Kayıtlar

Minare etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Minare Eğri Yapılmış?

Resim
Minare Eğri Yapılmış?       Mimar Sinan Rahmetullahi Aleyh, Osmanlı Devleti’ne büyük hizmetlerde bulunmuş ve ardından nesiller boyunca ayakta kalacak büyük eserler bırakmıştı. Osmanlı padişahları I. Süleyman, II. Selim ve III. Murat dönemlerinde baş mimar olarak görev yapan Mimar Sinan, yaptığı eserlerle geçmişte ve günümüzde dünyaca tanınan bir isme dönüştü. Mimar Sinan’ın kalfalık eseri olan Süleymaniye Camii İstanbul’da; “ustalık eserim” dediği Selimiye Camii ise Edirne’de yer alıyor.                 Mimar Sinan, “ustalık eseri” Selimiye’nin inşaatı sonrasında, cami karşısında oynayan çocukların yanından geçerken küçük bir çocuğun arkadaşına: “Şu minare eğri yapılmış” dediğini duyar. Çocuğa: “Göster bakalım hangi minare eğri olmuş” dediğinde, çocuk: “Şu sağ taraftaki minare eğri” diye gösterir. Mimar Sinan çocuğun yanında ustalara talimat verir ve: “Bize bir halat getirin” der. Sonra halatın bir ucunu minareye bağlattırır. Küçük çocuğu yanına çağırır ve şöyle söyler:

Cami

Cami Çiçek çiçek, nakış nakış İçimizde çinilerin, Pırıl pırıl, ışık ışık Yanar durur kandillerin. El ele, omuz omuza Küçük büyük kubbelerin, Duyulur nefesleri Fatih'lerin, Selim'lerin Minareler gökyüzüne Doğru çıkan merdivenin Saf saf olmuş "Ta Rab" diye Dua eder müminlerin. Kirimizi yıkar durur Ezanların, tekbirlerin. Kubbelerin öyle eşsiz Arkadaşıdır göklerin Kanat kanat uçar durur Bembeyaz güvercinlerin. Rıfkı Kaymaz

Erzurum'da Çifte Minareli Medrese'nin Acı Öyküsü

Resim
Erzurum'da Çifte Minareli Medrese'nin Acı Öyküsü Erzurum'un sembollerinden biri olan Çifte Minareli Medrese'nin bir kitabesi olmadığı için, yapılış tarihine ilişkin net bir bilgi bulunmamaktadır. Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat'ın kızı olan Hundi Hatun veya İlhanlı hanedanlarından Padişah Hatun tarafından yaptırılmış olma ihtimalinden dolayı "Hatuniye Medresesi" de denilmektedir. Genel kanı, 13. yüzyılın sonlarında yaptırıldığı şeklindedir. Osmanlı padişahlarından IV. Murat'ın emri ile bir süre tophane olarak, daha sonra da kışla olarak kullanılmıştır. 1932'de Sipahi Ocağı'na tahsis edilerek yurt olarak hizmet vermiştir. 1942-1967 yılları arasında Erzurum Müzesi olarak kullanıldığını görüyoruz. Günümüzde ise hem müze hem de resim sergi salonu olarak hizmet vermektedir. Yaklaşık 35x46 metre boyutlarında iki katlı, dört eyvanlı ve açık medreseler grubunun en önemli örneği olan medresenin zemin katında 19, birinci katta ise 18 o