Kayıtlar

Ağustos 9, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Ömür Dediğin Nedir ki Gülüm?

  Ömür Dediğin Nedir ki Gülüm?   Kundakla kefen arasında geçen zaman Gelirken ana karnından çıkarsın, Şaplatırlar silleyi ağlarsın tepe üstü Toplanırlar etrafında sevinir herkes Arkasından emeklersin, yürürsün Sonra bin bir eziyet çile çekersin Sanırsın ki yaşadım hayatı   Gün gelir Azrail çöker yakana, alır canını Sarıp sarmalarlar üçbeş metrelik beze Ağlaşırlar, ağıt yakarlar etrafında Koyarlar bir metrelik toprağa   Geldiğinde ağlamışsın, gittiğinde ağlatmışsın İşte ömür dediğin budur gülüm   İki beyaz arasına sıkışıp geçen bir zaman Gelirken beyazlar içindesin kundaklamışlar Giderken de beyazlar içindesin kefenlemişler   Dinçer Demirel

Yâ Rabbî! Bana İlim Ver

  Yâ Rabbî! Bana İlim Ver

Küfrân-ı Nîmet

Küfrân-ı Nîmet Niçin küfrân eder insân, Hudâ ni’met verir iken, Utanmayıp eder isyân, kamûyu ol görür iken. Beher an hamdü şükretmez, dahî ihsânı fikretmez, Hergün Hakkı zikretmez, bedende cân durur iken? KÜFRÂN-I NÎMET: Nîmete nankörlük etmek. Nîmeti kullanırken, nîmetin sâhibini unutmak. Allahü teâlâya verdiği nîmet ile âsî olmak yâni nîmeti yerinde kullanmamak. İslâm dîninin emir ve yasaklarına uymak şükür, uymamak küfrân-ı nîmettir. (İmâm-ı Rabbânî rahmetullahi aleyh) Büyük bir nimet olan malı israf, Allahü teâlânın nimetine kıymet vermemek, nimeti elden kaçırmak, küfran-ı nimet, yani şükretmemek olur. İnsanın düşünmesi ve Allahü teâlâdan aralıksız olarak kendisine gelen nîmetleri görmesi, bilmesi ve bunun netîcesi olarak da, şükrü kendine vâcib bilmesi lâzımdır. Nîmetler bu yolla artar. Ancak insanların çoğu kendini nîmet içinde gördükleri hâlde küfrân-ı nîmette bulunurlar. Nitekim Allahü teâlâ bundan haber veriyor ve Kur’ân-ı kerîmde meâlen; “Biz insana (sağlık ve genişlik gibi)