Kayıtlar

Ağustos 1, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Şükürler Olsun

  Şükürler Olsun   Yaşlı kadın oldukça dini bütün bir insanmış. Her sabah kapısının önüne çıkar ve bağıra bağıra dua edermiş. “- Allah’ım bize verdiklerin için sana şükürler olsun!” Ve ardından her seferinde de yan komşusunun sesi duyulurmuş: “- Allah’ü Teâlâ yok kadın! Allah’ü Teâlâ yok!” Yaşlı teyze ne kadar sinirlense de yine her sabah dua edermiş. Öteki komşu da inadından her seferinde ona öyle bağırırmış.   Neyse...   Bir akşam, komşusu yaşlı teyzeye bir oyun etmeye kalkmış… Markete gidip bir sürü meyve sebze ekmek vs. alıp torbalara doldurmuş, yaşlı teyzenin kapısının önüne bırakmış...        Ertesi sabah teyze kapıyı açıp da yiyecekleri görünce çok şaşırmış ve sevinçle bağırmış:        “- Sana şükürler olsun Allah’ım, bu gönderdiğin yiyecekler için sana şükürler olsun!” Ve ağacın arkasından onu seyreden komşusu seslenmiş: “- Allah’ü Teâlâ yok kadın; Allah’ü Teâlâ yok! O yiyecekleri ben aldım!” Yaşlı teyze hiç istifini bozmamış: “- Yüce Allah’

Dua

  Dua   Dünyaca ünlü Türk cerrahı Dr. Mehmet Öz; “Dua etmek insani iyileştirir. Ben inançlı biriyim. Her ameliyatımda mutlaka dua ederim. Bence duanın meditasyon, şifa gibi, iyileştirici özelliği var. Ameliyat sonrası hastalarıma da mutlaka dua ettiriyorum. Bunun sağlıklarına çabuk kavuşmalarında müthiş bir etkisi var!” diyor.   Dindar insanların kalp hastalığı ve kanserden ölme ihtimali yüzde 40 daha az. Dindarlar daha seyrek depresyon yaşıyor, depresyona girince de daha çabuk düzeliyorlar. Güne dua etmekle başlamak, tansiyonun düşmesine yardımcı oluyor.   Müslümanların bu zor günlerinde dua silahımızı kuşanalım. Bir dua edelim. Yürekten âmînler arasında bir dua. Sonra yalvaralım o mühür sahibine. Ve O'ndan yardım isteyelim.   Bir selâm verelim. Bir salâvat getirelim… Ve ne yaparsak yapalım Allah’ü Teâlâ için yapalım. Bir gül yetiştirelim. Bir Bilâl olalım ve göğsümüzde taş yeşertelim… Bir Sümeyye olalım ve kalbimizde ağırlayalım acımasız mızrakları.   Ellerimi

Paramız Olur Olmaz Getirip Borcumu Ödeyeceğim (Yaşanmış Gerçek Bir Hikâye)

  Paramız Olur Olmaz Getirip Borcumu Ödeyeceğim    Bir gün çok fakir giyimli bir kadın yüzünde bir hüzünle manava girer. Dükkân sahibine mahcup bir şekilde yaklaşır. “- Kocasının çok hasta olduğunu, çalışamaz duruma düştüğünü ve yedi çocuğu ile birlikte aç kaldıklarını ve yiyeceğe ihtiyaçları olduğunu…” söyler. Manav ona ters bir şekilde bakarak; derhal dükkânını terk etmesini ister. Kadın ailesinin ihtiyaçlarını düşünerek: “- Lütfen efendim!” der. “Paramız olur olmaz getirip borcumu ödeyeceğim!” Manav: “- Kendisine bir kredi açamayacağını çünkü onun eski müşterisi olmadığını, kendisinde bir hesabının bulunmadığını…” söyler.        O sırada dükkânın dışında bekleyen bir müşteri ikisinin arasında devam eden bu konuşmayı dinlemektedir. İçeriye girerek manava yaklaşır ve: “- Ben o kadının almak istediklerine kefilim der. Ailesinin ihtiyacı olan şeyleri ona ver.” Bunun üzerine manav çok isteksiz bir şekilde kadına döner ve: “- Bir alışveriş listen var mıydı?” Diye