Kayıtlar

Ocak 21, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Tahyir Hadisesi

Tahyir Hadisesi Esteizübillah, Bismillahirrahmanirrahim; “Ey Habibim! Kendi zevcelerine söyle, dünya yaşayışı, dünya süsü ve ziyneti istiyorlarsa, gelsinler, birkaç mal verip de kendilerine izin veresin. Yok, eğer Allah'ı ve O'nun Resulünü ve ahiret evini istiyorlarsa, işte Allah aranızda iyilik eden kadınlar için, büyük mükâfat tedarik kılmıştır.”. (Sûre-i Ahzab, Âyet: 28-29) Bu Ayet-i Celîle nazil olduğu zaman Hazreti Peygamberimiz, evvelâ Hazreti Aişe radıyallahu anhâ validemize, meseleyi bildirmek üzere teşrif ettiler. Ve şöyle buyurdular: — Ey Âişe sana bir şey söyleyeceğim, ama bunun cevabını düşünüp taşınmadan, hatta anne - babana dahi danışmadan vermeyeceksin. Hazreti Âişe Radiyallahü Anha: — Buyur Ya Resûlallah! Dedi. Hazreti Peygamberimiz de, işte mealini yukarıya aldığımız Âyet-i Kerimeyi okudu. Hazreti Âişe Radiyallahü Anha’ın validemiz: — Ya Resûlallah! Ben anne - babamla daha evvel bu meseleyi konuşmuştum. Şimdi tekrar konuşma

Peygamberimizin En Çok Sevdikleri

Peygamberimizin En Çok Sevdikleri Eshaptan Amr b. As hazretleri, Peygamberimize bir gün: — Ya Resûlallah! Dünyada en çok kimi seversiniz? Diye sordu. Hazreti Peygamberimiz: — Kadınlar arasında Âişe'yi, buyurdular. Sonra Amr hazretleri yine sordular: — Ya Resûlallah! Erkekler arasında kimi en çok seversiniz? Hazreti Peygamber Efendimiz: — Âişe'nin babasını! Buyurdular. Onun babasının ismi Sıddık, kızının ismi de Sıddıka unvanıyla şereflenmiştir. Allah cümlemizi onların yolunda kılsın. (Alıntı)

Hazreti Aişe Radiyallahü Anha’nın İlmi Değerine Misal

Hazreti Aişe Radiyallahü Anha’nın İlmi Değerine Misal Hazreti Muaviye, halife bulunduğu bir sırada, saray mensuplarından birine: — En büyük âlim kimdir? Diye sordu. Adam: . — Emir-ül Mü'minin olan sizsiniz efendim, dedi. Hazreti Muaviye O'na: — Sen doğru söylemedin, eğer Âişe demiş olsaydın, doğru söylemiş olurdun, diyerek Hazreti Âişe Radiyallahü Anha’nın ilminin yüksekliğine işaret etti. (Alıntı)

Hazreti Ümm-ü Habibe'nin Peygamberimizle İzdivacı

Hazreti Ümm-ü Habibe'nin Peygamberimizle İzdivacı Peygamberimizin hanımlarından Ümm-ü Habibe, kocası Ubeydullah b. Cahş ibn-i Rebah ile, İslâmiyetin ilk yıllarında müslüman olmuşlar ve hicret zamanında beraber Habeşistan'a hicret etmişti. Habeşistan'a vardıktan sonra kocası, oradaki papazların telkinatına kanarak İslâm'dan irtidat etti, yani dinden döndü. Bu hadise vuku bulmadan evvel Ümm-ü Habibe Radiyallahü Anha hazretleri bir rüya görmüş, rüyasında kocası acaip suretlere girmişti. Bu rüyadan sonra üzülüyor, bir kötü durum olacağından korkuyor fakat kocasına bir şey söylemiyordu. Kocası kendisine bir sabah: — Ey Ümm-ü Habibe! Ben din hususunda çok düşündüm... Fakat Hristiyanlıktan daha iyi bir din göremiyorum. Ben daha önce Müslüman olmuştum ama şimdi tekrar Hıristiyanlığa dönüyorum, istersen benimle, sen de dininden dön! Deyince, Ümm-ü Habibe Radiyallahü Anha daha evvel gördüğü rüyayı nakletti ve dininden dönmemesi için nasihatlarda bulundu. Ümm-ü Habib

