Kayıtlar

İhanet etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Allah’ü Teâlâ, Dostlarına İhanet Edenlerden İntikam Alır

Allah’ü Teâlâ, Dostlarına İhanet Edenlerden İntikam Alır   Erenlerden biri, bir kişinin yanından geçip camiye giderken o kişi o kâmilin ayağına bir küçük taş atmış. O zat ise ne taşı ne de taşı atanı görmüş. Lakin o taşı atan oracıkta düşüp can vermiş. Bunun üzerine orada olanlar demişler ki: “-Allah’ü Teâlâ dostları velilerin şanı bağışlamak ve her hale rıza göstermek iken senin böyle yapman doğru mudur?” O da onlara şöyle cevap vermiş: “-Allah’ü Teâlâ’ya yemin ederim ki, benim bu işten bir haberim olmadı. Ne taşın acısını hissettim, ne de atanı gördüm.” Lakin Allah’ü Teâlâ’nın âdeti öyledir ki, dostlarına ikram için onlardan habersiz yardım eder. Onlara ihanet edenlerden intikam alır. İşte böyle Allah’ü Teâlâ’nın himayesi ve koruması altında olan her kâmil, kendinden meydana gelen kerametlerden haberdar değildir. Onları bilse de asla onlara iltifat etmez. Hem iltifat etse de onlara meyil ve muhabbet duymaz.   Kaynak: Marifetname

İhanetin Bedeli!

Resim
İhanetin Bedeli! Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han, Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz. Bunun üzerine Müslümanlar iki grup oldu: Bir grup: “Asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak da gazi olur, şerefimizle yaşarız!” dediler. Diğer grup ise: “Kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah hem de ordu olarak sayıca onlardan az olduğumuz için gücümüz onlara yetmez!” diyerek teslim oldular. “- Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galip geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki Müslüman grup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile teslim olanlar galip geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Ve sonra o meşhur sözünü söyledi: “- Eğer güvenilir olsalardı, bizim için k...