Kayıtlar

Ekim 13, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Benim Anam Erzurumludur

Benim Anam Erzurumludur   Şerefle tarihe yazmış adını; Çünkü benim anam Erzurumludur... İstiklal uğruna kurmuş vadini; Çünkü benim anam Erzurumludur...   Kolay mı tarihe destan yazması; Silahları, balta, kürek, kazması; Sargı olmuş yemenisi yazması; Çünkü benim anam Erzurumludur...   Doksan Üç Harbi’nden geliyor izi; Şehit Erzurum’un dağları düzü; Araştırdım anam öz DADAŞ kızı; Çünkü benim anam Erzuruludur   Benim anam analardan baş idi; Şehit vermiş iki gözü yaş idi; Sırtında cepheye mermi taşıdı; Çünkü benim anam Erzurumludur...   Bakışıyla şimşekleri çakardı Hançerini kurşağına takardı Düşman baş kaldırsa karsı çıkardı Çünkü benım anam Erzurumludur...   Yaranî sevdiğin Hak’tır vatandır; Şehitleri toprağında yatandır; Bu dediğim ana Nene Hatundur; Çünkü benim anam Erzurumludur......   Aşık Cengiz Yârani

Oğula Nasihat

  Oğula Nasihat   Yıllardır anlattım sana sırrımı, Onu yâd ellere bildirme oğul... Bırakır giderim servet varımı, Sahip ol elinden aldırma oğul...   Babanın sözüne ne olur küsme, Fırtına misali dağlarda esme, Hısım akrabayı kapıdan kesme, Dostluğu aradan kaldırma oğul...   İnşallah olursun iyi bir insan, Beyhude dolanma görürsün ziyan, Gaflette yatarsan çok erken uyan, Düşmanı üstüme güldürme oğul...   Doğru çalış helâl kazan helal ye, Sana ne söylersem dinle deki e, Ne olduğun deme ne olurum de, Kem söz ile yürek deldirme oğul...   Eğer yapmıyorsan bir gönül yıkma, Kendine sahip ol ahlâktan çıkma, Kendini bilmezle oturup kalkma, Ölmeden sen beni öldürme oğul...   Çok güvenme gençliğine varına, Kem göz ile bakma elin yârine, Çünkü kanat germiş yavrularına, Onu yuvasından aldırma oğul...   Yarani boş lafla halkı aldatma, Aldanan kendinsin kendin avutma, Aslın Türk ve Müslümandır unutma, Sakın kimliğini sildirme oğul..

Özledim Gardaş

  Özledim Gardaş   Gayri o köylerden göçüp geldik de; Dağını taşını bi başka özledim gardaş... Baba ocağını viran ettik de; Adam gibi bir gün görmedikgardaş...   Ne havası tutar köyü ne suyu tutar; Bırakmaz bu şehir bizi de yutar; Can dediğin ucuz mudur bu kadar; Düştük kaldıranı görmedik gardaş...   O boyanın cilanın altı hepten dert yükü; Sonradan görme çoğu sırtında kürkü; Kapılmışlar popa caza bilmezler türkü; Kaval sesi koyun sesi özledim gardaş…   Yazılarda çelik çomak oynardık; Yavan ekmek kuru soğan ile doyardık; Eve geç geleni köyde kınardık; Çoluk çocuk eve gelmiyor gardaş...   Yabanda yazıda ayağımıza diken batardı; Rahmetli ninem bir kara sakız yapardı; Ne doktor arardı ne ilaç arardı; Hapşırsak doktordan beri gelmiyok gardaş...   Köyde gelin pınar başında kalsa; Bir iki komşuyla az lafa dalsa; Evi dar ederdi oğlana kalsa; Şimdi eve hiç gelmese bir şey demiyo gardaş...   Vel edep vel haya köydeymiş meğer; Bir