Kayıtlar

kalan etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Gel Ey Gurbet Diyârında Esîr Olup Kalan İnsân

Gel Ey Gurbet Diyârında Esîr Olup Kalan İnsân   Gel ey gurbet diyârında esîr olup kalan insân, Gel ey dünyâ harâbında yatup gâfil olan insân…   Gözün aç perdeyi kaldır duracak yer mi gör dünyâ, Katı mecnûn-dürür buna gönül verüp duran insân…   Kafesde tûtîye sükker verirler hiç karâr etmez, 'Aceb niçün karâr eder bu zindâna giren insân…   Ne müşkil hâl olur gafletde yatup hiç uyanmayup, Ölüm vaktinde Azrâil gelince uyanan insân…   Kararmış kalbin ey gâfil nasîhat neylesin sana, Hacerden katıdır kalbi öğüt kâr etmeyen insân…   Bu derdin çâresin bul sen elinde vâr iken fırsat Ne ıssı sonra âh ü zâr edüp hayfâ diyen insân…   Niyâzî bu öğüdü sen ver evvel kendi nefsine, Değil gayriye andan kim tuta her işiten insân…   Niyâzî Mısrî Kuddise Sırruh

Dördüncü Tavsiye: Zorda Kalana Yardım Etmek

  Dördüncü Tavsiye: Zorda Kalana Yardım Etmek Abdullah b. Ömer Radiyallahü Anh tarafından Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem’in şöyle buyurduğu rivayet edilmişti: “- Müslüman Müslümanın kardeşidir Ona zulmetmez, onu (başkasına da bırakıp) teslim etmez. Kim karedeşinin bir hacetinde bulunursa Allah'ta onun hacetinde bulunur. Kim bir Müslümanı üzüntüsünden rahatlatırsa Allah'ta onu kıyamet günü üzüntülerinden rahatlatır. Kim Müslümanı örterse Allah'ta onu kıyamet günü örter”. (Buhari, Müslim) Bu hususta Ebu Hureyre Radiyallahü Anh tarafından da Hz. Peygamber Sallallahü Aleyhi Vesellem’den şu hadis rivayet edilmiştir: “- Kim bir mü'mine dünya üzüntülerinden bir üzüntüden dolayı nefes aldırırsa, Allah'ta ona kıyamet günü üzüntülerinden bir üzüntüden dolayı nefes aldırır. Kim sıkıntıda olana kolaylık sağlarsa Allah'ta ona dünya ve ahirette kolaylık sağlar. Kim bir Müslümanı örterse Allah'ta onu dünya ve ahirette örter. Kul kardeşinin yardımında olduğu m

Ortada Müflis Kalan Bir Tek Sensin...

              Ortada Müflis Kalan Bir Tek Sensin...   Bir adam hadis dersi yapan şeyhe gelerek şöyle demiş: “- Batılılar Ay'a ulaştı siz hâlâ “Buharî” okuyorsunuz!” Şeyh: “- Mahl’ûk mahlûka ulaşmış, biz Hâlık Celle Celâlüh'e ulaşmak istiyoruz. Ortada müflis kalan bir tek sensin. Ne onlarla beraber Ay'a ulaştın; ne de bizimle Allah'ü Teâlâ’nın rızasını talep ettin!”

Gel Ey Gurbet Diyarında Esir Olup Kalan İnsan

  Gel Ey Gurbet Diyarında Esir Olup Kalan İnsan   Gel ey gurbet diyârında esir olup kalan insan, Gel ey Dünya harâbında yatıp gâfil olan insan.   Gözün aç perdeyi kaldır duracak yer mi gör Dünya, Kati mecnun durur buna gönül verip duran insan.   Kafeste bülbüle şeker verirler, fakat hiç durmaz, Acep niçin karar eder, bu zindana giren insan!   Ne müşkül hâl olur gaflette yatıp hiç uyanmayıp, Ölüm vaktinde Azrâil gelince uyanan insan.   Kararmış kalbin ey gâfil nasihat neylesin sana, Hacerden katıdır kalbi öğüt kâr etmeyen insan.   Aklını başına topla, elinde var iken fırsat, Sonsuz azap çekecektir, (Adam sen de) diyen insan.   Niyazi bu öğüdü sen ver evvel kendi nefsine, Değil gayriye andan kim tuta her işiten inşan.   Niyazi Mısrî Kuddise Sirrûh

