Kayıtlar

kemik etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Kemik Sağlığı İçin Gerekli 7 Vitamin

Kemik Sağlığı İçin Gerekli 7 Vitamin Sağlıklı ve doğru beslenme, birçok sağlık sorununun önlenmesi için gerekli olduğu kadar kemik yapısı için de önemlidir. Özellikle kemik kırıklarının, genellikle ileri yaşta ortaya çıkan kemik erimesinin önlenmesi ve kemiklerin güçlendirilmesi için kalsiyum, magnezyum, potasyum, Vitamin D, omega-3 bakımından zengin besinler tüketilmesi gereklidir. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Serdar Necmioğlu, sağlıklı kemik yapısı için doğru beslenme kuralları hakkında bilgi verdi. Güçlü Kemikler İçin Bebeklikte Anne Sütü Önemli Kemikler de diğer dokular gibi canlı bir yapıya sahiptir. Yapısı, kollajen adı verilen ve esneklik sağlayan bir protein le bu yapıyı sağlamlaştıran kalsiyum ve fosfattan oluşur. Yaş ilerledikçe, kemik erimesi ve kemik yoğunluğunun azalması ciddi bir sağlık problem olarak ortaya çıkar. İler yaşlarda kemiklerin sağlıklı olması için çocukluktan başlanarak doğru beslenmeye özen göstermek gerekir. Hatta bu durum anne karn

Hz. İsa Aleyhisselâm’ın Kemik İle Konuşması

Hz. İsa Aleyhisselâm’ın Kemik İle Konuşması İslamiyet’in kabulünden sonra yeniden şekillenen Türk edebiyatında dinî hikâyeler önemli bir yere sahiptir. Manzum, mensur ve karışık yapıda işlenen bu hikâyelerin kaynakları arasında; Kitab-ı Mukaddes ve Kur’an-ı Kerim’deki kıssalar ile başta Hz. Muhammed olmak üzere, Hz. Ali, Hz. Hüseyin ve daha birçok dinî şahsiyetin hayatları etrafında teşekkül eden menkıbevi-destani olaylar sayılabilir. Bu hikâyelerden biri “Cümcüme Sultan” adıyla bilinen ve kaynağını kutsal kitaplarda Hz. İsa’nın ölüleri dirilttiğine dair nakledilen bilgilerden[1] alan kısa bir hikâyedir. “Andan Haziret-i İsa Aleyhisselâm eyitdi: “Ey çürümüş kemükler ve ey pâre pâre olmuş etler ve ey mahvolmuş deriler! Bir yere cem‘ olun ki Hak Sübhâne ve Teâlâ’nın kudretiyle.” Pes Haziret-i İsa Aleyhisselâm nazar iderdi ki, ol çürümüş kemükler ve dökülmüş etler Hak Teâlâ’nın kudretiyle mevcûd olup câ[n] tenine gelüp karâr itdi. Andan ol kemük bir zarif şahs oldı, ayak ü

Aç Gözlü İnsan

Aç Gözlü İnsan Halinden yoksul olduğu anlaşılan bir adan, deniz kenarında oltayla balık tutuyordu. Tesadüfen oradan geçmekte olan ülkenin padişahı bu gariban adamla ilgilendi ve ona. -“Oltana ben burada iken ilk takılan şey ne olursa sana onun ağırlığınca altın vereceğim, ” dedi. Biraz sonra oltaya takıla takıla ortası delik bir kemik takıldı. Hükümdar balıkçıya, -“Ne yapalım, şansın bu kadar, oltana ağır bir şey takılmadı” diyerek alıp sarayına götürdü. Saraya varınca adamlarına, balıkçıya elindeki kemiğin ağırlığınca altın vermelerini emretti. Kemiği terazinin kefesine koydular, öbür kefesine de altın koymaya başladılar. Beş, on, yirmi, elli diyerek altınları koydular ama kemik yerinden oynamıyordu. Görünüşte dört beş altını zor tartar göründüğü halde, tahminlerin on misli üzerinde altın koydular kemik bana mısın demedi. Altını doldurmaya devam ettiler, terazinin kefesi doldu taştı ama kemik tarafı yerinden kımıldamıyordu. Bunda bir sır olduğunu anladılar. Ulemadan bi