Cennetten İnen El Bir azm, eğer îman dolu bir kalbe girerse, İnsan da o îmandaki son sırra ererse, En azgın ölümler ona zincir vuramazlar, Volkan gibi coşkun akıyor, durduramazlar. Rabbimden, iner azmine kuvvet veren ilham; Peygamberi rüyada görür belki her akşam. Hep nur onun îman dolu kalbindeki mihrab; Kandil olamaz ufkuna dünyadaki mehtab. Kar, kış demez; irkilmez, üzülmez, acı duymaz; Mevsim, bütün ömrünce ılık gölgeli bir yaz. Cennetteki âlemleri dünyada görür de, Mahvolsa, eğilmez sıra dağlar gibi derde. En sarp uçurumlar gelip etrafını sarsa; Ay batsa, güneş sönse, ufuklar da kararsa, Gökler yıkılıp çökse, yolundan yine dönmez, Ruhundaki imanla yanan meşale sönmez. Kalbinde yanardağ gibi iman ne mukaddes! Vicdanına her an şunu haykırmada bir ses: Ey yolcu, şafaklar sökecek durma, ilerle, Zulmetlere kan ağlatacak meşalelerle. Yıldızlara bas, çık; yüce âlemlere yüksel, İnsanlığ...