Kayıtlar

Haziran 19, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

İsm-i Celîl (İsm-i Azam Duası) دُعَای جَلِيلُ

İsm-i Celîl (İsm-i Azam Duası) دُعَای جَلِيلُ بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحيمِ اَللَّهُمَّ صَلِّ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ سَيِّدِنَا مُحَمَّد اَللَّهُمَّ صَلِّ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ سَيِّدِنَا مُحَمَّد اَللَّهُمَّ صَلِّ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ سَيِّدِنَا مُحَمَّد اَسْتَغْفِرُ الله اَسْتَغْفِرُ الله اَسْتَغْفِرُ الله اَلْعَظِيم اَلْكَرِيم الَّذِي لآ إِلهَ إِّلاَّ هُو اَلْحَيُّ الْققَيُّومُ وَاَتُوبُ اِليْهِ تَوْبَةَ عَبْدٍ ظَالِمٍ لِنَفْسِهِ لاَ يَمْلِكُ لِنَفْسِهِ مَوْتاً وَلَا حَيَاةً وَلَا نُشُورًا وَاَسْاَلُهُ لتَّوْبَةَ وَلْمَغْفِرَةَ وَلْهِداَيَةَ لَنَا اِنَّهُ هُوَ لتَّوّاَبٌ رَحِيمُ لَا إِلٰهَ إِلَّا اللهُ الْجَلِيلُ الْجَبَّارُ، لَا إِلٰهَ إِلَّا اللهُ الْوَاحِدُ الْقَهَّارُ، لَا إِلٰهَ إِلَّا اللهُ الْمُطَّلِعُ السَّتَّارُ، لَا إِلٰهَ إِلَّا اللهُ خَالِقُ الْلَّيْلِ وَالنَّهَارُ، لَا إِلٰهَ إِلَّا اللهُ وَحْدَهُ لَا شرِيكَ لَهُ إِلَهًا وَاحِدُ وَنَحْنُ لَهُ عَابِدُونَ، لَا إِلٰهَ إِلَّا اللهُ وَحْد

Belam Bin Baura

Belam Bin Baura Bismillahirrahmanırrahıym.   Bel’am bin Baura çok büyük bir âlim ve çok büyük bir Veli idi. Sahrada vaaz ettiği zaman, her yönde ve her yüz adıma bir adam dikilerek onun sesi duyurulur, on binlerce insan dinlerdi. Allah Celle Celâlüh onun duasını hiç reddetmedi, kendisini bile kendi duası ile helâk etti. Dünya onu bile aldattı ve imansız olarak göçtü.   Musa Aleyhisselâm orduları ile bir memleketten geçecek idi. O memleketin kıralı bunu istemiyordu. Kral ve adamları Bel’am bin Baura’ya, Musa Aleyhisselâm’ın ordusunun oradan geçmesini engellemesi için dua etmesini istediler ve bunun için de kendisine çok büyük hediyeler gönderdiler.   Bel’am bin Baura : “O Allah’ın peygamberidir, dinimiz onun dini ile aynıdır. O’nun yanındakiler de melekler ve mü’minlerdir. Şayet ben onların aleyhinde dua edersem dünyam da, ahiretim de helâk olur” diyerek, önce reddetti. Ama kral ve adamları işin peşini bırakmıyorlardı. Bel’am’a her şeyi vaad ettiler. Ama yine de kabul etmiy

Nur Duası دُعَای نُور

Nur Duası   دُعَای نُور اللَّهُمَّ اجْعَلْ فِي قَلْبِي نُورًا، وَفِي لِسَانِي نُورًا، وَاجْعَلْ فِي سَمْعِي نُورًا، وَاجْعَلْ فِي بَصَرِي نُورًا، وَاجْعَلْ مِنْ خَلْفِي نُورًا، وَمِنْ أَمَامِي نُورًا، وَاجْعَلْ مِنْ فَوْقِي نُورًا، وَاجْعَلْ وَمِنْ تَحْتِي نُورًا اللَّهُمَّ أَعْطِنِي نُورًا . Okunuşu: Allahümmec’al fî kalbî nuren, vefî lisânî nuren, vec’al fî sem’î nuren, vec’al fî basarî nuren, vec’al min halfî nuren, ve min emamî nuren, vec’al min fevkî nuren, vec’al vemin tahtî nuren, Allahümme a’tî nuren. Anlamı: “Allah’ım! Kalbimde bir nûr kıl! Dilimde bir nûr kıl! Kulağımda bir nûr kıl! Gözümde bir nûr kıl! Arkamda bir nûr kıl! Önümde bir nûr kıl! Üstümde bir nûr kıl! Altımda bir nûr kıl! Allah’ım! Bana bir nûr ver!..” Fazileti: İbadetin özü olan duanın, yeri ve zamanı yoktur. istediğimiz her yerde dua edebiliriz,   yürürken, arabada, yolculukta otururken,koşarken ve her ne yapıyor olursanız olun her şekilde dua edebiliriz. Bu demek değil ki ben oturayım a