Kayıtlar

Aralık 20, 2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Arkadaşın İyi İse…

                                                                  Arkadaşın İyi İse…   Evliyayı kiramdan Seyyid Abdülhakim-i Arvasi “Kuddise Sirruh” hazretleri, bir sohbetinde;   Bir gün de sevdiği bazı gençlere; “- Kişinin dini, arkadaşının dini gibidir!”, buyurdu. Yani iyi arkadaş seçen, kurtulur. Ama arkadaşı kötüyse, yandı demektir. “- Neden efendim?” dediler. “- Çünkü kötü arkadaş, şeytandan ve nefsten daha büyük düşmandır insana. Ona uyarsa, Cehenneme sürüklenir mâzallah!” Ve izah etti: “- Öyle bir devirdeyiz ki, her taraf tuzak. Bu zamanda bu tuzaklara düşmek çok kolaydır. Ama bu tuzakları bilen bir rehberi varsa, veya arkadaşı iyiyse, tuzağa düşmez!” Sordular: “- Rehberden maksat nedir efendim?” “- Rehber, Ehl-i sünnet âlimidir. Öyle âlim yoksa, onların kitaplarıdır. O kitapları okuyanlar da tuzağa düşmezler.” Ve ekledi: Hadis-i şerifte: “- Birlikte rahmet, ayrılıkta azab-ı ilahi vardır!” buyuruldu.

Dünya İşleri Üzülmeye Değmez

                                                      Dünya İşleri Üzülmeye Değmez   Silsile-i aliyye büyüklerinin 23. halkası olan İmâm-ı Rabbânî "kuddise sirruh" hazretleri buyurdular ki;   “Dünya işlerinin bozuk gitmesinden ve halinizi toparlayamadığınızdan hiç sıkılmayınız! Çünkü dünya işleri, üzülmeye değmez. Bu dünyada olan her şey geçecek, yok olacaktır. Allahü teâlânın razı olduğu şeylerin arkasından koşmak lazımdır. Güç olsa da, kolay olsa da, bunları yapmaya çalışmalıdır. Aranılacak, gönül verilecek, Allahü teâlâdan başka hiçbir şey yoktur. Geçici, yok olucu şeylere gönül vermek pek yazık olur. Bu yolun büyüklerine olan sevgiyi, dünya ve ahiret saadetinin sermayesi biliniz! Bu sevginizin artması için, Allahü teâlâya dua ediniz! Bu sevgi, insanın islamiyet’e uymasını kolaylaştırır. Kalbin her an Allahü teâlâ ile olması, bu sevgi ile elde edilir. Eğer dünyanın bütün sıkıntılarını kalbe doldursalar, bu sevgi bulunursa, hiç üzülmemelidir.”

Göster Cemâlin Şem'ini

  Göster Cemâlin Şem'ini   Göster cemâlin şem'ini yansun oda pervâneler Devlet değil mi âşıka şem'ine karşu yâneler   Ol hâli çok a'lâ güzel yağmaladı gönlüm evin Pek bağla aşkın zencîrin boşanmasun dîvâneler   Mescid ile medreseyi ısmarladık zâhidlere Hakk'a ibâdet etmeğe yeter bize vîrâneler   Ben meye tevbe etmezem ağyâr elinden içmezem Kudret eliyle sun bana dolu dolu peymâneler   Cevr ü cefâ etmek ile Şemsî seni terk eylemez Sen sanma kim seni seven senden hâşâ usâneler   Şemseddin Sıvâsî Kuddise Sırruh

Allah’ü Teâlâ, Bir İnsan Hakkında Hayır Murad Ederse

  Allah’ü Teâlâ, Bir İnsan Hakkında Hayır Murad Ederse   Allah’ü Teâlâ, bir insan hakkında hayır murad ederse o insana neler verir?   Esasen, Allah’ü Teâlâ, bir kimseye hayır murad eder ve onu dinde fakih kılarsa, en büyük nimetine mazhar etmiş olur. Böylece kişi, dinin her konusunda anlayış sahibi olacaktır.   Soruda geçen hadisin tamamı şöyledir:   “Allah’ü Teâlâ kimin için hayır dilerse onu dinde anlayış sahibi kılar. Ben yalnızca taksim eden bir kişiyim, veren Allah'tır. Allah'ın emri gelin­ceye (kıyamet kopuncaya) kadar bu ümmet Allah'ın emri üzere kala­cak, muhalefet edenler onlara zarar veremeyeceklerdir.” (Buhari, Farzu'l-Humus 7, İlm 13, İ'tisam 10; Müslim, İmaret 98, Zekat 98.100)   Bu hadis üç hüküm içermektedir:   1. Hadiste geçen ifadeyle, “Dinde tefakkuhun” yani, anlayış sahibi olmanın / fıkıhta derinleşmenin fazileti. 2. Mal ve mülkü verenin hakikatte Allah olduğu. 3. Bu ümmetin bir bölümünün kıyamete kadar hak üzerinde sab