Kayıtlar

Eylül 4, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kur’an-ı Kerim Okurken Ağlamak

  Kur’an-ı Kerim Okurken Ağlamak عن عبد الرحمن بن السائب قال : – قدم علينا سعد بن أبي وقاص وقد كف بصره فسلمت عليه. فقال من أنت ؟ فأخبرته. فقال مرحبا بابن أخي. بلغني أنك حسن الصوت بالقرآن. سمعت رسول الله صلى الله عليه و سلم يقول ( إن هذا القرآن نزل بحزن. فإذا قرأتموه فابكوا. فإن لم تبكوا فتباكوا. وتغنوا به. فمن لم يتغن به فليس منا ) في الزوائد في إسناده أبو رافع. اسمه إسماعيل بن رافع ضعيف متروك         Abdurrahman b. Sâib anlatıyor: Sa’d b. Ebi Vakkas geldi. Gözleri görmüyordu. Selam verdim. “Sen kimsin” dedi. Kendimi tanıttım. “Merhaba ey kardeşimin oğlu. Bana ulaştığına göre sen güzel sesle Kur’an-ı Kerim okuyormuşsun” dedi. Sonra şöyle devam etti: “Resulullah’ın şöyle dediğini işittim: ‘Bu Kur’an-ı Kerim hüzün ile indirildi. Okuduğunuz zaman ağlayınız. Eğer ağlamak (içinizden) gelmiyorsa ağlar gibi yapınız. Onu teganni (güzel sesle) ile okuyun, teganni ile okumayan bizden değildir”.         İbn mâce, İkametu’s-Salat, 1/424, bab:176 (babu Husni’s-Savt bi’l-Kur’ân); Beyhaki, S

Bismillahirrahmanirrahim

  Bismillahirrahmanirrahim     Besmele ne güzel şey,   Bağlanır ona her şey,   Sûrelerin başıdır,   Âyetin nakışıdır.     Her derdin dermanıdır,   Kalplerin aynasıdır,   Görülür Allah onda,   Kulakların gıdasıdır.     Kalbimizi karartma,   Rızkımızı daraltma,   Ey Allah'ım kapında,   Başka kapı aratma.     Ey kul çek Besmeleyi,   O hal eder her şeyi,   Yanık sesinle oku,   Seherde Besmeleyi.     Besmele büyük mana,   Kuvvet verir imana,   Hiç solmayan bir güldür,   Uygundur her zamana.     Besmelede hikmet var,   Oku Allah'a yalvar,   Ne muhteşem bir kelâm,   Unutturmasın Mevlam.     Beslemesiz iş sakat,   Cennette köşkler kat kat,   Kalbimizin nurudur,   Besleme bir hakikat.     Cennetin anahtarı,   Onunla söner narı,   Orada üç ırmak var,   Bal, süt, Kevser şarabı.  

Dürr-ü Meknun (Saklı İnci) Kasidesi

  Dürr-ü Meknun (Saklı İnci) Kasidesi   Ey efendiler efendisi kasıt ve azimle geldim sana Rızan umuduyla koruna sığınıp girdim korumana   Vallahi ey yaratılmışların en hayırlısı şüphesiz vardır benim Senden gayrini istemeyen şevk dolu bir kalbim   Cahın hakkı için gerçekten ben sana tutkunum Allah biliyor ki muhakkak ben sana meftunum   Sensin o ki sen olmasaydın hiç kimse yaratılmazdı Asla sen olmasaydın kâinat da yaratılmazdı   Sen o zatsın ki ay senin nurundan kisveye büründü Güneş de senin güzelliğinden nuruyla parlak göründü   Sensin o zat ki sen o vakit semaya yükseltilince O seninle yüceldi ve süslendi sen gece gelince   Sen o kulsun ki Rabbin sana merhaba diye nida etti Seni selamlayarak muhakkak ki yakınlığına davet etti   Sensin o ki bizim hakkımızda şefaat diledin Rabbinden kimseye olmayan nidayı hak ettin   Sen ki Adem ne zaman seninle tevessülde bulundu O baban olduğu halde zellesinden seninle kurtuldu   Halil senin

Kur'an-I Kerim Okurken Hata Etmek (Zelle-i Kari)

