Kayıtlar

Ey Oğul etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Ey Oğul!

  Ey Oğul!   İmam-ı Rabbanî Kuddise Sirrûh’tan   Ey oğul!   Bu dünya bir imtihan ve ele geçmez tutkuların peşinden koşulduğu bir sıkıntı yeridir. Dışı çeşitli süslerle bezenmiştir. Yüzü, beneklerle, çizgilerle renklendirilmiş, saç örgüleriyle ve makyajla zoraki güzelleştirilmiş çirkin bir kadının yüzüne benzer. İlk bakışta hoş gözükür. Güzel, taze, körpe ve parıltılı olduğu sanılır. Gerçekte ise üzerine güzel koku serpilmiş bir leş, kurtların ve sineklerin üşüştüğü bir çöplüktür. Susuz insanın su zannettiği bir serap ve şeker görüntüsünde bir zehirdir. Bir harabeden ve kısa bir andan ibarettir. Bu çirkinliği ve kaba-sabalığına rağmen kendine râm olanlara karşı muamelesi de, söylenenlerden ve anlatılanlardan çok daha şerlidir. Ona aşık olan, sefih ve büyülenmiş gibidir. Fitneye düşmüş, çıldırmış ve aldatılmıştır. Her kim ona meftun olursa, onun yüzüne ebedi hüsran damgası vurulur. Hayranlıkla onu seyredip ondan tad alanın nasibi sonsuz bir pişman...

Ey Oğul!

  Ey Oğul!   Ey oğul, artık Bey’sin! Bundan sonra; öfke bize, uysallık sana. Güceniklik bize, gönül almak sana. Suçlamak bize, katlanmak sana. Acizlik bize, hoş görmek sana. Anlaşmazlıklar bize, adalet sana. Haksızlık bize, bağışlamak sana...   Ey oğul, sabretmesini bil, Vaktinden önce çiçek açmaz. Şunu da unutma; İnsanı yaşat ki devlet yaşasın.   Ey oğul, işin ağır, İşin çetin, gücün kula bağlı. Allah yardımcın olsun... Güçlüsün, kuvvetlisin, Akıllısın, kelâmlısın! Ama bunları nerede, nasıl kullanacağını bilmezsen! Sabah rüzgârında savrulur gidersin. Öfken ve nefsin bir olup aklını yener. Daima sabırlı, sebatlı ve İradene sahip olasın!   Dünya, senin gözlerinin gördüğü gibi değildir. Bütün bilinmeyenler, feth edilmeyenler, görünmeyenler, Ancak sen faziletli ve ahlâklı olursan Gün ışığına çıkacaktır.   Ey oğul! Ananı, atanı say! Bereket büyüklerle beraberdir. İnancını kaybedersen, yeşilken ...