Kayıtlar

Nisan 25, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

"Besmele" Nerelerde Söylenir?

Nerelerde Besmele Çekilir? Her Hayrın Başı Besmele’dir! Her hayırlı işe “Bismillahirrahmanirrahim ” ile başlanır. Sonunda da “Elhamdülillah” denir. Sevgili Peygamberimiz: "Bir işe besmele ile başlanılmaz sonunda da Elhamdülillah denmezse o işte hayır olmaz!" buyurmuştur. Besmele çekerek Allah’ü Teâlâ’dan izin istiyoruz. Çünkü “Besmele” çekerek kul ile Allah arasındaki gerçek alâka kurulmuş; oluruz. Buna çok önem verelim. Rabbimizin mülkünde ondan izinsiz yani besmelesiz tasarruf edemeyiz. Besmelesiz iş yaparsak o işte hayır olmaz. Nerelerde besmele çekilir veya çekilmez bir kaç misal verelim: Nerelerde Besmele Çekilir? ·         "Her hayırlı işe; yemek yemeğe, abdest almaya ve hayırlı işe başlarken besmele çekmek sünnettir. ·         Nikâhlı eşler beraber yatarken besmele çekmelidir. Aksi halde Besmelesiz nesil yetiştirilmiş olunur. ·         Küçük çocukları...

Takvalı Olabilmek İçin Yapılacak Şeyler

Takvalı Olabilmek İçin Yapılacak Şeyler 1. Allah Teâlâ için niyetinde ihlâslı ol. Sözünde ve amelinde riyadan sakın! 2. Bütün söz, fiil ve ahlakında Muhammet Sallallahü Aleyhi Vesellem’in sünnetine uy! 3. Allah’tan kork. Bütün emirlerini yapmaya ve bütün nehiylerini terk etmeye azmet. 4. Allah’ü Teâlâ’ya Nasuh tövbesi yap. İstiğfarı çoğalt. 5. Her halinde Allah’ü Teâlâ’nın seni gördüğünü, işittiğini, içinden geçirdiklerini bildiğini düşün. 6. Allah’ü Teâlâ’ya, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, Ahiret gününe ve hayırlısı ve şerlisiyle kadere iman et! 7. Başkasını kör taklit ile taklit etme. Fikirsiz asalak olma! 8. Hayırlı işlerde öncü ol ki, ecir kazanasın ve onda seni takip edenlerin de sevabına nail olasın. 9. “ Riyazu’s-Sâlihîn ” adlı Hadis Kitabını edin ve onu nefsine ve ailene oku! Ve ibn-i Kayyim’in “Zâdü’l-Meâd” adlı kitabını da edin! 10. Devamlı abdestli ol ve yeni abdest al. Devamlı hadesten ve necasetten taharet üzere ol! ...

“Dorothy”

“Dorothy” Okuldaki ikinci ayımda, hocamız test sorularını dağıttı. Ben okulun en iyi öğrencilerinden biriydim. Son soruya kadar soluk almadan geldim ve orada çakıldım kaldım. Son soru şöyleydi: "Her gün okulu temizleyen hademe kadının ilk adi nedir?" Bu herhalde bir çeşit şaka olmalıydı. Kadını yerleri silerken hemen her gün görüyordum. Uzun boylu, siyah saçlı bir kadındı. 50’lerinde falan olmalıydı. Ama adını nerden bilecektim ki! Son soruyu yanıtsız bırakıp kâğıdı teslim ettim. Süre biterken bir öğrenci, son sorunun test sonuçlarına dâhil olup olmadığını sordu. "Tabii dâhil" dedi, hocamız... "İş yaşamınız boyunca insanlarla karşılaşacaksınız. Hepsi birbirinden farklı insanlar. Ama hepsi sizin ilginiz ve dikkatinizi hak eden insanlar bunlar. Onlara sadece gülümsemeniz ve "Merhaba" demeniz gerekse bile..." Bu dersi hayatim boyunca unutmadım. O hademenin adı da... “Dorothy” idi.''

Erenlerden Öğütler

Erenlerden Öğütler Erenlerden biri öğrencilerine şöyle dedi: ·         Yalan söylemeyin. ·         Emanete hıyanet etmeyin. ·         Öfkenizi yenin. ·         Üstünlük taslamayın. ·         İyiliklere teşekkür edin. ·         Söz taşımayın. ·         Dedikodu yapmayın. ·         İkiyüzlü olmayın. ·         İnsanlara küsmeyin. ·         İftira etmeyin. ·         Anne ve babaya saygı gösterin. ·         Hizmet edin. ·         Misafirperver olun. ·         Hiçbir zaman kibirlen...

Azrail Aleyhisselâm ’la Arkadaş!

Azrail Aleyhisselâm ’la Arkadaş! Adamın biri bir vesile ile Azrail Aleyhisselâm ile tenismiş ve arkadaş olmuş ve arkadaşına: -"Biliyorum senin elinden kurtuluş yok, ancak benim senden ir istirhamım olacak: Geleceğin zaman bana haber verirsen hiç değilse hazırlık yapar ve bazı işlerimi tamamlamaya çalışır, çoluk çocuğumla helâlleşirim!" der. Fakat aradan bir süre geçtikten sonra Azrail Aleyhisselâm bu arkadaşının canını almaya gelir. Arkadaşı: "Hani bana söz vermiştin, niçin habersiz geldin?", der. Azrail Aleyhisselâm da: "Ben sana birkaç kere haber verdim ama sen anlamadın. Önce saçın sakalın ağardı, dişlerin döküldü, sonra dizlerinin dermanı kesildi. Daha sonra ellerin titremeye başladı… Bütün bunlar ölümün birer habercisiydi!", der.  

Kelimeler Yetersiz...

Kelimeler Yetersiz... Sudanlı aç bir çocuğun incecik siyah teni, narin kemikleri ve güneşten pişmiş öne eğik başı. Küçük kızın açlıktan bir adım daha atacak gücü kalmamış. Yere kapaklanmış, emekleyerek bir kaç kilometre ilerideki yardım kampına gitmeye çalışıyor. Biraz arkasında ise bir akbaba sabırla bekliyor. Ölse de yesem diye. Ve küçük kız için inanılmaz bir fırsat doğuyor: Küçük kızı kurtarabilecek bir insan olayı görüyor ve yanına yaklaşıyor. Ve işte zamanın durduğu an: Kızın bu halini gören gazeteci Kevin Carter… Fotoğraf makinesi ile bu anı donduruyor ve çektiği bu fotoğrafla hayalindeki Pulitzer ödülünü 1994 yılında alıyor. 1994 yılında Sudan da çekilen bu fotoğraf Afrika’da ki açlığın simgesi oldu ve belki de birçok insan bu fotoğraf sayesinde açlıktan kurtuldu. Ancak insanlar olayı sadece bir fotoğraf karesi olarak görmüyorlardı, Kevin Carter e olayın devamını yani küçük kıza ne olduğunu sordular. Cevap en az fotoğraftaki manzara kadar içler acısıydı: Carter, ...

Picasso çok İyi Bir Ressamdı Ama…

Picasso çok İyi Bir Ressamdı Ama… “Picasso üstün zekâlı bir insandır. Çok büyük bir ressamdır. Ancak iyi bir müzisyen ya da matematikçi değildir. Ona deselerdi ki, şu problemi çöz, yapamazdı. Müzikte müthiş bir kabiliyete sahip olan Mozart da resimden anlamazdı. Demek ki bir insan her konuda başarılı olamıyor. Önemli olan onun üstün olduğu yanı keşfetmek ve o alanda başarılı olmasına yardımcı olmaktır.”