Kayıtlar

Şubat 29, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Şeriat, Tarikat, Marifet, Hakikat Ne Demek?

Şeriat, Tarikat, Marifet, Hakikat Ne Demek? Öğrencilerinden biri Mevlana'ya sormuş; "Efendim, “Şeriat, Tarikat, Marifet, Hakikat” bu dört kapı meselesini ben pek anlayamıyorum. Bana anlatır mısınız?" "Şimdi git, karşı medresede dersini çalışan dört kişi var ve hepsi rahlelerine eğilmiş. Sen git bunların hepsinin ensesine bir şamar at, sonra gel sana anlatayım." Öğrenci gitmiş, birincinin ensesine bir tokat atmış. Tokadı yiyen derhal ayağa kalkıp arkasını dönmüş ve daha kuvvetli bir tokatla karşılık vermiş. Öğrenci dayağı yemiş, geri dönecek ama hocasına itaat var. Yaradan’a güvenip ikinciye de bir tokat atmış. O da derhal ayağa kalkıp elini kaldırmış. Tam tokadı vuracakken vazgeçip yerine oturmuş. Öğrenci devam etmiş, üçüncüye de bir tokat atmış. Üçüncü şöyle bir kafasını çevirip baktıktan sonra çalışmasına devam etmiş. Dördüncü, tokadı yemesine rağmen hiç oralı bile olmadan çalışmasına devam etmiş. Öğrenci Mevlana'ya dönmüş, olanları anla...

Kim Aptal?

Kim Aptal? İş adamı tıraş olurken bir yandan da berberiyle sohbet etmektedir. Derken, kapının önünden ağır ağır geçmekte olan paspal bir çocuk görürler. Berber, iş adamının kulağına fısıldar; -“Bu çocuk var ya, dünyanın en aptal çocuklarından biridir! Bak; dikkat et şimdi…” Berber çocuğa seslenir: -“Ali, buraya gel!”. Bunun üzerine çocuk sakince dükkâna girer ve yüzündeki aptalca sırıtmayla berberi selamlar. Berber iş adamının kulağına sessizce, -“Bak şimdi” diye fısıldar ve bir elinde 5 TL, diğer elinde 20 TL lik bir banknot olduğu halde çocuğa sorar: -“Hangisini istiyorsan alabilirsin?” Çocuk dalgın dalgın bir 5 TL ye bir de 20 TL ye bakar ve sonunda 5 TL lik banknotu hızlıca çekerek berberin elinden alır. Berber iş adamına döner ve gülerek: - “Gördün mü? Sana söylemiştim.” der. Tıraş bitince iş adamı sokağa çıkar ve az ileride kendi kendine oynayan Ali’yi görür. Yanına giderek, neden 20 TL değil de, 5 TL’lik banknotu aldığını sorar. Çocuk hiç de aptalca olm...

İnşa Edecek Daha Çok Köprüler Var

  İnşa Edecek Daha Çok Köprüler Var   Bir zamanlar yan yana çiftliklerde yaşayan iki kardeş anlaşmazlığa düşerler. Kırk yıl yan yana yaşayan, makineleri paylaşan ve iş bölümü yapan kardeşler için bu ciddi bir durumdur. İşler gittikçe sarpa sardı ve sonunda karşılıklı kötü sözler sarf edilmeye başlandı ve nihayetinde haftalarca sessizlik takip etti. Bir sabah John´un kapısı çalındı. Kapıyı açınca John karşısında alet kutusu ile bir marangoz buldu. Marangoz: “- Bir kaç günlük iş arıyorum!" dedi. “- Belki buralarda birkaç küçük işiniz vardır. Size yardım edebilir miyim?". “- Evet!" der büyük kardeş. “- Senin için bir işim var. Çiftlikteki çayın arkasına bak. Orada komşum var ama aslında o küçük kardeşim. Geçen hafta aramızda bir çayır vardı. Ama o buldozerle nehrin yönünü değiştirdi. Barajın kapaklarını da açtı. Çayırı sular bastı… Çayırlar artık su doldu. Şimdi aramızda bir nehir var. Bana daha fazla kötülük yapabilir ama ben ona daha kötüsünü...

Ölüm Döşeğinde Son Pişmanlıklar

Resim
Ölüm Döşeğinde Son Pişmanlıklar Avusturyalı Bronnie Ware, ölmek üzere olan hastaların son haftalarına refakat eden bir hemşire. Ware, ölmek üzere olanların en çok pişman olduğu 5 konuyu ve tecrübelerini bir kitapta derlemiş. Avusturyalı Bronnie Ware 8 yıl boyunca İngiltere’nin güneydoğusundaki bir kentte, palyatif bakım hemşiresi olarak çalışmış. Yani ölmek üzere olan hastaların son birkaç haftasına refakat etmiş. Ware bir anlamda, birçok insanın hayatının son faslına hangi duygu ve düşüncelerin damgasını vurduğuna uzun yıllar tanık olmuş. Bronnie Ware edindiği bu tecrübeleri, hastaları ile dertleşmelerinden çıkardığı sonuçları, bir kitapta derlemiş. Hemşire Ware “Inspiration and Chai” adlı blokunda amacının ömrü önünde uzanan diğer insanlara ilham vermek olduğunu paylaşıyor. Şimdilik sadece İngilizce baskısı bulunan kitabın adı “The Top Five Regrets of Dying”. Ölmek üzere olanların en büyük beş pişmanlığı, sırasıyla şöyle: 1. “Keşke kendi hayatımı yaşama cesaret...