Kayıtlar

Nisan 13, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Bugün, Senin De Son Günün Olabilir!

Bugün, Senin De Son Günün Olabilir! Bir gün Azrail Aleyhisselâm adamın karşısına çıktı ve:  “- Bugün, senin son günün dedi...”  Adam: “- Ama ben hazır değilim dedi... “- Azrail Aleyhisselâm Bugünkü listem de, senin ismin ilk sıradadır. “- Adam, Peki o zaman… Gitmeden önce, gel oturalım beraber bir kahve içelim dedi... Azrail Aleyhisselâm tabi ki dedi: Adam, Azrail’e kahve ikram etti. Ve onun kahvesine bir kaç uyku hapı attı... Azrail Aleyhisselâm Kahveyi içti ve derin bir uykuya daldı... Adam, Azrail’in listesini aldı ve ismini ilk sıradan silip listenin sonuna koydu. Azrail Aleyhisselâm uyandıktan sonra şöyle dedi:  “- Sen, bugün bana çok şefkatli davrandın. Şefkatinin karşılığında işime listenin sonundan başlayacağım!" Bazen bazı şeyler kaderinde yazılıdır. Onları değiştirmek için ne kadar çabalarsan çabala, onlar hiç bir zaman değişmezler... Karga ve papağanın her ikisi de çirkin yaratılmıştı... Papağan itiraz etti ve güzelleşti... Ama karga Yarad

Hz. Ömer Radiyallahü Anh'a Neden Faruk Dendi

Hz. Ömer Radiyallahü Anh'a Neden Faruk Dendi Bir Yahudi i ile bir münafık bir meselede anlaşamadılar. Yahudi i meseleyi halletmek için Resûlüllah'a gidelim, diyor münafık ise Yahudi ilerin başı Ka'b b, Eşrefe gidelim, diyordu. Peygamber Efendimizin huzuruna gelip meselelerini anlattılar. Peygamberimiz Yahudi iye hak verdi. Huzur- u Saadetten çıktıktan sonra münafık bu sefer: - Ben Muhammed'in hükmüne itimat etmiyorum. Bir de Ömer Radiyallahü Anh’ın yanına gidelim, dedi. Yahudi i de bunu kabul edip Hazreti Ömer Radiyallahü Anh’ın yanına vardılar. Yahudi i meseleyi anlatıp, Muhammed Sallallahü Aleyhi Vesellem'in yanına gittiklerini fakat öbürünün onun hükmünü kabul etmediğini söyleyince Hazreti Ömer Radiyallahü Anh münafığa: - Arkadaşın doğru mu söylüyor? Diye sordu. O da doğru söylediğini ve evvelâ Resûlullah'ın huzuruna çıktıklarını söyleyince Hazreti Ömer Radiyallahü Anh: - Tamam, siz bir dakika bekleyin, ben şimdi gelir hükmümü bi

Cebrail'in Hazreti Ebubekir'i İmtihanı

Cebrail'in Hazreti Ebubekir'i İmtihanı Cebrail aleyhisselâm, Hazreti Ebu Bekir'i Resûlüllah'a karşı ne kadar sevgisi olduğunu öğrenmek istediğini Hak Teâlâ'dan istedi. Cenab-ı Allah ona imtihan etmesini emretti. Cebrail aleyhisselâm bir bayram sabahı Hz. Ebu Bekir'in geçeceği yol üzerine bir âmâ gibi oturdu. Hazreti Ebu Bekir bayram günü en yeni ve kıymetli elbiselerini giymiş Resûlüllah'ın yanına gidiyordu. Tam Ebu Bekir Radiyallahü Anh önüne geldiği zaman: - Hazreti Muhammed'in sevgisi için bana bir şey vereni Allah afvetsin, dedi. Hazreti Ebu Bekir bunu duyunca sırtındaki cübbesini çıkarıp verdi: - Bu sözü tekrar söyler misin? Diye sordu. Amâ tekrar söyledi. Hazreti Ebu Bekir bu sefer çıkarıp sırtındaki elbiseyi verdi. Tekrar söyletip ayakkabısını da verince üzerinde ancak örtünecek kadar elbise kalmıştı. Yolun ortasında kalan Hazreti Ebu Bekir'i o ara Bilâl-i Habeşi radıyallahu anh görüp elbise getirmesi için eve gönderdi.

Hz. Ebu Bekir Yahudi’ye Köleliği Kabul Etti

Hz. Ebu Bekir Yahudi’ye Köleliği Kabul Etti Hazreti Ebu Bekir İslam’la şereflenmeden evvel çok zengindi ve herkes onu zengin olarak bilirdi. Fakat Müslüman olduktan sonra bütün malını - mülkünü Allah yolunda harcadı ve bir hırka bir lokma kaldı. Hazreti Ebu Bekir'i hâlâ eski halinde zanneden bir sahabi bir gün kapısını çalıp: - Ya Eba Bekir, benim 12 bin akçe borcum var. Bugün vermem lâzım, benim bu borçtan kurtulmam için bu parayı vereceğini umarım, dedi. Hazreti Ebu Bekir Radiyallahü Anh: - Biliyorsunuz ki, ben bütün varlığımı Allah için sarfettim. Şu anda size verecek bu para bende yok, dediyse de adam: - Ben sizde hâlâ bu kadar para var biliyordum, dedi. Bunun üzerine Hazreti Ebu Bekir kalktı: - Sen bekle, ben biraz sonra gelirim, dedi ve bir Yahudi inin kapısını çaldı. Yahudi iden 12 bin akçe borç istedi: - İnşallah yarın öğleden sonra veririm, dedi. Yahudi i: - Yarın vermezsen ne olacak? Diye sordu. Ebu Bekir Radiyallahü Anh: - Yarın verm

Hazreti Nevfel'in Şehadeti ve Hz. Ebu Bekir

Hazreti Nevfel'in Şehadeti ve Hz. Ebu Bekir Hazreti Peygamber Efendimiz şehidliğin mertebelerini ve Cennetteki derecesini anlatıp bir çok sözleriyle şehidleri medh ü sena etmişti. O anda eshabın içinden Nevfel Radiyallahü Anh, Efendimizin karşısına geçip: - Ya Resûlallah, ben dua edeyim, siz de amin deyin, dedi ve dua etmeye başladı. Duası şöyle idi: - Ya Rabbi Nevfel kuluna şehidlik ihsan eyle... Bu iki oğlumu yetim, annelerini dul eyle. Kılıcını kuşandı, Resûlüllah'la beraber harbe iştirak etti. Harbde çok cengâverce savaştı, bütün küffar ondan korkar oldular. Fakat Resûlüllah'ın önünde ettiği dua kabul olunmuştu. Bir ok yarasıyla yere düştü ve şehid oldu. Efendimize Nevfel'in şehadetini haber verdiler. Gelip başını dizi üzerine koydu ve: - Allah sana rahmet etsin. Yarın huzur- u İlâhi'de bu başın arşın altında ve misk kokusu içinde olacaksın, buyurdular. Abdurrahman bin Avf Peygamberimizin emriyle rida getirip cenazesini kılarak defnetti