Kayıtlar

Eylül 18, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

İmam-ı A’zam Ebû Hanife

İmam-ı A’zam Ebû Hanife Ebû Hanîfe’nin adı Numân, babası Sâbit’dir. Hicri (80) tarihinde Kûfe’de doğmuş, (150) tarihinde Bağdat’ta vefat etmiştir (Rahmetullah! Aleyh). Sabit, İmam-ı Ali Hazretleri’ne hizmet etmiş, nesli hakkında onun duasını almıştır. Aslen Türktür. Sahabe devrine ye­tiştiği için tabiindendir. İmâm-ı Âzam’ın ilmî silsilesi, İbn-i Mes’ud, Ali, İbn-i Abbas’a ve on­lar vasıtasıyla Peygamberimize vasıl olmuştur. Hocası Hammâd öldükten sonra talebesi Ebû Hanife’yi o’nun yerine geçirdiler. Çok geniş ve sağlam bir karihası, kuvvetli bir fikir ve müta­laası Kitap ve sünnete ve bunlardaki ince­liklere derin bir vukufu vardı. Zühdü takvası herkesçe mâ’ruf idi. Kırk sene yatsı abdesti ile sabah namazını kıldığı, bir rek’ât namazda Kur’an-ı Kerim’i baştan nihayete kadar okudu­ğu rivayet olunur. Ellibeş defa Hacc’a gitmiş­tir. Fıkıh ilminde pek yüksek ve mümtaz bir yeri vardı. Kendisinden bir mes’elenin hükmü sorul­duğu vakit, Kitab ve Sünnet’le veyâhud Sahâbe’nin asa

Düğme...

Düğme... Japonya'dan gelip Amerika'da üniversite okuyan bir gencin düğmesi ile ilgili bir hikâye. Japon genç Japonya'dan bursla gelmiş biri. Fazla giysisi yok. Bütün sene aynı kıyafetlerle dolaşan tek derdi okumak olan bir genç. Bir gün bu gencin gömleğinin düğmesi kopmuştur. Kopan düğmenin yerine kola kutusunun açma halkasını takan genç üniversitede alay konusu olur. Bu durum üzücü muhakkak. Ama düğme almaz yine de. Son sınıfta mezun olduğunda bu dalga geçilen olayın nedenini açıkladığında büyük bir utanç yaşamıştı Amerika. Yaptığı açıklama şuydu: "Bir düğme yüzünden dalga geçtiniz. Neden bir düğme alıp yerine dikmek yerine, benimle dalga geçmenize izin verdiğimi merak ediyorsanız şunu söyleyeyim ki; Hiroşima'da halkımı katleden bir ülkeye bir düğme parası dahi vermemek içindi. Benim kazandığım paranın tek bir kuruşunu bile hak etmiyorsunuz. Bu ülkeden düğme parası dahi harcamadan gideceğim için mutluyum"

Hazret-i Ebu Hüreyre (Radıyallahü Teâlâ Anh)

Hazret-i Ebu Hüreyre (Radıyallahü Teâlâ Anh) Hazret-i Ebu Hüreyre (radıyallahü teâlâ anh), eshab-ı kiramın büyüklerindendir. Adı Abdurrahman’dır. Eshab-ı kiram arasında Abdullah bin Ömer’den sonra, en çok hadis bilen budur. Yemen’in Devs kabilesindendir. Künyesi Ebu Hüreyre’dir. Resulullah efendimiz, bir gün eteğinde kedi yavrusunu severken görünce kedi yavrusunu seven anlamında Ebu Hüreyre ismini verdi. Yemen’deki Devs kabilesinin ileri gelenlerinden ve meşhur şair olan Tufeyl bin Amr’ın İslam’a davet etmesiyle Müslüman oldu. Hicretin yedinci yılında, Tufeyl bin Amr ve diğer iman edenlerle birlikte, Hayber’in fethi esnasında, Medine’ye geldi. Bir daha, Yemen’e dönmeyip Medine’de kaldı. Hazret-i Ebu Hüreyre, müslüman olduktan sonra, annesinin de müslüman olmasını çok istiyor, bunun için çok uğraşıyordu. Fakat bir türlü muvaffak olamıyordu. Bu hususta şöyle anlatmıştır: Bir gün Resulullahın huzuruna gidip, ya Resulallah, annemi İslam’a davet ediyorum, kabul etmiyor. Bu

Zalimden Korkunca Okunacak Dua

Zalimden Korkunca Okunacak Dua رَضِيتُ بِاللهِ تَعَالَى رَبًّا، وَبِالاِسْلَامِ دِيناً، وَبِمُحَمَّدٍ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ نَبِيَّا وَرَسُولاً، وَبِاالقُرآنِ الكَرِيمِ إِماَماً وَحُكْماً. O kunuşu: Radîtü billahi teâla Rabben, vebi’l-İslâmi dinen ve bi Muhammedin nebiyyen ve Rasûlen ve bi’l Kur’ân-i elKerimi imâmen ve hükmen.” Desin Anlamı: “Rab olarak Allah’ı Teâlâ’yı din olarak İslam’ı, peygamber ve Rasûl olarak Hazreti Muhammed’i Sallallahu Aleyhi Vesellemi ve kendime rehber ve hüküm kaynağı olarak Kur’an-ı Kerim’i seçtim ve razı oldum.”[1] Kaynak: [1] Ebü’l-Leys es- Semerkandî (Radiyallahü Anh) – İhlas, Riya ve Günlük Dualar (Ahmed, Nesâi, Ebu Dâvud, Tirmizi, Müslim, İbnu Mâce, Dua)     Ravi: İmran Bin Hureyr, Ebû Meclez’den rivayet ediyor.

Büyü ve Cinlere Karşı

Büyü ve Cinlere Karşı Büyü ve cin tasallutuna karşı her gün 9 Ayetel kürsi 41 İhlâs Sûresi, أَعُوذُ بِاللّٰهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجيمِ، بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحيمِ. بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ قُلْ هُوَ اللّٰهُ اَحَدٌۚ ﴿١﴾ اَللّٰهُ الصَّمَدُۚ ﴿٢﴾ لَمْ يلِدْ وَلَمْ يولَدْۙ ﴿٣﴾ وَلَمْ يَكُنْ لَهُ كُفُواً اَحَدٌ ﴿٤﴾ 41 Felâk  Sûresi, بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحيمِ. بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ قُلْ اَعُوذُ بِرَبِّ الْفَلَقِۙ ﴿١﴾ مِنْ شَرِّ مَا خَلَقَۙ﴿٢﴾ وَمِنْ شَرِّ غَاسِقٍ اِذَا وَقَبَۙ ﴿٣﴾ وَمِنْ شَرِّ النَّفَّاثَاتِ فِي الْعُقَدِۙ ﴿٤﴾ وَمِنْ شَرِّ حَاسِدٍ اِذَا حَسَدَ ﴿٥﴾ 41 Nas  Sûresi, بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحيمِ. بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ قُلْ اَعُوذُ بِرَبِّ النَّاسِۙ ﴿١﴾ مَلِكِ النَّاسِۙ ﴿٢﴾ اِلٰهِ النَّاسِۙ ﴿٣﴾ مِنْ شَرِّ الْوَسْوَاسِ الْخَنَّاسِۙ ﴿٤﴾ اَلَّذِي يُوَسْوِسُ فِي صُدُورِ النَّاسِۙ ﴿٥﴾ مِنَ الْجِنَّةِ وَالنَّاسِ ﴿٦﴾ Okunur. Gece uyumadan iki avucunu birleştirip içine (nefesi yü