Kayıtlar

gerekir etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Çalışmak

Çalışmak Sana hiçbir şey kendiliğinden gelmez. Senin mutlaka çalışman, çaba ve gayret göstermen gerekir. Takdir-i ilâhi budur deyip oturmak ve iman ve ibadet yolunda çalışmamak caiz değildir. Bilakis; çalışmak, hamle yapmak ve takdirdekini elde edebilmek için uğraşmak, didinmek ve gayret sarf etmek gerekir. Belki de Allah, hiçbir uğraşmaya ve didinmeye lüzum kalmadan o imanı bize bahşedecektir. Ancak, ne olursa olsun, imanı ve bilgiye dayanan sarsılmaz inancı elde edebilmek için, bizim mutlak surette çalışmamız gereklidir. Hiç şüphe yok ki, çalışmadan eline bir şey geçmez. Helâl rızkını elde etmek için çalışmadın, didinmedin, gayret göstermedin. Allah yolunda mücahede et. Miskin miskin oturma. Çalışmadan, yorulmadan ve emek sarf etmeden hazıra konmayı düşünme. Sen işe başla. Çalışmaya koyul. Senden başkası gelir, meşgaleni tamamlar. (Abdülkâdir Geylânî Kuddise Sirrûh)

Bilginin Efendisi Olmak İçin Çalışmanın Uşağı Olmak Gerekir

Bilginin Efendisi Olmak İçin Çalışmanın Uşağı Olmak Gerekir Bilgi, dünyanın en önemli hazinesidir. Ancak bu hazineyi elde etmenin de elbette ki çeşitli bedelleri vardır. İnsan beyni bir bilgisayar beyni gibi değildir. Bir bilgiler yığınını saniyeler içinde bilgisayar hafızasına kaydetmeniz mümkündür. Ancak tüm o bilgileri insan hafızasına kaydedebilmek için zamana ve çabaya ihtiyaç duyarsınız. Her türlü bilgiyi bilmenin ve kullanmanın şartı onu öğrenmek ve kalıcı hafızaya atmaktır. Bunun da yegâne yolu bıkmadan usanmadan çalışmak, gerekirse gecesini gündüzüne katmak, zaruri ihtiyaçlardan vazgeçmek ve diğer bazı fedakârlıklarda bulunmaktır. İnsanlar aslanlar gibi yemek için, eşekler gibi çalışmalıdır. Aynı zamanda bilmek için de tüm çabasını ortaya koymalıdır. İlmi ve bilgisi ile tanıdığımız o kadar çok insan vardır ki bu insanlar, o seviyeye gelebilmek için nice fedakârlıklarda bulunmuştur. En temel gereksinimlerinden biri olan uykusundan bile vazgeçmiş, uyumamak için saçları

Tevazuda Papazı Geçmemiz Gerekir

Tevazuda Papazı Geçmemiz Gerekir Mevlânâ Hazretleri, bir gün Konya çarşısında yürürken; bir papaz kendisini görünce hemen ayağa kalkmış, sonra da yarıya kadar aşağıya eğilerek hürmetle selâm vermişti. Bunu gören Mevlânâ Hazretleri ise papazdan daha aşağıya eğilerek selâmına mukabele etti. Bu duruma itiraz eden bir Müslüman: -Bir papaza da bu kadar aşağıya eğilmek olur mu? Deyince şu cevabı verdi: -Tevazuda da papazı geçmemiz gerekir!

Tevbe Eden Affedilir

Tevbe Eden Affedilir   Sual: İnsanlık hâli bir günah işleyince ne yapmak gerekir? Cevap: Günah işleyince, hemen [kalb ile] tevbe ve [dil ile] istiğfar etmelidir! Kalbe gelen her sıkıntı ve karartı; tevbe, istiğfar ve pişmanlık ile ve Allahü teâlâya sığınarak kolayca giderilebilir. Fakat bu alçak dünya için gelen karartı, leke, kalbi büsbütün karartır. Bunu temizlemek çok güç olur. (Dünyaya düşkün olmak, günahların başıdır) hadis-i şerifi bunu göstermektedir. (Beyheki) Günah işleyen biri, pişman olur, abdest alıp namaz kılar ve günahı için istiğfar ederse, Allahü teâlâ, o günahı elbette affeder. Çünkü âyet-i kerimede mealen buyuruluyor ki: (Biri günah işler veya kendine zulmeder, sonra pişman olup, Allahü teâlâya istiğfar ederse, Allahü teâlâyı çok merhametli ve af ve mağfiret edici bulur.) [Nisa 110] Muhammed Masum-i Faruki hazretleri buyuruyor ki: Dertlerin, belaların gitmesi için, istiğfar okumak çok faydalıdır. Çok tecrübe edilmiştir. Beyheki'nin bildirdiği hadis-i

Sabır

Sabır  Öğrenmek için zaman gerekir, sabır gerekir, ustaları izlemek gerekir. Dünya hızlandıkça zaman kısalabilir, ama öğrenmenin esası değişmez. Çin’de ve Hint diyarlarında yüzyıllardır anlatılan bir hikâyede konu, öğrenmenin değişmeyen esasıdır... Genç bir adam, değerli taşlara ilgi duyarmış ve mücevher ustası olmaya karar vermiş. ”Bu mesleği yapacaksam, iyi bir mücevher ustası olmalıyım,” diye düşünmüş ve ülkedeki en iyi mücevher ustasını aramaya başlamış. Sonunda bulmuş; yanına varmış, bir süre bekledikten sonra usta tarafından kabul edilmiş. ”Anlat, dinliyorum,” demiş usta. Genç adam anlatmaya başlamış, taşlara ilgi duyduğunu ve iyi bir mücevher ustası olmaya karar verdiğini heyecanla anlatmış. Yaşlı usta sesini çıkarmadan genç adamı dinlemiş, sözleri bitince de ona bir taş uzatmış, ”Bu bir yeşim taşıdır,” dedikten sonra genç adamın avucuna taşı bırakmış ve avucunu kapatmış. “Avucunu aynen böyle kapalı tut ve bir yıl boyunca hiç açma. Bir yıl sonra tekrar gel. Haydi