Kayıtlar

Mayıs 5, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Lâ Tahzen – Mevlana Celaleddin Rumi

Lâ Tahzen!   Irmağa deniz, denize okyanus sığmaz. “Âşık” olmayana anlatsan da “Ben” “Sen” anlamaz. Hakka ulaşmak için yoldur desen kimse inanmaz! Gönlünde zerre-i miskal Şems olmayan; Yanmaz, yanamaz!   Ayağın kırıldı diye üzülme! Allah senden aldığı ayak yerine belki sana kanat verecek. Kuyu dibinde kaldın diye üzülme! Yusuf kuyudan çıktı da Mısır’a sultan oldu, unutma! İstediğin bir şey; olursa bir hayır, Olmazsa bin Hayır Ara!   Geçmiş ve gelecek insana göredir. Yoksa hakikat âlemi birdir. Bu âlem bir rüyadır. Zanna kapılma ey can! Rüyada elin kesilse de korkma, elin yerindedir. Dünya bir rüya ise, başına gelen felaketler de geçicidir. Neden çok üzülürsün ki? Her şey üstüne gelip seni dayanamayacağın bir noktaya getirdiğinde sakın vaz geçme: – Çünkü orası gidişatın değişeceği yerdir.   Bu âlemin, bu kâinatın kitabı sensin: Aç da kendini oku ey can! Kâinatın en uzak köşesi, senin içinde ufak bir nokta! Ama sen bunun farkında bile de

Lâ Tehzen! Üzülme! (Şiir)

  Lâ Tehzen! Üzülme!   Ey...! Aziz ERDOĞAN Fâtih (el sani), Ey...! Yüce İslam’ın alemdar hanı, Ey...! (Şeyh i Ekberin) sırlı beyanı, Lâ tehzen!) Elbette mat olur rakip! “Nasrum minallahi ve fethun karib!”…   Ey... Kara gecenin, aydın ışığı, Memleketi - yurdu, mazlum beşiği, Hep susturdun anırdıkça eşeği, Lâ tehzen!) elbette mat olur rakip, “Nasrum minallahi ve fethun karib!”…   Ey...! ilkesi din-i İslâm mayası, Tek vatan- tek millet hizmet gayesi, İnmesin başından, Rahmet Sayası, Lâ tehzen!) Elbette mat olur rakip,   “Nasrum minallahi ve fethun karib!”…   Sen ey...! Zalimlerin korku- kâbusu, Dilinde halk, elinde hak tapusu, Biliyoruz her yönün, bin türlü pusu, Lâ tehzen!) Elbette mat olur rakip,   “Nasrum minallahi ve fethun karib!”…   "Dünya beşten büyük!" dedin dünyaya, "Davuste presi" çektin hizaya, Sen emir kıl! Biz hazırız gazaya, Lâ tehzen!) Elbette mat olur rakip, “Nasrum minallahi ve fethun karib!”…

Lâ Tehzen! Üzülme...

  Lâ Tehzen! Üzülme...   Çünkü hüzün kaybolanı geri getirmez! Öleni dirilmez, kaderi değiştirmez! Hiç bir fayda getirmez!   Lâ tehzen! Üzülme… Çünkü hüzün düşmanını sevindirir! Dostunu üzer, haset edenin diline düşürür!   Lâ tehzen! Üzülme... Üzülme çünkü hüzün sinirleri yıpratır, kalbini yorar, gecelerini mahfeder! Lâ tehzen! Üzülme... Eğer günah işlediysen, tevbe et, istiğfarda bulun, yanlış yaptıysan düzelt, O'nun rahmeti sonsuz, kapısı hep açıktır.   Lâ tehzen! Üzülme... Kaybettiğin şey için üzülme, çünkü daha pek çok nimetlere sahipsin. Allah'ü Teâlâ’nın sana bahşettiği diğer nimetleri düşün ve şükret! (Alıntı)

Testideki Vasiyet

  Testideki Vasiyet Hz. Ebu Bekir Radiyallahü Anh, vefat edeceği zaman, kendisinden sonra halifelik vazifesini yüklenecek olana verilmek üzere vasiyet ettiği bir testi bıraktı. Hz. Ömer Radiyallahü Anh halife olunca testiyi ona verdiler. Halife testiyi kırdırttı. İçinden küçük küçük paracıklar ve bir mektup çıktı.   Mektupta şunlar yazıyordu:   “Bu paralar, bana verilen maaştan arta kalanlardır. Ben Medine’nin en fakirini kendime ölçü kabul etmiştim (ona göre yaşadım). Artan miktarı bu testiye koydum. Bunlar hazinenin malıdır.”   Hz. Ömer Radiyallahü Anh mektubu okuyunca ağlamaya başladı. Hem ağlıyor, hem de şöyle diyordu: “Kendinden sonrakilere çok ağır bir yük bıraktın! Ya Ebu Bekir Radiyallahü Anh!”