulaşmaktansa, helalinle yetineyim. Beni lütfunla (zengin kılarak) Senden başkasına muhtaç etme.” Kaynak: (Tirmizî, “Daavât”, 110)

Helâl İle Yetinme Duası

Helâl İle Yetinme Duası اَللّٰهُمَّ اكْفِن۪ي بِحَلَالِكَ عَنْ حَرَامِكَ وَأَغْنِن۪ي بِفَضْلِكَ عَمَّنْ سِوَاكَ Okunuşu: Allahümmekfinî bihalâlike an haramike ve ağninî bifadlike ammen sivâke. Anlamı: Allah’ım! Harama bulaşmaktansa, helalinle yetineyim. Beni lütfunla (zengin kılarak) Senden başkasına muhtaç etme. Kaynak: (Tirmizî, "De'avât",110)

Helâl Haram Gözetiyor mu?

Helâl Haram Gözetiyor mu? Hazret-i Ömer Radiyallahu Anh da şöyle der: “– Bir kimsenin kıldığı namaza, tuttuğu oruca bakmayınız!” – Konuştuğunda doğru söylüyor mu? – Kendisine bir şey emânet edildiği zaman emânete riâyet ediyor mu? – Dünya ile meşgul olurken helâl-haram gözetiyor mu, ona bakınız!” (Beyhakî, es-Sünenü’l-Kübrâ, VI, 288; Şuab, IV, 230, 326)

Duada İhlâs Ve Helâl Lokmanın Önemi

Duada İhlâs Ve Helâl Lokmanın Önemi Duâda ihlâs (samimiyet) ve helâl lokmanın ehemmiyetine dair Nebiyy-i Ekrem –sallallahu aleyhi ve sellem-Efendimiz’den nakledilen hadîs-i şerîfler… “Bir kimse zâhir ve bâtınını tanzîf ve tathîr ile kırk gün hâlisan Cenâb-ı Allah için amel ve ibâdet ederse kalbi menba-ı hikmet olup lisânından zülâl-i mârifet cereyan etmeye başlar.”(Suyûtî, el-Câmiu’s-sağîr, no: 8361) “Kul ihlâs ile لَا إِلٰهَ اِلَّا اللّهُ ‘Lâ ilâhe illâ Allah’ “Başka ilâh yok, ancak Allah vardır!” dedikçe hiç bir hicâb onu geri çevirmeksizin bu zikri, Allah’a yükselir. Allah’a vâsıl olunca Allah bu kelimeyi söyleyene nazar eder. Allah’ın nazar ettiği her bir muvahhid kulunu rahmeti içine alması O’nun hakkıdır.” (Ali el-Müttakî, I, 56-57/181) “Helâlliğinde ve haramlığında şüphe bulunan nesneyi terk eyle ve helâl olduğu muhakkak bulunan şeyleri kabul et.” (Buhârî, Büyû’, 3; Tirmizî, Kıyame, 60) Bu hadîs-i şerîf, insanın bâtınını haramdan korumak için kemâl-i ihtiyat

İbadetlerin Kabulü Ve Helâl Lokma

İbadetlerin Kabulü Ve Helâl Lokma Bütün ibâdetlerin kabûl olması, helâl lokmaya bağlıdır. Büyüklerden çoğu buyurdu ki, ibâdetler on kısmdır: Dokuz kısmı helâl kazanmaktır. Bir kısmı da bildiğimiz bütün ibadetlerdir. O halde, müminler helâl kazanmağa çalışmalıdır. Haramdan ve şüphelilerden kaçınmalıdır. Resûlullahdan “sallallahü aleyhi ve sellem” buyurdu ki, “Allah’ü Teâlâ güzeldir. Yalnız güzel yapılan ibâdetleri kabûl eder. Allahü teâlâ, Peygamberlerine emrettiğini, müminlere de emretti ve buyurdu ki, ey Peygamberlerim! Helâl yiyiniz ve sâlih, iyi işler yapınız! Müminlere de emir etti ki, ey iman edenler! Sizlere verdiğim rızklardan helâl olanları yiyiniz!”. Resûl “aleyhisselâm” sözüne devam ederek buyurdu ki, “Uzak yoldan gelmiş, saçı sakalı dağılmış, yüzü gözü toz içinde bir kimse, ellerini göğe doğru uzatıp dua ediyor. “Yâ Rabbî!” diye yalvarıyor. Hâlbuki yediği haram, içtiği haram, gıdası hep haram... Bunun duası nasıl kabûl olur?”. Yani haram yiyenin duası kabul ol

