Kayıtlar

sevgili etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Sevgili Kula Gelen İki Sıkıntı

Sevgili Kula Gelen İki Sıkıntı   Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Allahü Teâlâ’’nın sevdiği bir kulun başına iki sıkıntı gelir:   Birincisi, bedenine sıkıntı gelir. Bu kimse, ağlar sızlar, dua eder, tevbe eder, günahları affedilir.   İkincisi, insanlar onun hakkında ileri geri konuşurlar, iftira ederler. Onun günahlarını yüklenirler, temize çıkarırlar.   Cem-i zıddeyn muhaldir. Yani iki zıt şey bir arada bulunmaz. Bir şeyde iki sevgi aynı anda bulunmaz. Bir kalpte hem dünya sevgisi, hem de ahiret sevgisi bir arada bulunmaz.   Allahü Teâlâ’nın veli kulları, âlimler, evliya zatlar görülünce Allahü Teâlâ hatırlanır. Genel bir kaide vardır; kim neye en çok düşkünse, o kişi görülünce düşkün olduğu şey hatırlanır. Dolayısıyla, evliya kullar görülünce de Allahü Teâlâ hatırlanır.   Birisi bize Allah için ihlâsla bir şey sorarsa, eğer biz de Allah için ihlâsla cevap verirsek, verdiğimiz cevap yanlış olsa bile, bu samimiyetten dolayı Allahü Teâlâ bu neticeyi, bu yanlışı

Başımıza Gelen Sıkıntılar, İmtihan mıdır?

Başımıza Gelen Sıkıntılar, İmtihan mıdır?   İki Cihan Güneşi Sevgili Peygamberimiz Muhammed Mustafa Sallallahü Aleyhi Vesellem’in buyurduğu: "Ben ilim şehriyim; Ali ise kapısıdır." (el- Cami’us-Sağir 1/415, Sevaiku'l-Muhrika 73; Tehzibu't-Tehzib 6/320; Müstedrek-i Hâkim 3/126) Hz. Ali Radiyallahü Anh'a sordular: "- Başımıza gelen sıkıntılar, imtihan mıdır; yoksa ceza mı?" İlmin kapısı cevap verdi: "- Eğer bizi Allah'ü Teâlâ’ya yaklaştırıyorsa imtihandır; uzaklaştırıyorsa cezadır." “Yeryüzünde vuku bulan ve sizin başınıza gelen herhangi bir musibet yoktur ki biz onu yaratmadan önce, bir kitapta yazılmış olmasın. Şüphesiz bu Allah'a göre kolaydır. Elinizden çıkana üzülmeyesiniz ve Allah'ın size verdiği nimetlerle şımarmayasınız diye (böyle yaptık.) Çünkü Allah, kendini beğenip övünen hiçbir kimseyi sevmez.” (Hadid Sûresi, 22)

Kalbine İyi Bak Sevgili Sûfî

Kalbine İyi Bak Sevgili Sûfî   “Dikkat ediniz ki, insanın cesedinde bir et parçası vardır O et parçası sâlih oldukça bütün vücuddaki âzâlar sağlam olur Eğer o fâsid olursa bütün cesed bozulur O et parçası kalptir” (Hadîs-i Şerif)   Kalbine iyi bak sevgili sûfî… Mevlânâ’nın Uzak dediğin yer ancak bir karış diyerek adres verdiği kalbine… Aşk’ın Hüsn için nice basamaklardan geçip, nice engelleri aştığı kalp ülkesine… Sedef içinde inci gibi parlayan kalbine…   Öyle iyi bak ve öyle iyi gör ki; himmetle inen ve hikmetle süslenen aşkın senden aşkın bir hâl alsın Taşkınlarca sevgilinin diyârına ulaşsın Korkma…   Âşık ve mâşuk arasında öyle bir yol vardır ki, içinden geçen bütün cümleler hurûfî bir edayla tek tek ulaşır muhatabına Kalpten kalbe yol vardır Çünkü Fi’l kalbi mine’l kalbi ile’l kalbi sebîlâ…   Kalbine iyi bak sevgili sûfî… Kalp ki maddeden öte mânâ, dikenden öte gül-i rânâ…   Sula sevgili sûfî, sula… Kan nehirleri arasında kalan kalp va

Şaşırtan “e-mail”

Şaşırtan “e-mail”             Adamın biri yeni ulaştığı otele kaydını yaptırır.           Odasına girdiğinde masada bir bilgisayar görür ve karısına “e-mail” atmaya karar verir.           Fakat yazdığı mesajı farkında olmadan yanlış bir adrese gönderir...           Tam bu sırada farklı bir yerde kadın, kocasının cenaze töreninden evine yeni dönmüştür ve bilgisayarındaki maili görür.           Arkadaşlarından geldiğini düşündüğü maili okuyunca olduğu yere yığılıp kalır.           Odaya giren annesi yerde yatan kızını ve ekrandaki mesajı görür.                     Kime: Sevgili karıma           Konu: Yerime ulaştım.           Benden haber aldığında şaşıracağından eminim.           Burada bilgisayar var ve sevdiklerimize e-mail gönderebiliyoruz. Buraya yeni ulaştım ve kaydımı yaptırdım. Her şey yarın senin buraya geleceğini düşünülerek hazırlanmış. Seninle buluşmayı dört gözle bekliyorum. Umarım benim gibi sorunsuz bir yolculuk geçirirsin.           Not: Bur

Bir Gece de Sevgilinin Hatırı İçin Uyuma!

