Kayıtlar

nasıl etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Siz Bugün Nasıl Yaşıyorsunuz?

Siz Bugün Nasıl Yaşıyorsunuz?   Bir genç dedesine sordu: “- Siz daha önce nasıl yaşadınız? Uçak yok, İnternet yok, Bilgisayar yok, Facebook yok, TV yok, Whatsapp yok, Cep telefonu yok. Tablet yok, Araba yok, Sosyal medya yok, Kanka yok. Dede cevap verdi: "- Asıl siz bugün nasıl yaşıyorsunuz? Kur’an yok. Namaz yok. Dua yok. Edep yok. Hayâ yok. Paylaşma yok. Merhamet yok. Sevgi yok. Saygı yok. Şefkat yok. Onur yok. Karakter yok. Zikir yok. Alçak gönüllülük yok. Zaman planlaması yok. Komşuluk yok. Allah için sevmek yok. Anneye babaya saygı yok. Vefa yok. Sorumluluk almak yok… Yok da yok... Yani evlât sizin zamanınızdaki yoklar bizim zamanınızdaki yoklardan çok... Genç şaşkın bir şekilde başını öne eğdi: "- Özür dilerim dede…" diye yanıt verdi...

Ölüm Meleği Canımızı Nasıl Alır?

  Ölüm Meleği Canımızı Nasıl Alır?   Bir gün İbrahim Aleyhisselâm, ölüm meleğine;   “–   Ey ölüm meleği, ölüm vakti gelen insanların bir kısmı doğuda, bir kısmı batıda olsa yahut kuzeyde ve güneyde aynı anda zelzele olup ölseler yahut da dünyanın çeşitli yerlerinde savaş olsa, aynı anda binlerce, milyonlarca insan ölse, aynı anda bunların hepsinin ruhlarını nasıl alıyorsun?”   Ölüm meleği ise İbrahim Aleyhisselâmın sorusuna şu cevabı verdi:   “–   Allah’ın izniyle onların ruhlarını çağırırım, derhal avucumun içinde oluverirler.”   Süleyman Aleyhisselâm, ölüm meleğine tekrar bir soru sordu;   “–   İnsanların ruhlarını kimini genç yaşta, kimini bebekken, kimini ihtiyarlayınca alıyorsun. Ruhları almada ölçün nedir?”   Ölüm meleği;   “–   Bana eceli gelenlerin listesi verilir. Ben verilen listeyi tatbik ederim. Başka işe karışmam!”. Diye cevap verdi.   Ölüm meleği gelip, Süleyman Aleyhisselâmın yanında oturan bir kimseye dikkatli bakmaya başladı. Sonra ç

Kalp Temizliği Nasıl Olur

Kalp Temizliği Nasıl Olur               Namaz kılmayan ve kendisine farz olan diğer ibadetleri yapmayan kimsenin kalbi temiz olmaz. Günah işleyenlerin kalbi temiz olmaz. Günah kalbi karartır. Zaten namaz kılmamak en büyük günahlardan biridir. Hatta namaz kılmayana kâfir diyen âlimler bile olmuştur. Namaz kılmayanın, içki içenin kalbi çok kararmış demektir. Her türlü rezaleti işleyip de, "Sen kalbe bak!" demek, dinsizlerin veya din cahillerinin sözüdür. Bir yazar, kitabında, bir fasıkı överken: "Çok içki içerdi. Şarabı hamamın kurnasına koyar, oradan içerdi; fakat tertemiz, pırıl pırıl bir kalbi vardı…" diyor. Allah’ü Teâlâ ve Peygamber efendimiz, namaz kılmayanın ve içki içenin kalbi temiz olmaz buyururken, cahil yazar, böyle söylemekle Allah’ü Teâlâ’yı ve Resulullahı yalancı çıkarmaya çalışıyor. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: “Bir kimse, günah işlediği zaman kalbinde siyah bir nokta hâsıl olur. Eğer tevbe ederse, o leke silinir. Tevbe etmeyip tekra

Rabbimin Huzuruna Nasıl Çıkacağım?

