Kayıtlar

Şubat 9, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Böyle Bir Zamanda Fatih Yetişir mi?

Resim
Böyle Bir Zamanda Fatih Yetişir mi? Şöyle bir soru sorsak; böyle bir zamanda Fatih Yetişir mi? Hemen kafalarda şu soru oluşacak. Efendim onun babası padişahtı. O devirde en iyi hocalardan sürekli ders alıyordu. En iyi şartlarda yetişiyordu. O zaman Avrupa ülkeleri Ortaçağ karanlığındaydı. Abd, Japonya, gibi gelişmiş devletler yoktu… Bu cevaplar uzar gider. Evet, bunların hepsi doğru kardeşlerim. Ama ben de derim ki Fatih’in yetiştiği bazı şartlar oluşursa bir değil birçok Fatih gelir. Hatta daha da büyük Fatihler yetişir. O zaman biz de irdelemeye başlayalım. Acaba Fatih Sultan Cennetmekân hangi şartlarda yetişti? Acaba Fatih’i Fatih yapan şartlar neydi? Çorak topraklarda ve bozuk iklimlerde dünyanın en güzel meyveleri yetişir mi? Elbette yetişmez. Fen ilimleri der ki bir bitkinin yetişebilmesi için belli iklim şartları vardır. Doğal ortam, toprağın uygunluğu, iyi tohum seçimi, bilimsel ziraat, sulama, havanın sıcaklığı, yağış ve nem oranı, ürünlerin bakımı, gübrelenme...

Kul Âmin Deyince; Melekler De Âmin Der

Kul Âmin Deyince; Melekler De Âmin Der   Fatiha Sûresi’nin Sırrı   Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem buyurdular: "Cebrâil Aleyhisselâm bana dedi ki: Allâhü Teâlâ sana selâm söylüyor ve buyuruyor ki:   “Kul benim huzurumda namaza durup; "Allâhu Ekber!" dediğinde onunla aramızda bulunan perdeyi kaldırırım!   Kul "ELHAMDÜ!" dediğinde Allahü Teâlâ, "Hamd kime mahsustur?" diye sorar. O da "LİLLAHİ!" diye cevap verir.   Allâhü Teâlâ: "Allah kimdir?" diye sorunca: "RABBİLALEMİN!" der.   "Âlemlerin Rabb'i kimdir?" buyurunca: "ERRAHMANİRRAHİM!" der.   "Rahman ve Rahim kimdir?" diye sorunca: "MÂLİKİ YEVMİDDİN!"   Yani; Din gününün sahibi, der. Bunun üzerine Allâhü Teâlâ;   "Ey kulum, din gününün sahibi benim!" der. Kul, "İYYÂKE NA'BUDÜ VE İYYÂKE NESTAÎN! "; “Yalnız sana kulluk eder ve yalnız senden yardım isteriz!" deyince Allâhü Teâlâ:   "Ey kulum...

Kul namaza duracağı zaman;

Kul namaza duracağı zaman; Allah (Celle Celâlühü) meleklere buyurur; kulumun üstünden günah ağırlıklarını alın ki namazı rahat kılsın.'' Melekler emri yerine getirir, kul namazı bitirir ve melekler Allah'a sorar. ‘‘Günahlarını yükleyelim mi?’’ Mevla şöyle buyurur; Alınan günahı geri yüklemek benim şanıma yakışmaz. Hz. Selman anlatıyor: Peygamberimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem buyurdu ki: “Mümin kul namaz kılmaya kalktığı zaman, günahları başının üzerine konulur. Sonra (Namaz esnasında), ağacın dallarının sağa-sola dağıldığı gibi günahları dağılıp gider.” (bk.Taberani, el-kebir, 6/236) Rabbim namazı hakkıyla kılanlardan eylesin...  Âmin!