Bir Tehlikeye Maruz Kalanın Okuyacağı Dua

Bir Tehlikeye Maruz Kalanın Okuyacağı Dua Resulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem: “Ya Ali! Sana bazı kelimeler öğreteyim mi? Bir tehlikeye düştüğün zaman onları söylersin!” dedi. Ben de “evet, canım sana feda olsun!”, dedim. Bir tehlikeye düştüğün zaman şöyle de: . بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ، لَا حَوْلَ وَلَا قُوَّةَ إِلَّا بِاللهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمِ “şüphesiz Allah’ü Teâlâ dilediği her çeşit belayı senden def eder!” buyurdu. Okunuşu: Bismillahirrahmanirrahim. Lâ havle velâ kuvvete illa billâhil aliyyil âzim! Anlamı: Rahman ve rahim olan Allah'ın adıyla, gerçek güç ve kuvvet sahibi ancak yüce ve ulu Allah'tır”. Kaynak: (İbn Sünni 331)

Affet Babacığım

Affet Babacığım Evlendiğinden beri evinde kalan babası yüzünden eşiyle sürekli tartışıyordu. Eşi babasını istemiyor ve onun evde bir fazlalık olduğunu düşünüyordu. Tartışmalar bazen inanılmaz boyutlara ulaşıyordu. Yine böyle bir tartışma anında; eşi, bütün bağları kopardı ve “Ya ben giderim, ya da baban bu evde kalmayacak” diyerek rest çekti… Eşini kaybetmeyi göze alamazdı. Babası yüzünden çıkan tartışmalar dışında mutlu bir yuvası, sevdiği ve kendini seven bir eşi ve birde çocukları vardı. Eşi için çok mücadele etmişti evliliği sırasında. Ailesini ikna etmek için çok uğraşmış ve çok sorunlarla karşılaşmıştı. Hâlâ onu ölürcesine seviyordu. Çaresizlik içinde ne yapacağını düşündü ve kendince bir çözüm yolu buldu. Yıllar önce avcılık merakı yüzünden kendisi için yaptırdığı kulübe tipi dağ evine götürecekti babasını. Haftada bir uğrayacak ve ihtiyacı neyse karşılayacak, böylelikle eşiyle de bu tür sorunlar yaşamayacaktı. Babasına lâzım olacak bütün malzemeleri hazırladıktan s

Avlanmamış Ayının Postu

Resim
Avlanmamış Ayının Postu Parasız kalan iki arkadaş, bu durumdan kurtulmanın yolunu aramaya koyulmuş. Uzun tartışmaların sonunda, bir ayı vurup postunu satmaya karar vermişler. Paraya o kadar çok ihtiyaçları varmış ki, sanki ayıyı vurmuşlar da, postu ellerinde imiş gibi komşuları olan kürkçünün kapısını çalmışlar. ''Bizde bir ayı postu var ki görmelisin!'' demişler. ''İki kürk rahat çıkar. Başkaları şunca lira verdi ama biz vermedik. İstiyoruz ki komşumuza satalım.''  Sıkı bir pazarlıktan sonra, kürkçü ile anlaşıp postun parasını almışlar. Sonra da ormana avlanmaya çıkmışlar. Çok geçmeden karşılarına iri mi iri bir ayı çıkmış. Bakmışlar ki ayı postu yerine kendi postları gidecek. Biri hemen ağaca tırmanmış, diğeri ise kendini yere atıp ölü taklidi yapmaya başlamış.  Ayı az sonra gelmiş. Yerde yatan adamı evirip çevirmiş. Ağzını, burnunu, kulağını koklamış. Canlı mı ölü mü diye epey incelemiş, sonunda ölü olduğuna karar vermiş olmalı ki, çekip