Rabbimin Huzuruna Nasıl Çıkacağım?   Amr bin Kays Rahmetullahi Aleyh hazretlerinin devamlı olarak ağladığını gören dostlarından biri sordu ki: “- Niçin ağlıyorsun?” Cevabında: “- Bu kadar günahla Rabbimin huzuruna nasıl çıkacağım, ona ağlıyorum!" buyurdu. İlim ehlinden ve Allah adamlarından bir kimse gelince, önünde diz çökerdi. Ve kendisine: “- Allah’ın sana bildirdiklerinden bana da öğret!" diye yalvarırdı. Bir gün bu zata: “- Cennete gitmenin yolu nedir efendim?” diye sordular. Cevaben; “- Rasûlullah’a uymaktır!” buyurdu. Sordular ki: “- İmanın esası nedir?” Cevaben; “- Rasûlullah’ı sevmektir. Şaşıyorum şu insanlara ki, olur olmaz kişilere muhabbet besliyorlar da Peygamber Efendimizi sevmeyi o kadar benimsemiyorlar!” buyurdu. Bir gün de: “- Kardeşlerim! İki şey olmasaydı, bu dünyada yaşamaya değmezdi!" buyurdu. Sordular ki: “- Onlar nedir?” Cevabında; “- Biri; seher vakitlerinde tövbe istiğfar etmek, öbürü, Allah dostlarıyla b

Daha Önce Nasıl Yaşadınız?

  Daha Önce Nasıl Yaşadınız?   Bir genç dedesine sordu: “- Siz daha önce nasıl yaşadınız?” “- Teknolojiye erişim yok!” “- Uçak yok!” “- İnternet yok!” “- Bilgisayar yok!” “- Gösteri yok!” “- TV yok!” “- Klima yok!” “- Araba yok!” “- Cep telefonu yok... ” Dede cevap verdi: “- Aynen sizin neslin bugün nasıl yaşadığı gibi yaşıyorduk…" “- Dua yok!” “- Şefkat yok!” “- Onur yok!” “- Saygı yok!” “- Karakter yok!” “- Utanç yok!” “- Alçak gönüllülük yok!” “- Zaman planlaması yok!” “- Spor yok!” “- Okuma yok…” “- Biz, 1940-1980 arasında doğan insanlar Allah’ü Teâlâ’nın sevgili kullarıyız; hayatımız bunun gerçek bir kanıtıdır…” “- Oynarken ve bisiklete binerken, asla kask takmadık.” “- Okuldan sonra akşama kadar sokakta oynardık. Hiç televizyon izlemezdik.” “- İnternet arkadaşlarıyla değil gerçek arkadaşlarla oynardık.” “- Susadığımız zaman, şişelenmiş su değil, musluk suyu içerdik.” “- Aynı bardağı dört arkadaşla paylaştığımız hald

Bu Memleket Nasıl Kazanıldı?

Resim
  Bu Memleket Nasıl Kazanıldı? Çanakkale'de Cephede Ramazan Bazı resimler insana ders verir. Tıpkı bu resim gibi. Sahurda ne yesek diye düşünürken bunu gördüm. Çanakkale'de Cephede Ramazan "Bir asker cepheden kızına mektup yazıyor ve diyor ki; “Benim güzel kızım, Bu gün Temmuz 14, Ramazan’ın ikinci günü. Şeyhülislam oruç tutmayabilirsiniz diye fetva yayınladı. Ama benim içim rahat etmedi. Oruca niyetlendim. Sahur vakti çalıların arasında iki kök çiriş (pırasadan daha küçük bir ot) buldum. Onlarla sahur ettim. Gündüzü yeni siperler kazdık. Hiç susamadım. Taarruz arttı. Kafamızı çıkaramadık. Akşam olunca bir asker ezan okudu. Siperin içinde matara elden ele dolaştı. Herkes orucunu su ile açtı. Ben zannettim ki sadece ben oruçluyum. Meğer bölüğün hepsi oruçluymuş. Matara en son bana geldi. Geldi ama ben kendimden utandım. Arkadaşlarım hepsi sahursuz oruç tutmuşlar. Ben ise iki çirişi yediğim için arkadaşlarıma karşı kendimi ma

Ayet-i Kerimelerde Cennet Nasıl Tasvir Edilir?

