Garip Bir Musalla Taşıyım Ben
Garip Bir Musalla Taşıyım Ben Garip bir musalla taşıyım ben… Üzerimden ne insanlar, ne hayatlar geldi geçti sayısını bile bilmiyorum. Üzerime her konan soğukluğumdan şikâyet etti. Bilmiyordu ki bu benim değil, ölümün soğukluğuydu. Benden korkuyorlardı. Ama az sonra kabirde karşılaşacakları çetin hesabı bilecek olsaydılar, eminim kıyamete kadar üzerimde kalmayı tercih ederlerdi. Garip bir musalla taşıyım ben… Kimi insanlar olur ki sabırsızlanırım “Bir an önce üzerimden alıp da götürsünler” diye. İnanın, bazılarının günahlarını ben bile taşıyamıyorum! Şu ayaklarım da mermer olmasa çökeceğim olduğum yere. Ama öyleleri de var ki onların sıcaklığında, kendi soğukluğumu unutuyorum. “Cenaze namazını biraz daha uzatsalar, biraz daha beraber kalsak” diyorum. Garip bir musalla taşıyım ben... Bilmiyorum, mimarisi benim kadar basit ama benim kadar ürkütücü olan başka bir yapı var mıdır yeryüzünde… Garip bir musalla taşıyım işte ben… İnsanlar bana bakınca düşünsün tefekkür...