Kayıtlar

Şubat 18, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Bir Annenin Kızına Nasihatleri

Bir Annenin Kızına Nasihatleri   ·       Yürek sızım, inci tanem, gözümden sakındığım, koklamaya kıyamadığım ciğerparem, can kızım! ·       Sana anlatacaklarımı dinle ve sakın unutma... ·       Çünkü bu dünyada sana annenden daha yakın bir dost bulamazsın... ·       Sen benim en değerli hazinemsin kızım... ·       Bana Rabb'imin en güzel hediyesi sin... ·       Sen geleceğin annesisin... ·       Ayaklarının altına cennet serilensin. ·       Toplumun öğretmenisin… ·       Rabb’ini tanı, kulluğun tadına var ve O’ndan gelen her şeye razı ol ki, ·       O’da senden razı olsun... ·       Şunu bil ki; seni Yaratan Rabbin seni senden iyi tanır... ·       Senin için en doğru olanı O bilir... · ...

Anaya Hizmet Cennet Kazandırır

Anaya Hizmet Cennet Kazandırır İki kardeş vardı. Yatalak annelerine bir gece biri, diğer gece öteki bakacaktı. Öyle anlaşmışlardı. Abid olan nafile ibadete çok düşkündü, sabaha kadar ibadet ederdi. Bunun için, kardeşine, (Bugün de anneme sen hizmete devam et, ben de yine ibadet edeyim) derdi. Annesine bakma sırası hiç ona gelmezdi. Kardeşi, onun da sevap kazanması için Abid olan kardeşine, bazen (Bugün sıra sende) derdi. Bu Abid genç, rica eder, sabaha kadar ibadetle meşgul olurdu. Yine bir gece sabaha kadar yaptığı ibadetten duyduğu hazdan dolayı kardeşine, her zaman olduğu gibi sırayı bozarak, (Bu gece de bana izin ver ibadet edeyim) dedi. Kardeşi kabul edip annesine hizmete gidince, bu ibadet etmeye koyuldu. Bir ara uyuya kaldı ve bir rüya gördü. Rüyasında nurani yüzlü bir zat buna dedi ki: -Kardeşin affedildi. Genç merakla sordu: -Ben niye affedilmedim? -Sen de affedildin ama kardeşinin yüzünden affedildin. -Ben Allah’ü Teâlâ’ya ibadet ediyorum. Kardeşim i...

Şeytanla Savaşan Genç

Şeytanla Savaşan Genç Horasan’da bir genç vardı. Gönlü ilim aşkıyla mum gibi yanıyordu. Irak’a gitmiş, ilim peşinde bir hayli koştuktan ve birçok şey öğrendikten sonra memleketine dönmek üzere hazırlanmıştı. Adeta sevincinden köpürüp taşıyor, kendisini bir kelebek kadar nazlı görüyordu. Tam bu an ariflerden biri ile karşılaştı. Gönlü yüce arif onu denemek için: -Evladım, dedi. Horasan’da şeytan var mı? Genç atıldı: -A efendi, onun olmadığı yer mi var? -Orada şeytanla nasıl savaşırlar? -Ona karşı gelmekle! -Ya tekrar gelirse? -Yine ona karşı gelirler. -Tuhaf şey! -Neden tuhaf olsun? -Bütün ömrümüz şeytanla didişerek mi geçecek? Genç adamın aklı allak bullak oldu: -O halde ne yapmalı? Dedi. Yüce arif şöyle buyurdu: -Yolda azgın bir çoban köpeğine rast gelirsen sana dişlerini gösteren köpeği kovmakla uğraşmak kar etmez. Köpekten kurtulmanın en kestirme çaresi sahibini çağırmaktır. Çünkü sahibi ona hemen söz dinletir ve seni korur. Şeytanla savaşmanın yo...