İhtiyar balıkçı
İhtiyar balıkçı İhtiyar balıkçı, 85 gün olta salladıktan ve eve eli boş döndükten sonra bir gün iyice açılıp “büyük balık” ı yakalar. Lâkin kıyıya dönerken, yedeğine aldığı, teknesinden yarım metre daha büyük olan bu kılıç, yol boyu kan kokusuna gelen canavar köpekbalıklarınca didik didik edilir. Bu korkunç mücadeleden elinde kala kala dev balığın iskeleti kalmıştır. Kan revan içinde, uykusuz ve bitkin sahile yanaşırken “Beni adamakıllı yendiler... Hem de ne yeniş...” diye geçirir içinden. Sonra silkinir ve yüksek sesle şunu söyler: “Yenilmedim aslında, belki biraz fazla açıldım, o kadar…” Hayat yolculuğumuz da öyle değil midir? Kimi için güzel bir kadındır “büyük balık”, kimi için zengin bir damat… İyi bir hayat… Hayırlı evlat… Ya da müstakil ev, son model araba, sınırsız servet… Kimi, “büyük balık” ı hiç göremeden ölür. Kimi, bir kez tuttu mu, bir daha açılmaz hiç… Onunla gömülür. Kimi ise; yaşam denilen, şakaya gelmez deryanın dalgalarında yalpalana ...