Helâl Rızık Duası

Helâl Rızık Duası Hanzala Radiyallahü Anh’dan rivayet edildiğine göre şöyle demiştir: Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem şöyle buyurdu: “Cibrîl, bana her geldiğinde, mutlaka bana şu iki (duayı yapmamı) emretti. Dedi ki: اَللّٰهُمَّ ارْزُقْنِي طَيِّبًا وَاسْتَعْمِلْنِي صَالِحًا Okunuşu: ‘Allâhümme’r-zugnî tayyiben ve’s-te‘milnî sâlihan! Anlamı: Allah’ım! Beni temiz (ve helal) olanla rızıklandır. Ve beni sâlih (amel yapmak hususunda) çalıştır!’ dersin.” (Hakîm et-Tirmizî, Nevâdiru’l-Usûl, 160. Asıl, s.202) Âmin! (Alıntı)

Helâl midir, Haram mıdır?

Helâl midir, Haram mıdır? Şeyh Ebû Abdullah Hazretleri mürid ve halifeleri ile bir gece Mescid-i Aksa'ya itikâfa girerler. Namaz kıldıktan sonra müridleri mescidin mumları etrafına toplaşarak kitab mütalâasına başlarlar. Hz. Şeyh ise oradan kalkıp gider. Halifeleri: - Efendim, bizim yanımızdan niçin kalkıp gidiyorsunuz, diye sorarlar. Hz. Şeyh: - Bu mescidin yağ ve mumları efraf-ı âlemden gelir. Helâl midir, haram mıdır? Ve niçin gelmiştir? Hakikatini bilmedikçe ışığında oturmam, diye cevap verir. (Alıntı)

Ümmetin Helakına Sebep Olacak Beş Şey

Ümmetin Helakına Sebep Olacak Beş Şey 1- Lânetleşme. Hz. Peygamber (s. a. s), Müslümanları rastgele lânet etmekten menetmiş, özellikle ashabının birbirine ve tabiat kuvvetlerine lânet etmelerini yasaklamıştır (Ebu Davud Edeb, 4908; Müslim, Birr, 80-87). 2- İçki içme. Allah’ü Teâlâ, içki içene, içirene, alıp satana, yapana, saklayana, taşıyana, kendisine götürülene ve parasını yiyene lanet etti. [İbni Mace] 3- İpekli giyme. İpek erkeğe haramdır. Ancak elbisedeki dört parmak enindeki ipek şeritler, mesela dört parmak enindeki ipek kravat caizdir. İpek gömlek ve ipek elbise erkeğe haramdır. 4- Çalgı. Bir evden kulağına gelen def ve başkaca çalgı sesleri üzerine Rasûlullah Efendimiz aleyhisselâm, evde ne olduğunu sorar. “Düğün.” cevabını alınca: “Bu nikâhtır, sifâh (zinâ) değildir.” der. 5- Eşcinsellik. “Erkek erkekle, kadın kadınla yetinirse, ümmetim helâk olur” “Ahir zamanda eşcinsel 3 kısım olur: Bir kısmı konuşmak ve yüze bakmakla, diğeri, kucaklaşmakla yetinir. Bir kıs

Bir Damla Elma Suyuna İki Yıl Hizmet Eden Genç

Bir Damla Elma Suyuna İki Yıl Hizmet Eden Genç İmam-ı Azam Rahmetullahi Aleyh Efendimizin babası Numan bin Sabit Hazretleri, henüz gençliğinin baharındayken, bir dere kenarında abdest alır. Bir de bakar ki suda yüzerek bir elma geliyor. Elmayı alıp ısırır. Elmanın suyu dişlerine dokununca, birden bire kendini toparlar. “Ben ne yaptım! Bu elmanın elbette bir sahibi var. Benim olmayan bir elmayı nasıl olur da sahibinden izinsiz ısırırım,” der. Bir anlık gafletinden uyanır. ve suyun akıp geldiği tarafa yürümeye başlar. Bakar ki güzel bir bahçe var. Bu ısırdığım elma, bu bahçeden diyerek, bahçe sahibini bulur. Helâllik istemek üzere: “-Efendim! Bu elma sizin ağaçlardan düşmüş olacak. Şu akan derede buldum. Gaflet ile elmayı alıp ısırdım. Elmanın bedelini vereyim! Ne isterseniz yapayım, yeter ki hakkınızı helâl edin!" Diyerek rica eder, yalvarır. Bahçe sahibi: “Hayır, helâl etmem! Eğer bana iki yıl boyu çalışırsan o zaman düşünürüz belki helâl ederim.” İmam-ı Azam Rahm