  Ayet-i Kerimelerde Cennet Nasıl Tasvir Edilir?   Kur'ân-ı Kerîm'i incelediğimiz zaman onun Cennet'i ve Cennetlikleri şu şekilde tasvir ettiğini görürüz: Cennet, genişliği göklerle yer kadar olan… (Âl-i İmrân 3/133) Cennet, yakıcı sıcağın da dondurucu soğuğun da görülmeyeceği bir yerdir… (el-İnsân 76/13) Temiz su, tadı bozulmayan süt ve süzme bal ırmaklarının yer aldığı Cennet'te… (Muhammed 47/15), Suyu zencefille kokulandırılmış tatlı su pınarı… (selsebîl) (el-İnsân 76/18) Ve sonunda misk kokusu bırakan bir içecek de vardır… (el-Mutaffifîn 83/25-26) Cennet içeceği baş ağrıtmayan,   sarhoş etmeyen, içenlere zevk bahşeden ve bembeyaz bir kaynaktan çıkan… (es-Sâffât 37/45-47) bir içecektir. İçildiği zaman sarhoş etmediği gibi ne baş dönmesi yapar (el-Vâkıa 56/19), Ne günah işlemeye iter, ne de saçmalatır   (et-Tûr 52/23). Cennet'te türlü meyveler, hurmalıklar, nar ağaçları (er-Rahmân 55/68), bağlar… (en-Nebe’ 78/32), Dikensiz sedir ağaçları, s

Kur’an’ı Kerim Yakma, Alçaklığına; Nasıl Cevap Verelim?

                                        Kur’an’ı Kerim Yakma, Alçaklığına; Nasıl Cevap Verelim?               Kâfir ve zalimlerin bize yaptığı kötülükleri biz onlara yapamayız; onlara kızarak bir yere varamayız. Lâkin tepkisiz de kalamayız. Allah’ü Teâlâ Kur’an-ı Kerim’de buyuruyor ki: “Kesin olarak bilesiniz ki bu zikri (vahyi, Kur'an’ı) kuşkusuz biz indirdik ve onu mutlaka koruyan da yine biziz.” (Hicr Sûresi, 9) “Eğer siz Allah’ın dinine yardım ederseniz, O da size yardım eder, ayaklarınızı kaydırmaz.” (Muhammed Sûresi, 7) “Eğer toplanıp seferber olmazsanız, Allah sizi acı bir azaba uğratır ve sizin yerinize başka bir topluluk getirir de siz savaşa çıkmamakla onun dinine zerrece zarar veremezsiniz. Çünkü Allah her şeye kadirdir.” (Tevbe Sûresi,   39) Biz hiçbir şey yapmasak bile Allah’ü Teâlâ Kur’an-ı Kerim’i korur. Dilerse bir emriyle bütün kâfirleri yok eder. Ama biz de görevimizi yapmadığımız için dünya ve ahirette ağır zararlar görürüz.             Dünyanın b

Elli Üçüncü Tavsiye: Sabah Ve Akşama Erişince Ve Evinden Çıktığında Nasıl Dua Edileceği Hakkındadır

      Elli Üçüncü Tavsiye: Sabah Ve Akşama Erişince Ve Evinden Çıktığında Nasıl Dua Edileceği Hakkındadır Ebu Hureyre Radiyallahü Anh Ebu Bekir Radiyallahü Anh'ın şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: “- Ya Rasulallah bana sabah ve akşama erişince söyleyeceğim bir takım sözlerden bana emret.” O da şöyle buyurdu: اللَّهُمَّ فَاطِرَ السَّمَواتِ والأرضِ عَالمَ الغَيْب وَالشَّهَادةِ، ربَّ كُلِّ شَيءٍ وَمَلِيكَهُ أَشْهَدُ أَن لاَ إِله إِلاَّ أَنتَ، أَعُوذُ بكَ منْ شَرِّ نَفسي وشَرِّ الشَّيْطَانِ وَشِرْكهِ. “Allahümme Fâtıra's Semâvâti ve'l Ard, âlime'l ğaybi ve'ş Şehâdeti Rabbe Külli şeyin ve Melikehu Eşhedu Enlâ İlahe illâ ente euzü bike min şerri nefsi ve min şerri'ş Şeytani ve şirkihi.” “- Bunu sabaha ve akşama eriştiğinde, yatağa girdiğinde oku buyurdu.” (Ebu davud, Tirmizi) Mü'minlerin annesi Ümmü Seleme Radiyallahü Anha anlatır: “- Efendimiz evinden çıktığı zaman şöyle derdi: “- Bismillahi tevekkeltü Alallahi, Allahümme inni eûzü bike en e