Kayıtlar

Kasım 5, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Mü’minlerin Duâsı

Mü’minlerin Duâsı Cenâb-ı Hak buyuruyor: “Kullarım Sana Ben’i sorduklarında, (bilsinler ki) Ben onlara çok yakınım. Bana duâ edenlerin duâlarını kabûl ederim…” (Bakara, 186) Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem buyurdular: “Bir mü’minin diğer bir mü’mine gıyâbında yaptığı duâdan daha çabuk kabûl edilen hiçbir duâ yoktur.” (Tirmizî, Birr, 50/1980) Fahr-i Kâinât Efendimiz: “–Bir kul günah olan veya akrabâsı ile darılmasına yol açan bir şeyi dilemedikçe yahut acele etmedikçe duâsı kabûl olunur.” buyurmuştu. “–Yâ Rasûlallâh! Acele etmek ne demektir?” diye sordular. Allâh Rasûlü (sav): “–Kul; «Nice defâlar hep duâ ediyorum da Rabbim duâmı kabûl etmiyor.» der. Duâsının hemen kabûl edilmemesi sebebiyle bıkar ve duâyı bırakır. (İşte o zaman acele etmiş olur.)” cevâbını verdi. (Müslim, Zikir, 92) Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri) el-Vedûd:  Dilediği kulunu çok seven, aşkı ile yanan kullarını seven, salih kullarını sevip onları rahmet ve rız

Sünneti Canlı Tutma

Sünneti Canlı Tutma Cenâb-ı Hak buyuruyor: “Andolsun ki, Rasûlullah, sizin için, Allah’a ve ahiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah’ı çok zikredenler için güzel bir örnektir.” (Ahzâb, 21) Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem buyurdular: “Benim sünnetimi kim canlı tutarsa, beni seviyor demektir. Beni kim severse, cennette benimle beraber olur" (Tirmizî, İlim 16) Peygamber Efendimiz dinin yaşanma şekli demek olan sünnetin canlı tutulmasına büyük önem verirdi. Bunları çocuk, genç, yaşlı demeden bütün ashâbına öğretir, sünnetinin hiçbir zaman ihmâl edilmemesini isterdi. Bir gün Medineli sahâbî Bilâl İbni Hâris el-Müzenî'ye "Bilâl şunu öğren!" buyurdu. Resûl-i Ekrem'in âdeti böyleydi. Önemli bir şey öğreteceği zaman önce muhatabının dikkatini çeker, merakını uyandırırdı. Özel bir dikkat ve ilgiyle öğrenilen bilgilerin kolay unutulmayacağını çok iyi bilirdi. Bilâl merak etti "Neyi öğreneyim, yâ Resûlallah?" diye sordu. İkinci defa "Şu

Muhabbetin Meyvesi

Muhabbetin Meyvesi Cenâb-ı Hak buyuruyor: “...Allâh onlardan râzıdır, onlar da Allâh’dan râzıdır.” (Beyyine, 8) Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem buyurdular: "Cennete girecek bir kısım insanlar vardır ki, onların kalpleri kuş kalbi gibi (rakîk ve güven içinde)dir." (Müslim, Cennet 27. Ahmed İbni Hanbel, Müsned, II, 331) Rivâyete göre Hazret-i Peygamber Sallallahü Aleyhi Vesellem Hârise Radiyallahü Anh‘e sordular: “-Yâ Hârise! Nasıl sabâhladın?” Hârise: “-Hakîkî bir mü’min olarak!” cevâbını verdi. Bu defâ Hazret-i Peygamber (sav): “-Yâ Hârise! Senin îmânının hakîkatinin delîli nedir?” dedi. Hârise Radiyallahü Anh: “-Yâ Rasûlallâh! Nefsimi dünyâdan çektim. O kadar ki, dünyânın taşı ile altını, çamuru ile gümüşü, (gam ile sürûru) bana müsâvî oldu. Gecelerimi uykusuz, gündüzlerimi susuz geçiriyorum. O hâle geldim ki, şimdi Rabbimin arşını âşikâr bir şekilde görür gibiyim…” dedi. Bunun üzerine Allâh Rasûlü (sav): “-Tamam yâ Hârise! Gönlünü b