Kayıtlar

Rus etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Yahudiler’e Güven Hakkında

  Yahudiler’e Güven Hakkında   Şimdi sizlere, lanetlenmiş bir kavimden söz edeceğiz: “Yahudiler!”.   Allah Teâlâ’nın kitabı yüce Kur’an-ı Kerim’de Yahudiler için:   “Bunlar Allah’ın lânetlediği kimselerdir. Allah’ın rahmetinden uzaklaştırdığı (lânetli) kimseye gerçek bir yardımcı bulamazsın.” (Nisâ Sûresi: 52)   “İsrâiloğulları’ndan küfre sapanlar hem Davut’un hem de Meryem oğlu İsâ’nın diliyle lânetlenmişlerdir. Çünkü onlar isyan etmişler, sınırı aşmışlardı. Onlar birbirlerini yaptıkları kötülüklerden vazgeçirmeye çalışmazlardı. Yapageldikleri şey ne kötü idi!” (Mâide Sûresi: 78-79)   “Allah’ın ayetlerini inkâr edenlere, haksız yere peygamberlerini öldürenlere ve insanlardan adâleti emredenleri öldürenlere elem verici bir azabı müjdele!   Onların yaptıkları dünyada da ahirette de boşa gitmiştir. Onların hiçbir yardımcıları da yoktur.” (Âl-i İmran Sûresi: 21-22)   Ey kendilerine kitap verilenler! Gelin yanınızda bulunan (Tevrat)ı tasdik etmek üzere indirdi

Nene Hatun

Resim
Nene Hatun İstiklâl mücadelesinde yapa yalnızdı, Kimsesiz bıraktı yavrusunu, ahd etti, Kuşandı, cephanesini, çıktı yiğitçe, Dadaş yüreğiyle, meydan okudu, İhlâsıyla cenk eyledi düşmana.   Başı öne eğik gezemezdi, şehit olan eri vardı, Bismillah deyip, kendini ok gibi saldı, Doksan üç harbinde, yiğit dadaşımız, Karındaş, düşüyordu, top silleyle, Dönekler, düşmana yem oluyordu hevesiyle,   Sine-i millet orak, tırpanla verdi milli mücadele, Leş kargaları, dökülüyordu, bir bir kan gölünde, Parlayan ay yıldızımız parlıyordu, göğüslerde, Misk-i amber kokuyordu, nurlanan yüzler, Nene hatun anamız, Ya Allah iniltileriyle…   Nene hatun anamız, ordunun tabyasıydı, Erenler onun, omuz veren tayfasıydı, Gönül tahtımız, destanımız, ol fermanımızdı, Erzurum'da abidesiyle, hatırlanan kahramandı, Oyunları bozan, düşmanı imanıyla boğan, Nene hatun anamızdır, özgürlük ateşini yakan…   Yaşar Duymuş

Cevher Dudayev’ Rahmetullahi Aleyh’ten Güzel Sözler

  Cevher Dudayev’ Rahmetullahi Aleyh’ten Güzel Sözler   ·      Sistemden korkan, Allah'tan korkmaz; Allah'tan korkan, sistemden korkmaz. ·      Son Çeçen canını vermeden Ruslar ülkemize hâkim olamaz. ·      Türkleri çok seviyorum. Tarih boyunca kahramanlıklarıyla, cesaret ve atılganlıklarıyla kendilerini kabul ettirmişlerdir. Milli ve manevi değerlerine bağlıdırlar, dostluklarına güvenilir, düşmanlıklarından korkulur. ·      Tarih boyunca İslam âlemi Türklerden faydalanmıştır. Türkler güçlü oldukça İslam âlemi rahat ve huzur içinde olmuştur; zayıfladıkça, İslam âlemi ezilmiş ve horlanmıştır. Türkler İslam'ın koruyucu gücü olmuşlardır. ·      Ancak ne yazık ki, bazı İslam ülkeleri, emperyalist güçlerin oyununa gelerek Türklere ihanet etmişlerdir. Türklere ihanet ederek arkadan vuranlar belasını bulmuştur. Bugün bazı İslam ülkelerindeki çıkmazlar ve sıkıntılar, bu tarihi hatanın bedelidir. ·      Şimdi gururla söylemek istiyorum ki, Çeçenler tarih boyunca Türkle

Rus Kız Namazdan Etkilendi, Müslüman Oldu

Resim
Rus Kız Namazdan Etkilendi, Müslüman Oldu Namaz kılan arkadaşından etkilenen Rus kız, Müslüman oldu. Antalya'nın Alanya ilçesinde bir otelde çalışan Rus kız, iş arkadaşının namaz kılmasından etkilenerek Müslüman oldu. Edinilen bilgilere göre, yaklaşık 2 yıl önce tatil için geldiği Alanya'ya hayran kalan Marıa Zıveyra (24), iş teklifi alarak bir otelde çalışmaya başladı. Bir süre sonra otelde çalışanlarla arkadaşlıklarını ilerleten Zıveyra, bir arkadaşının günde 5 vakit abdest alarak namaz kılması ve Ramazan ayında oruç tutmasından etkilendi. Neden namaz kılındığını ve abdest alındığını arkadaşına soran Zıveyra, zamanla İslam dinine ilgi duymaya başladı. Müslümanların yaşantısı ve ibadet yerlerine hayran kalan Rus kız, internet ve dini kitaplardan İslam dinini detaylı bir şekilde araştırmaya başladı. Namaz kılan arkadaşından da bilgiler alan Rus, Müslüman olmaya karar vererek Alanya Müftülüğü'ne başvurdu. Rus Zıveyra, için Alanya Müftülüğü'nde tö

