Kayıtlar

Ola etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Halimiz Ne Ola Mahşerde!

Halimiz Ne Ola Mahşerde! Halimiz ne ola mahşerde, cümle âlem düşer derde, O dar günde seni nerde bulayım ya Rasulallah, O dar günde seni nerde bulayım ya Habîballah! Salatullah Selamullah Aleyke Ya Rasulallah! Salatullah Selamullah Aleyke Ya Habîballah! Sana geldim ey ya Sultan, lütfeyle derdime derman, Uğruna canımı kurban vereyim ya Rasulallah, Uğruna canımı kurban vereyim ya Habîballah! Salatullah Selamullah Aleyke Ya Rasulallah! Salatullah Selamullah Aleyke Ya Habîballah! Sana geldim yas içinde, bu gönlüm kir pas içinde, Hep ömrüm iflas içinde ne olayım ya Rasulallah, Hep ömrüm iflas içinde ne olayım ya Habîballah! Salatullah Selamullah Aleyke Ya Rasulallah! Salatullah Selamullah Aleyke Ya Habîballah! Müslümanlar boyun eğer sana gelmek ister meğer, Uğrunda ölmeye değer öleyim ya Rasulallah, Uğrunda ölmeye değer öleyim ya Habîballah! Salatullah Selamullah Aleyke Ya Rasulallah! Salatullah Selamullah Aleyke Ya Habîballah!

İbnü'l-Vakt Ya Da Ebu'l-Vakt Olabilmek

İbnü'l-Vakt Ya Da Ebu'l-Vakt Olabilmek "Sâfî"  olan kâmil insan ise, tamamıyla Allah’ü Teâlâ’nın aşk denizine batmıştır. Aslında o, kimsenin oğlu (yâni kimseye bağlı) değildir. Vakitlerden de, hâllerden de kurtulmuştur. Zaman, üzerimizdeki Allah’ü Teâlâ’nın büyük nimetlerinden biridir. Zamanın asıl sahibi Allah Teâlâ’dır. Ölçüsüzlükler içerisinde geçirilen zamanlarda, suçlu olan zamanın kendisi değil o zamanı hoyratça tüketenlerdir. Kur'ân-ı Kerim’de; (Dehr, asr), belirlenmiş vakit anlamında; (Kıyamet, sâat ve ân), kıyamet anlamında; (sene ve âm), yıl anlamında; (şehr), ay anlamında; (yevm), gün karşılığı olarak kullanılır. Günün dilimleri olarak da; Gündüz (nehâr), sabah (fecr), kuşluk (duhâ), öğle (zuhr), ikindi (asr), akşam (mağrib), yatsı (ışâ) ve gece (leyl) ve ân kavramlarıyla zamandan bahsetmektedir. Kur'ân-ı Kerim'de değişik zaman dilimlerine yemin edilerek zamanın önemine dikkat çekilmiştir. "ve'l-asr, ve'l-leyl, ve

Halimiz Ne Ola Mahşerde

Halimiz Ne Ola Mahşerde Halimiz ne ola mahşerde Cümle âlem düşer derde O dar günde seni nerde Bulayım ya rasulallah! Selatullah selamullah Aleyke ya rasulallah Rasulallah rasulallah Aleyka ya habib allah! Sana geldim eyya sültan Lütfeyle derdime derman Uğruna canımı kurban Ederim ya rasulallah! Selatullah selamullah Aleyke ya rasulallah Rasulallah rasulallah Aleyka ya habib allah! Sana geldim yas içinde Şu gönlüm kir pas içinde Hep ömrüm iflas içinde Nedeyim ya rasulallah! Selatullah selamullah Aleyke ya rasulallah Rasulallah rasulallah Aleyka ya habib Allah! Lütfeyle sen şefaat kıl Ümmetine eyle sabır Efendimden uzak nasıl Kalayım ya rasulallah! Selatullah selamullah Aleyke ya rasulallah Rasulallah rasulallah Aleyka ya habib Allah!

Söz Ola Kese Savaşı Söz Ola Kestire Başı

Söz Ola Kese Savaşı Söz Ola Kestire Başı Devr’in hükümdarlarından birisi, rü’yasında bütün dişlerinin önden arkaya doğru döküldüğünü görür, çok müte’essir olur, ülkesinin en iyi rü’ya ta’bircilerini da’vet eder yorumlamasını emreder.  Ta’bircilerden birincisi, “O kadar uzun yaşayacaksınız ki, bütün evlâdınızın ölümlerini göreceksiniz! Ta’bircinin sözlerine çok öfkelenir, kendisini zindana attırır. İkinci ta’birci, “Hükümdar’ım, Allah size o kadar bereketli ve uzun bir ömür verecek ki, hepsinin mutluluklarını göreceksiniz ve hepsinden de uzun yaşayacaksınız,” Hükümdar, bu yoruma çok sevinir ve ta’birci’ye kese kese altın ihsan eder. Aslında her iki ta’birci de aynı şeyi yorumlamışlar, fakat uslûpları farklı!... Kıssadan Hisse: Birinci yorumcu gerçekleri açıktan söylüyor. İkinci yorumcu aynı şeyleri söylüyor ama kılıfına uygun söylüyor. 

Acaba Allah'ın Bu Kurdu Yaratmaktan Muradı, Ne Ola ki?

Acaba Allah'ın Bu Kurdu Yaratmaktan Muradı, Ne Ola ki? Hz. Davud Allah'ın selâmı üzerine olsun! Kürsü üzerine oturmuş, Zebur okurken gözleri yerde sürünen kırmızı bir kurda ilişir ve içinden “Acaba Allah'ın bu kurdu yaratmaktan muradı, ne ola ki!” diye düşünür. Bunun üzerine Allah'ın izni ile dile gelen kurt O'na şöyle der. “Ey Allah’ın Resulü! Her gün, gündüzleri bin kere: “Subhanellahi velhamdülillâhi ve lâilâhe illellahu vellahu ekber” “Alah'ü Teâla’yı noksanlıkların her türlüsünden tenzih ederim, hamd O'na mahsustur, Ondan başka ilâh yoktur, Alah'ü Teâla en büyüktür!” demeyi, Alah'ü Teâla bana ilham etti. Geceleri ise yine bin kere: “Allahumme salli alâ seyyidina Muhammedininnebiyyil ümmiyyi ve alâ alihi ve sahbihi ve sellem” “Allah'ım! Okuma-yazmasız Peygamberin olan Muhammed'e, O'nun soyundan gelenlere ve O'nun sahabelerine rahmet ve selâm ihsan eyle!” Dememi ilham etti. Sen zikrederken neler söylüyorsan bana