Kayıtlar

Mart 28, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Başarı, Azim ve Sabır

Başarı, Azim ve Sabır Başarı, azim ve sabır üzerine tarihteki ünlü kişilerin hayatlarından ders verici örnekler ve başarılı olmanın kuralları: 1. Çok çalışın! Meşhur âlimlerden biri, insanın maddî manevî her konuda başarılı olmasını çalışmaya bağlar ve şöyle derdi: -Suyu düşünmek, susuzluğu gidermez. Odunu düşünmek, insanı ısıtmaz. Bu misaller gibi, insanın bir şeyi sadece düşünmesi ve istemesi de, insanı hedefine ulaştırmaz. Başarı için, çok gayret, çok çalışmak ve uyulması gerekli tüm şartlara riayet etmek lâzımdır. Amerika’nın en büyük işadamlarından Çelik Kralı Andrew Carnegie, New York’ta bir kolejde yaptığı konuşmada, gençlere şu öğüdü vermişti: -Gençleri çeşitli sınıflara ayırabiliriz. Vazifelerini yapanlar vardır. Vazifelerini yaptıklarını iddia edenler vardır. Üçüncü bir grup daha vardır ki, onlar vazifelerini yaptıktan sonra, biraz daha fazlasını yapmak için çalışırlar. Hayatta büyük başarı elde edenler, işte bu gruptaki gençlerdir. Sadece kendine verilen

Allah’ü Teâlâ En Çok Kimi Sever

Allah’ü Teâlâ En Çok Kimi Sever Sual: Allah (cc) Kimleri Sever? Cevap: Dinin emirlerini yapıp yasaklarından kaçan Müslümanları sever. Hubb-i fillah ve buğd-i fillah üzere olanları sever. Her işi ihlâsla yapan Müslümanları sever. Bir hadis-i şerif meali: ALLAHü teâlâ buyuruyor ki: -“Benim için birbirlerini sevenleri, benim için oturup sohbet edenleri, benim için mal ve canını birbirlerine feda edenleri ve benim için birbirlerini ziyaret eden Müslümanları sevmemi vacib kıldım. [Taberani] Sual: Ne yaparsak ALLAH bizden razı olur? Cevap: İsrailoğulları benzer bir suali Musa aleyhisselama sual etmişlerdir. Allah’ü Teâlâ, Onlar benden razı olurlarsa, ben de onlardan razı olurum! Buyurdu. Yani başına gelen belalara katlanmak, Ona buna şikâyet etmemek, Allah’tan gelen her şeye razı olmaktır. Musa aleyhisselam; -“Ya Rabbi en çok buğzettiğin kimdir?” diye sual etti. Allah’ü Teâlâ; -“Bir kul, benden hayırlısını isteyip Ben de ona hakkındaki hükmü gönderince ona rıza g

Bir Tokada Çiçek Tarlası Satılır mı?

Bir Tokada Çiçek Tarlası Satılır mı? Zengin bir adamın haylaz bir oğlu varmış. Ceplerini parayla doldurur, eve köye uğramaz, akşama kadar serseri bir arkadaş gurubuna takılır, içki kumar nerede kötülük varsa onların peşinden koşarmış. Temiz kalpli baba çok üzülür ne kadar nasihat ederse de dinletemezmiş. Haylaz oğlu arkadaşlarına toz kondurmaz; -“Baba benim başım derde bile girse canım arkadaşlarım beni kurtarır, onlar benim yoluma ölüyor!” dermiş. Artık babasının canına tak etmiş. Üzüntüden yataklara düşmüş. Bir gün; -“Oğlum senin kaç arkadaşın var?” demiş. Oğlu; -“Babacığım çok fazla; onlarca, yüzlerce…” Babası da; -“İşe yaramadıktan sonra; milyon olsa neye yarar? Benim bir arkadaşım var, dünyalara bedel!” demiş. Oğlu gülerek; -“Babacığım bu yaşa gelmişsin, sadece bir arkadaş mı? Diye alay etmiş. Babası; -“Hakiki dost olsun da bir tane olsa da yeter!” Dedikten sonra; -“Bak oğlum, senin arkadaşların mı iyi, benim arkadaşlarım mı daha iyi?” “Deneyelim! Demi

Aklını Başına Al!

Resim
Aklını Başına Al! Pişman olacağın, dizlerini döveceğin o gün gelmeden aklını başına al... Anne karnındaki bebeğin ağzı vardır, gözü vardır, kulağı vardır, eli vardır, ayağı vardır. Bütün azaları tam tekmil verilmiştir. Hâlbuki bunların hiçbirine ana rahminde lüzum yoktur. Orada çocuk, gıdasını göbeğinden annesine bağlı bir hortumla almaktadır. Simdi bu çocuk: - Ya Rabbi, şu hortum bana yetmektedir. Peki, şu ağza, su göze, şu kulağa, şu ele, şu ayağa ne lüzum var. Bunların tamamı hiç bir işe yaramamaktadır? Dese... Herhalde şöyle bir cevap alacaktır: - Acele etme ey kul! Sen kısa bir müddet sonra öyle bir âleme gideceksin ki burada 'her şeyim' dediğin hortum, orada hiçbir şeye yaramayacak, kesilip atılacak. Lüzumsuz sandığın ağız, göz, kulak gibi şeylerde en lüzumlu azaların durumuna gelecek. O çocuk bu gerçeklere akıl sır erdiremese ve bir inkârcı olarak dünyaya gelse, hakikaten ana rahminde her şeyi demek olan hortumun işe yaramadığını, onu doğurtan doktor