Erzurumlu Mustafa Amca Anlatıyor

Erzurumlu Mustafa Amca Anlatıyor (17 Mart 2010 tarihinde yaşlı, Erzurumlu Mustafa Amca’dan dinlediğim, bir Ermeni Soykırım hikâyesi anlatacağım. Olaylar yüzde yüz olmuştur ve gerçektir.) Rahmetlik babam Rus işgali döneminde şöyle anlatmıştı. Ruslar Erzurum Kars yöresinde birçok yeri işgal etmişti. Bir gün köyümüze silahlı iki Rus askeri geldi. Birisi beni tuttu. Birisi tarladan gelen öküzün birini hanımın elinden aldı. Hanım itiraz ettiyse de dinlemediler. Öküzü kesip yemek için götürüyorlardı. İki gözü ama hafız bir akrabamız vardı. Tartışmaları uzaktan duymuştu. Hızla geldi, silahlı Rus askerine öyle bir vurdu ki Rus askeri sendeledi, düşmekten zor kurtuldu. Kendini toplayınca ama hafıza silahını doğrulttu. Diğer Rus askeri hızlıca geldi, arkadaşına Rusça bir şeyler söyledi. Rus askeri silâhını indirdi. Öküzü almadan dönüp gittiler. Ertesi gün on kadar Rus askeri tekrar gelip öküzü götürdüler. Yapacak bir şey yoktu. Çok acılı günler yaşadık. Rusya’da Bolşevik ihtilali

Domuz Çobanı 2

Domuz Çobanı 2 Kilis beldesinden bir kadının oğlu Frenk memleketinde esir düşmüştü. Kadın, Ebû Bekr Efendiye gelip oğlunun kurtulması için duâ istedi. Ebû Bekr Efendi; -Demek ki oğlunun kurtulmasını istiyorsun? Öyleyse bana pirinç ile bir tavuk pişir getir, dedi. Kadın, pirinç ile bir tavuğu güzelce pişirip, getirdi. Ebû Bekr Efendi; "Kızıl Hamûr!" diye seslendi. Yanına kızıl bir köpek geldi. Tavuğu onun önüne atıp; - Ye! Dedi. Köpek tavuğu yedi. Kadın bunu görünce, özen göstererek hazırladığı yemeğin köpeğe verilmesine üzüldü. Köpek tavuğu bitirince, Ebû Bekr Efendi, asasıyla işâret ederek; - Haydi şimdi git! Dedi. Köpek dağlara doğru hızla gitti. Aradan bir süre geçince Ebû Bekr Efendi kadına; - Evine dön! Buyurdu. Kadın evine gidince oğlunun kapı önünde durduğunu gördü. Nasıl kurtulduğunu sordu. O da: - Frenk memleketinde esirdim. Onlar beni domuz çobanı yaptılar. Domuzların başında çobanlık yaparken, kırmızı bir köpek gelip bana hücûm etti. Kork

Domuz Çobanı 1

Domuz Çobanı 1 “Türk-Rus harbinde birçok askerimiz öldü, bazıları Rusya’ya esir düştü. Bunlardan kimisini taş ocaklarına verdiler, kimisini şarap fabrikalarına… Hâsılı çeşitli işlerde görevlendirdiler. Bunlardan bir tanesi Bursa dolaylarından Kuran’ı hıfzetmiş bir hafızdı. Bunu da bir domuz çiftliğinde domuzların başına çoban yaptılar. Onlar zaten ne hafız bilir, ne hoca adamların din işleri ile hele İslam’la alakası yok, olmaması da normal tabi. Günlerce aylarca belki de senelerce domuz güden bizim hafız, bir gün bir dağın eteğinde domuzları yayarken içerisine bir hüzün düşer ve kendinden geçmiş bir halde rabbine iltica eder “Allah’ım ben senin dini mübinin ve namusumuzu, şerefimizi, dinimizi korumak için bu küffar ile harp etmeye geldim ve esir düştüm. Ben senin kelamın olan Kuran’ın hafızıyım, onu halen dilimde ve kalbimde taşıyorum. Oysa bu gütmekte olduğum domuzlar, bizim dinimize göre yenmesi, ticareti, kanı, her şeyi haramdır. Acaba benim günahım neydi de diğer esirler

İmanlı bir kimse, Cenab-ı Hakkı Tanımayan Bir Adamdan Üstündür.

Resim
İmanlı bir kimse, Cenab-ı Hakkı Tanımayan Bir Adamdan Üstündür. Bir gün Rus Başkumandanı esirleri teftişe gelir. Teftiş esnasında, Bediüzzaman kumandana selâm vermez ve yerinden kalkmaz. Kumandan kızar, belki tanımamıştır diyerek tekrar önünden geçtiği zaman yine yerinden kalkmayınca, kumandan tercüman vasıtasıyla der: – Beni herhalde tanımadılar? Bediüzzaman: – Tanıyorum, Nikola Nikolaviç’tir. Kumandan: – Şu halde Rus ordusuna, dolayısıyla Rus Çarına hakaret ediyorlar. Bediüzzaman: – Hakaret etmedim. Ben bir Müslüman âlimiyim. İmanlı bir kimse, Cenab-ı Hakkı tanımayan bir adamdan üstündür. Binaenaleyh, ben sana kıyam etmem, der. Bunun üzerine Bediüzzaman divan-ı harbe verilir. Birkaç zabit arkadaşı, hemen özür dileyerek vahîm neticenin önlenmesine çalışmasını istirham ederler. Fakat Bediüzzaman: – Bunların idam kararı, benim ebedî âleme seyahat etmem için bir pasaport hükmündedir, deyip kemal-i izzet ve şecaatle hiç ehemmiyet vermez. Nihayet idamına ka