Hazreti Osman'ın Müslümanlığı Ve Rukayye Radiyallahü Anh İle Evlenmesi

Hazreti Osman'ın Müslümanlığı Ve Rukayye Radiyallahü Anha İle Evlenmesi Hazreti Osman Radiyallahü Anh îslâmiyeti nasıl kabul ettiğini ve Peygamberimizin mübarek kerimesi Hazreti Zeynep (r. anhâ) ile nasıl nikâhlandıklarını kendisi şöyle anlatmaktadır: — Bir gün Kabe'nin avlusunda birkaç dostumla oturmakta idim. Birisi gelip bana: — “Muhammed'in kızı Rukayye'yi Ebûleheb'in oğlu Utbe ile nikahlamışlar. Duydun mu?” Diye sordu. Ben Rukayye'nin hüsn-ü cemAli Radiyallahü Anhni ve edep terbiyesini biliyordum. Şunu iyi biliyordum ki, Rukayye'nin kemalatı hiç bir Arap kızında yoktu. Onun her hususu, bütün kızların gıpta edeceği hallerdendi. Bunun için de, Hazreti Rukayye'ye karşı içimde bir istek vardı. Haberi duyunca bir hayli içim sıkıldı, üzüldüm ve oradan ayrılarak, doğru eve geldim. Eve halam, Sa'de gelmişti. Meseleyi evvela ona açtım. Teyzem, firaset sahibi bir kadındı. Halama anlattıklarımı duyunca, bana şu sözleri söyledi: — “Ey Osma

Hazretı Sevde'nin Cömertliği

Hazretı Sevde'nin Cömertliği Hazreti Ömer Radiyallahü Anh, Ezvac-ı Tahirattan Sevde Radiyallahü Anha hazretlerine, bir kese içerisinde para göndermişti. Hazreti Sevde Radiyallahü Anha: — Bu da nedir? Diye sordu. Para olduğunu ve Hazreti Ömer Radiyallahü Anh’ın gönderdiğini söylediler. Hazreti Sevde Radiyallahü Anha, para ile hiç alâkadar bile olmadı: — Para da hurma gibi keseye mi girmiş? Diyerek tamamını orada bulunanlara dağıttı. (Alıntı)

Misafir İstemeyen Kadını İkaz

Misafir İstemeyen Kadını İkaz Misafirperver bir sahabi vardı. Hanımı ise hergün kocasının yanında birkaç misafirle gelmesine artık tahammül edemez olmuştu. Birkaç defa kocasına: — Sen her gün birkaç misafirle geliyorsun, gelen misafirler, çocuklarımızın rızıklarını yiyorlar, dediyse de kocası, her gün yanında birkaç misafir getirmekte İsrar ediyordu. Kadın sahabi dayanamayıp, Resûlullah'a şikâyete karar verdi: — Ya Resûlallah Sallallahü Aleyhi Vesellem! Kocam her akşam eve birkaç misafir getiriyor, böylece de kocamın kazandıkları hep misafirlere gidiyor. Birgün hastalanıverse, açlıktan ölmekten korkarım, dedi. Peygamber Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem kadının kocasını, huzuruna çağırttı. Adam: — Ben misafirsiz edemem! Soframda misafir olması, bana neş'e ve bereket veriyor, diyor ve diretiyordu. Bu sefer Peygamberimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem kadına, bundan sonra fazla değil, bir misafire razı olup olmadığını sordu. Kadın buna da razı değ