  Kur'an-I Kerim Okurken Hata Etmek  (Zelle-i Kari)   Bütün muteber fıkıh kitaplarında "Zelle-i Kari" (Kur'an-ı Kerim okurken hata etmek, dil sürçmesi veya dil kayması) üzerinde durulmuştur. İbn-i Abidin: "Mütekaddimin ûlemaya göre kaide şudur: Manayı, itikadi küfür olacak şekilde değiştiren dil sürçmesi, bütün bu söylenenlerde namazı bozar. Hata olarak ağzından çıkan kelime Kur'an'da bulunsun bulunmasın fark etmez.   Meğerki değiştirilen cümlelerin arası tam bir durakla ayrılmış olsun. Değiştirme böyle olmazsa bakılır: Söylenenin misli Kur'an'da yoksa mana da hakikatten uzak son derece değişmiş olursa yine namaz bozulur. هٰذَا الْغُرَابِ "Hâza'l gurab" yerine "Hâzâ'l gubar" okumak böyledir. Kezâ misli Kur'an-ı Kerim'de olmadığı gibi manası da yoksa hüküm yine böyledir.   السَّرَائِر "Serâir"   yerine "Serail" okumak bu kabildendir. Misli Kur'an-ı Kerim'de bulunur, fa

Sabahın Sinlere Vardım

  Sabahın Sinlere Vardım   Sabahın sinlere vardım, gördüm cümle ölmüş yatar, Her biri biçare olmuş, ömrün yavı kılmış yatar.   Vardım bunların katına, baktım ecel heybetine, Nice yiğit muradına, erememiş ölmüş yatar   Yemiş kurt, kuş bunu keler, nicelerin bağrın deler, Şu ufacık naresteler, gül gibice solmuş yatar.   Tuzağa düşmüş tenleri, Hakk'a ulaşmış canları, Görmez misin sen bunları, sıra bize gelmiş yatar.   Eksilmiş inci dişleri, dökülmüş sarı saçları, Bitmiş kamu teşvişleri Hak varlığın almış yatar.   Gitmiş gözünün karası, hiç işi yoktur durası, Kefen bezinin paresi, kemiğe sarılmış yatar.   Yunus akil isen bunda, mülke suret bezeme sen, Mülke suret bezeyenler, kara toprak olmuş yatar.   Sin: Mezar   Yunus Emre Kuddise Sirrûh

Elifbamı Okurken

  Elifbamı Okurken   Ben elifbamı okurken, İlkyazlar gelmiş gibi Harelenirmiş Ninemin yüreciği…   Sonra, Itır kokusu Doluyormuş odalara… Ben elifbamı okurken, Öyle diyor ninem.   Alıntı: Gökhan Ayçiçeği 7. Sınıf 1. Ünite

Kur'an-ı Kerim Okurken Nelere Dikkat Etmeli?

Kuran-ı Kerim Okurken Nelere Dikkat Etmeli? Mehmet Paksu, Kuran-ı Kerim okuma adabını yazdı. İşte Kur'an okurken mutlaka dikkat edilmesi geren kurallar... Kuran-ı Kerim Peygamberimize indi. İlk olarak Kuran-ı Kerim okuyan insan o idi. Buna karşılık en çok Kuran-ı Kerim okuyan da Peygamberimizdi. Peygamberimiz insanları inanç bakımından Kuran-ı Kerim okuyan ve okumayan olarak iki meyveye ve iki bitkiye benzetiyor Hadis-i şerifi kendisi de bir Kuran-ı Kerim ehli olan Ebû Mûsa el-Eş'arî naklediyor. Resulullah Sallallahü Aleyhi Vesellem şöyle buyurmuştur: "Kuran-ı Kerim okuyan mü'min, kokusu hoş ve tadı güzel portakal gibidir. "Kuran-ı Kerim okumayan mü'min de, tadı güzel kokusu olmayan hurma gibidir. "Kuran-ı Kerim okuyan münafık, kokusu güzel ve tadı acı olan reyhan bitkisi gibidir. "Kuran-ı Kerim okumayan münafık ise, kokusu olmayan ve tadı acı Ebû Cehil karpuzu gibidir." Hadiste ifade edildiği gibi, Kuran-ı Kerim okuyan ve okumayan mü