Kayıtlar

nefret etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Muhabbed

Ali Hâfız Efendi Kuddise Sirrûh sohbetlerinde buyururdu ki: "Muhabbet edene muhabbet edilir. Seven sevilir. Unutmayan unutulmaz." "Ömür geçiyor. Gâfil olmayın. Ömrü, Allah’ü teâlânın zikri ile kıymetlendirin." "Büyükleri tanıyan bir zâtın merhametinden, cömertliğinden, yumuşaklığından, güzel ahlâkından herkes istifâde etmelidir." "Peki deyin, îtirâzcı olmayın." Sohbetlerinde hocasından nakille buyururdu ki: "Ölümden korkuyor ve hazırlığımız yok diyorsak ne duruyoruz? Ne yapacaksak bir ân önce yapalım. Yarın, vakit, fırsat elverir mi, bunu bilmiyoruz. Giden günler sermaye-i ömürden gidiyor. Sonra bu sermâye âniden tükenir de haberimiz bile olmaz!" "Nefsimizin alıştığı zevklerine erişmek için bizi şeklen olan bir pişmanlıkla aldatıp duruyor. Nefis düşmandır. Düşman sözüyle hareket etmek akıl işi değildir." "Cebrâil aleyhisselâm dört bin senede iki rekat namaz kıldı ve; "Benim kıldığım namaz gibi bir nam

Kıyamet Günü Nefret Edilen 8 Grup

  Kıyamet Günü Nefret Edilen 8 Grup   Bir rivayette şöyle bilgi veriliyor. Kıyamet günü Yüce Allah’ü Teâlâ tarafından en büyük azaba uğrayan şu 8 grup insandır:   1- Sekarrun olanlar. Dilleriyle halkı döven, söven ve birbirlerini lanetlemeye sebep olanlar. Bunlar yalancı olanlardır. 2- Hayyalun olanlar. Bunlar kibir sahipleridir. Kendilerini başkalarından üstün görürler. 3- Din kardeşlerine karşı yüreklerinde kin besleyenler. Halbuki bu insanlar kin besledikleri din kardeşlerini gördüklerinde onlara sempatik gelecek hareketler yaparlar. Yaltaklanır ve kendilerini onlara karşı iyi düşünüyor gösterirler. 4- Allah’ü Teâlâ’ya ve Resulüne çağrıldıklarında son derece geride kalıp ağır davrananlar. Şeytana ve şeytanın emrine çağrıldıklarında (Yani fitne, kötülük, günah, şer, günah ortamı, kaos, karışıklık gibi) hemen süratle koşanlar. 5- Karşılaştıkları dünyevi bir menfaati veya malı kendilerine ait olmasa bile, yalan yeminle kendilerine aitmiş gibi gösterenler. 6- İnsanlar

Kıyamet Günü Nefret Edilen 8 Grup

Kıyamet Günü Nefret Edilen 8 Grup Bir rivayette şöyle bilgi veriliyor. Kıyamet günü Yüce Allah tarafından en büyük azaba uğrayan şu 8 grup insandır: 1- Sekarrun olanlar. Dilleriyle halkı döven, söven ve birbirlerini lanetlemeye sebep olanlar. Bunlar yalancı olanlardır. 2- Hayyalun olanlar. Bunlar kibir sahipleridir. Kendilerini başkalarından üstün görürler. 3- Din kardeşlerine karşı yüreklerinde kin besleyenler. Hâlbuki bu insanlar kin besledikleri din kardeşlerini gördüklerinde onlara sempatik gelecek hareketler yaparlar. Yaltaklanır ve kendilerini onlara karşı iyi düşünüyor gösterirler. 4- Allah'a ve Resulüne çağrıldıklarında son derece geride kalıp ağır davrananlar. Şeytana ve şeytanın emrine çağrıldıklarında (Yani fitne, kötülük, günah, şer, günah ortamı, kaos, karışıklık gibi) hemen süratle koşanlar. 5- Karşılaştıkları dünyevi bir menfaati veya malı kendilerine ait olmasa bile, yalan yeminle kendilerine aitmiş gibi gösterenler. 6- İnsanlar arasında dedikodu

BM'den ABD'de Nefret Suçu Açıklaması

BM'den ABD'de Nefret Suçu Açıklaması BM Genel Sekreter Sözcü Yardımcısı Farhan Haq, günlük basın toplantısında Federal Soruşturma Bürosu'nun (FBI) 2015 yılına ait yayınladığı raporda yer alan ABD'de nefret suçlarının artmasına ilişkin istatistiklerle ilgili değerlendirmede bulundu. Ülke genelinde nefret suçlarının artmasının endişe verici olduğunu belirten Haq, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'un din, ırk, cinsiyete dayalı her türlü ayrımcılığı kınadığını ifade etti. Haq, bütün nefret suçlarının kapsamlı bir şekilde araştırılması gerektiğini vurguladı. FBI, ülke genelindeki nefret suçlarının 2015 yılında bir önceki yıla göre yüzde 6,7 artış gösterdiğini, Müslümanlara yönelik nefret suçlarının ise yüzde 67 arttığı açıklamıştı. ABD medyası ise FBI'ın yayınladığı rapor tarihlerinin Paris'te ve San Bernardino'da düzenlenen terör saldırılarından önceki zaman dilimine ait olduğuna dikkati çekerek, son zamanlarda ve özellikle de seçim kampany

Sevgi ve Muhabbet Hazinesi

Resim
Sevgi ve Muhabbet Hazinesi Sevgi öğretmen, haylaz, kavgacı ve kindar öğrencilerinden ders yapamaz duruma geldi. Daha derse girer girmez; “Öğretmenim falanca bana sövdü!”, “Öğretmenim filanca bunu vurdu!”, Öğretmenim fistanca bana kötü isim taktı!…” Şikâyetlerin ardı arkası kesilmiyordu. Kavgacı tarafları tahtaya kaldırıyor, adeta bir mahkeme kuruyor, herkesi inceden inceye sorguluyor ve yargılıyordu. Kimsenin hakkı kimse de kalmasın istiyordu. Tam derse başlarken teneffüs zili çalıyor, öğretmen çıldıracak gibi oluyordu. Kavganın, kinin, nefretin kötülüklerinden; sevginin, kardeşliğin, hoşgörünün iyiliklerinden bahsediyor, çok güzel hikâyeler anlatıyor ama bu sorundan bir türlü kurtulamıyordu. Okul idaresini, okul rehber öğretmenini devreye soktu yine çözüme varamadı. Veli toplantılarında konuyu dile getirdi. Çete öğrencilerin velileri ile tek tek görüştü, Veliler çocuklarına toz kondurmuyor, hiçbir suçlamayı kabul etmiyorlar; “- Benim çocuğum kimseye uymaz!” diyorlard