Kayıtlar

şefaat etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Şefaate Ermek İçin Salâvat

  Şefaate Ermek İçin Salâvat   اَللَّهُمَّ صَلِّ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِ سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ صَلَاةً تَكُونُ لَكَ رِضَاءً وَلِحَقِهِ أَدَاءً وَأَعْطِهِ الوَسِيلَةَ وَالْمَقَامَ الَذِي وَعَدْتَهُ Okunuşu: Allahümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âli seyyidinâ Muhammedin salâten tekûnü leke rıdâen ve li hakkihî edâen ve a’tıhil- vesîlete vel makâmellezî veadteh.   Anlamı: “Ey Allah’ım! Efendimiz Muhammed Sallallahü Aleyhi Veselleme’e ve O ’nun âl ve ashabına öyle bir rahmet et ki, bu salavat, Seni bizlerden razı kılsın. O ’nun bizde olan hakkını eda etmemize sebep olsun. Ayrıca O ’na vesileyi ihsan eyle. O’nu vaad ettiğin Makâm-ı Mahmûd’a eriştir. Fazileti: Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem buyuruyor: “Bu salâvatı okuyan kimse şefeatime nail olur.”   Fakih Ömer bin Said hazretleri bu hadisi naklediyor. اَللَّهُمَّ صَلِّ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ صَلَاةً تَكُونُ لَكَ رِضَاءً وَلِحَقِهِ أَدَاءً Okunuşu: Allahümme salli alâ seyyidinâ Muh

Peygamber Efendimiz Aleyhisselâmın Şefaati

  Peygamber Efendimiz Aleyhisselâmın Şefaati   İmanını muhafaza ederek ölen herkes şefaate kavuşacaktır. Duha suresinin “Elbette Rabbin sana (şefaat hakkı ve pek çok nimet) verecek, sen de razı olacaksın” mealindeki beşinci âyet-i kerimenin tefsirinde Resulullah efendimiz “Ümmetimden bir kişi Cehennemde kalsa razı olmam” buyurdu. Şefaate kavuşabilmek için de imanlı ölmek şarttır. İmanlı ölenler de ebedi kurtuluşa kavuşmuş demektir.   Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: “Kıyamette şefaat edeceğim. Ya Rabbi, kalbinde hardal zerresi kadar iman olanları Cennete koy diyeceğim. Bunlar Cennete girecekler. Sonra, kalbinde az bir şey olanlara, Cennete girin diyeceğim.” (Buhari)   “Ahirette ilk şefaat eden ve şefaati kabul olan ben olacağım.” (İbni Mace)   “Ümmetimden, şirk üzere ölmeyen herkese Allah’ın izni ile şefaat edeceğim.” (Buhari, Müslim)   “Kıyamet günü en önce ben şefaat edeceğim.” (Müslim)   “Her peygamberin, müstecab (kabul olan) bir duası vardır. Ben duamı, ü

Kevser Havuzu

Kevser Havuzu Havz büyük bir ikramdır. Allah Teâlâ bu ikramı peygamberimize tahsis etmiştir. Hadîsler havzın vasfını belirtmiştir. Allah Teâlâ'dan ümidimiz dünyada havz hakkındaki bilgiyi, âhirette de onun tadını bize nasip etmesidir; zira havzumun sıfatlarından biri şudur: Havzdan içen bir kimse hiçbir zaman susamaz. Enes Radiyallahü Anh şöyle anlatıyor: Hz. Peygamber Sallallahü Aleyhi  Vesellem bir ara uyukladıktan sonra tebessüm ederek başını kaldırdı. Ashâb -Ey Allah'ın Rasûlü! Neden güldün? Diye sordu. Hz. Peygamber -Bana şimdi bir ayet indi dedikten sonra Kevser sûresini okuyup şöyle dedi: - Kevser'in ne olduğunu biliyor musunuz? -Allah ve Rasülü daha iyi bilir. - Kevser, bir nehirdir. Rabbim cennette onu bana va'detti. O nehrin üzerinde çok hayır vardır. Onun yanında bir havuz var. Kıyamet gününde ümmetim o havuzun başında toplanacaklar. O havuzun kapları gökteki yıldızlar kadardır. (1) Enes, Hz. Peygamberin şöyle buyurduğunu rivayet eder:

Ezan İle İlgili Bilgiler ve Ezan Duası

Ezan İle İlgili Bilgiler İlk ezan 622 yılında Bilal-i Habeşi Radiyallah’ü Anh tarafından sabah namazında, yüksek bir evin damında okundu. Ezan işitildiği zaman ezanı dinlemek, ezanı içinden tekrar ederek icabet ve tasdik etmek, bitince ezan duasını okumak sünnettir; Peygamber Efendimiz in aleyhi ve sellem’in şefaatine vesiledir. Ezan namaz vaktini bildiren bir namaza davettir Kamet ise farz namazdan önce okunur. Cemaat veya fert farz namaza kametle başlar. Namaz vakitleri girdiğinde ezan okumak sünnet olduğu gibi, farz namazlardan önce ister cemaat olsun, ister fert olsun erkeklerin kamet getirmesi de sünnettir. Ezan, farz olan namazlar için okunur. Camide okunan ezan duyuluyorsa evlerde kılınacak namaz için ayrıca ezan okunmaz. Ezanın duyulmadığı uzak bir mesafede veya yerleşim merkezleri dışında bulunanlar da ezan okurlar. Cenaze namazı ile vitir, bayram, teravih, yağmur duası namazı ve farz-ı ayın olmayan diğer namazlar için ezan okunmaz. Ezan sadece namaza çağırma ara