Helâl Kazanç Ve Haram Hususunda Titiz Ve İhtiyatlı Olmak

Helâl Kazanç Ve Haram Hususunda Titiz Ve İhtiyatlı Olmak Bir kimsenin temiz gönüllü, ihlâs sahibi ve ehl-i istikâmet olduğunu anlamak için onun, yaptığı ibâdetlerinden ziyade o ibâdetleri hangi kalbî seviye ve hâl ile yaptığına bakılmalıdır. Yâni bilhassa davranışlarının İslâm ahlâkına uygun ve kazancının helâl olup olmadığına dikkat edilmelidir. Bu meyanda Hazret-i Ömer -radıyallâhu anh-, bir kimse methedildiği zaman, metheden şahsa, üç şeyi sormuştu:             “- Sen onunla hiç komşuluk, yolculuk, veya ticâret yaptın mı?” Muhâtabı üçünü de yapmadığını söyleyince: “- Öyleyse onu methetmeyin, çünkü siz onu lâyıkıyla tanımıyorsunuz!” buyurdu. Onun için Süfyân-ı Sevrî -kuddise sirruh-: “Kişinin dindarlığı, ekmeğinin helâlliği nisbetindedir.” buyurmuştur. Birgün kendisine:  “- Efendim! Namazı birinci safta kılmanın fazîletini anlatır mısınız?” dediklerinde de helâl lokmaya dikkat çekmiş ve:  “- Kardeşim! Sen ekmeğini nereden kazanıyorsun, ona bak! Kazancın helâl o

Böylesi Tevazu Ve İncelik

Böylesi Tevazu Ve İncelik Bir adam kötü yoldan para kazanıp bununla kendisine bir inek alır. Bir neden sonra, yaptıklarından pişman olur ve hiç olmazsa iyi bir şey yapmış olmak için bunu Hacı Bektaş-ı Veli'nin dergâhına kurban olarak bağışlamak ister. (O zamanlar dergâhlar aynı zamanda aşevi işlevi görüyordu.) Durumu Hacı Bektaş-ı Veli'ye anlatır ve Hacı Bektaş-ı Veli, 'Helâl değildir' diye bu kurbanı geri çevirir. Bunun üzerine adam Mevlevi dergâhına gider ve aynı durumu Mevlâna'ya anlatır. Mevlâna ise bu hediyeyi kabul eder. Adam aynı şeyi Hacı Bektaş-ı Veli'ye de anlattığını ama onun bunu kabul etmemiş olduğunu söyler ve Mevlana'ya bunun sebebini sorar. Mevlâna şöyle der: - Biz bir karga isek Hacı Bektaş-ı Veli bir şahin gibidir. O, öyle her leşe konmaz. O yüzden senin bu hediyeni biz kabul ederiz ama o kabul etmeyebilir. Adam üşenmez kalkar Hacı Bektaş-ı Veli'nin Dergâhına gider. Ve Hacı Bektaş-ı Veli'ye, Mevlâna'nın kurbanı kabul

Önce Kaliteli İnsan, Sonra Kaliteli İş, Gerisi Gelir…

Önce Kaliteli İnsan, Sonra Kaliteli İş, Gerisi Gelir…   Muhterem dostlar “Ekmeden biçmek!” diye bir söz var. Ne ekersen onu biçersin! Ekmediysen ne biçeceksin! Maalesef insanımız çalışmıyor, okumuyor.   Birinci yaşanmış hikâye   Köyde çalışırken 3”- 4 kişi bir arkadaşın buğday tarlasına çalışmaya gitmiştik. Biçilen buğdayları toplayıp traktörle harmana getiriyorduk. Hava çok sıcaktı. Baktım arkadaşlar çalışmıyor, kaytarıyor.             “- Arkadaşlar dedim şu işi bitirelim de evimize erken gidelim. Hem de alacağımız parayı helâl ettirelim.” Allah’ü Teâlâ razı olsun iki tanesi canla başla çalışmaya başladı. Birisi ise dalgasını geçmeye devam ediyordu. Üstelik onlar yevmiyesini alacaktı. Ben ise yardıma gitmiştim. Tarla sahibi daha sonra bana da fazlasıyla buğday verdi. O dalgacı da yevmiyesini fazlasıyla aldı. Hâlbuki ona yarım yevmiye bile çoktu. Buna benzer sayısız örnek yaşadım.             İkinci yaşanmış hikâye Bir köy okuluna müfettiş geliyor. Müfettiş okulu