Bir Gece de Sevgilinin Hatırı İçin Uyuma! Senin canın hakkı için hayırlı işler yapmaktan vazgeçme, bir gece olsun uyuma! Gaflete dalma! Bir geceyi ömründen azalmış bil, eksik say, uyanık kal, uyuma! Kendi heva ve hevesine uydun, rahatını düşündün, binlerce gece uyudun. Ne olur bir gececik de sevgilinin hatırı için uyuma! Eşi benzeri olmayan, geceleri hiç uyumayan o lütuf sahibi, o güzeller güzeli sevgiliye uy! Gönlünü ona ver! Onu kendi gönlünde bul da, sen de uyanık kal, bir gece olsun uyuma! Sabaha kadar uyanık kaldığın; "Ya Rabbî, ya Rabbî!" diye feryat ettiğin o hastalık gecelerini hatırla, o gecelerden kork da bir gece olsun uyuma!   Cenab-ı Hakk; "Dostlar, geceleri uyumazlar." diye buyurdu. Bu âyeti duyup, hatanı anlayarak seni yaratandan biraz utandınsa artık uyuma! İşitmişsindir. Allah dostları isteklerine, muratlarına geceleyin kavuşurlar, dostlarının muratlarını veren padişahlar padişahının aşkına, sen de bu gece uyuma! Gece G

Sevgili ve Sevimli Çocuklar!

Sevgili ve Sevimli Çocuklar! Halis ECE Türkçe’mizde, “Kişi sevdiği ile beraberdir” diye bir atasözümüz vardır. Bu aslında Sevgili Peygamberimizin Sallallahü Aleyhi Vesellembir hadisinin mealidir. Dikkatlerinizi bu mübarek, değerli ve önemli sözün anlamı üzerinde toplamanızı istiyorum. Sonra da, sevdiklerinizin-sevdiklerimizin kimler olduğunu hatırlamanızı... Hiç düşündünüz mü sevgili çocuklar, kimleri seviyorsunuz? Haydi, biraz düşünün bakalım... Ardından da kendi kendinize saymaya-sıralamaya başlayın... Evet, her şeyden önce ve en çok Yüce Allah’ımızı seviyoruz değil mi? Çünkü bizleri de, bizlere doğru yolu gösteren, dünya ve âhiret saâdetini bildiren Sevgili Peygamberimizi de, dünyaya gelmemize vesîle olan anne-babalarımızı da... Kısacası bildiğimiz-bilmediğimiz bütün varlıkları da yaratan Allah Teâlâ'dır. İnsanları yaratmazdan önce, dünyayı hayata elverişli bir halde var eden ve bu kadar güzel bir şekilde yayıp döşeyen, bizlere hazırlayan da yine O’dur.

Bir Şehir Halkı İstiyorum…

Bir Şehir Halkı İstiyorum… Bir şehir halkı istiyorum: Saygılı, sevgili olsun! Bir şehir halkı istiyorum: Güler yüzlü, tatlı dilli olsun! Bir şehir halkı istiyorum: Ahlâklı, faziletli olsun! Bir şehir halkı istiyorum: Yumuşak huylu, anlayışlı, mütevazı olsun! Bir şehir halkı istiyorum: Nefretsiz, kinsiz, olsun! Bir şehir halkı istiyorum: Kavgasız, zulümsüz olsun! Bir şehir halkı istiyorum: İşsizlik, açlık olmasın Bir şehir halkı istiyorum: Çalışmanın uşağı, bilginin efendisi, olsun! Bir şehir halkı istiyorum: Üzüntü ve fakirliği paylaşarak azaltsın! Bir şehir halkı istiyorum: Sevinç ve refahı paylaşarak çoğaltsın! Bir şehir halkı istiyorum: Üreten, ürettiğini paylaşan olsun! Bir şehir halkı istiyorum: Kanaatkâr, gözleri tok, olsun! Bir şehir halkı istiyorum: Alınteri kutsal, tembellik ayıp olsun! Bir şehir halkı istiyorum: Kimse kimsenin sırtından geçinmesin! Bir şehir halkı istiyorum: Üreteni hilesiz, esnafı yalansız olsun! Bir şehir halkı istiyorum: İs

Vatan, Vatan! Canım Vatan! Sen Gitme, Canım Gitsin!

Resim
Vatan, Vatan! Canım Vatan! Sen Gitme, Canım Gi tsin! Kıymetli Dostlar; imandan sonra en kıymetli şey vatandır. Sevgili Peygamberimiz buyuruyor ki “Hubbul vatan, minel iman! Vatan sevgisi imandandır.” (Acluni, Keşfu’l-Hafa, 1/345, no: 1102) Vatan öyle kutsal, öyle güzel ve önemli ki… Anlatmak için cilt cilt kitaplar yetmez. Müslüman’ın en büyük görevi imandan sonra vatanını korumaktır. 1492’de İspanya Engizisyon’undan kaçan Yahudilere Osmanlı Devleti kapılarını açtı. Kuzey Irak’taki Kürt kardeşlerimizi Saddam korkuttu. Binlercesine sınırımızı açtık. Suriye’de Esad Kürt, Türk, Arap milyonlarca kişiye katliam yaptı, sınırımızı açtık. Komünizm sonrası Ruslar ve Romenler aç kaldı; binlercesine kapımızı açtık. Bu örnekler saymakla bitmez… Artık savaşlar cephede değil, cephe gerisinde yapılıyor. Emperyalizmin adı örtülü emperyalizm oldu. Zaten her gün; Siyonistler, Haçlılar, Dış güçlerin piyonları: Dış güdümlü Terör örgütleri, (Dhkp/C, Pkk, Pyd, İşid… vb.), Dış güdümlü İşadamları, D