Acaba Allah'ın Bu Kurdu Yaratmaktan Muradı, Ne Ola ki?
Acaba Allah'ın Bu Kurdu Yaratmaktan Muradı, Ne Ola ki?
Hz.
Davud Allah'ın selâmı üzerine olsun! Kürsü üzerine oturmuş, Zebur okurken
gözleri yerde sürünen kırmızı bir kurda ilişir ve içinden
“Acaba
Allah'ın bu kurdu yaratmaktan muradı, ne ola ki!” diye düşünür. Bunun üzerine
Allah'ın izni ile dile gelen kurt O'na şöyle der.
“Ey
Allah’ın Resulü! Her gün, gündüzleri bin kere:
“Subhanellahi
velhamdülillâhi ve lâilâhe illellahu vellahu ekber”
“Alah'ü
Teâla’yı noksanlıkların her türlüsünden tenzih ederim, hamd O'na mahsustur, Ondan
başka ilâh yoktur, Alah'ü Teâla en büyüktür!” demeyi, Alah'ü Teâla bana ilham
etti.
Geceleri
ise yine bin kere:
“Allahumme
salli alâ seyyidina Muhammedininnebiyyil ümmiyyi ve alâ alihi ve sahbihi ve
sellem”
“Allah'ım!
Okuma-yazmasız Peygamberin olan Muhammed'e, O'nun soyundan gelenlere ve O'nun sahabelerine
rahmet ve selâm ihsan eyle!” Dememi ilham etti. Sen zikrederken neler
söylüyorsan bana da bildir de istifade edeyim!”
Bu
sözleri işiten Hz. Davud Aleyhisselâm kırmızı kurdu küçümsediğine pişman olur, Allah’tan
korkarak O'na tevbe eder ve dergâhına sığınır.
Hz.
İbrahim Aleyhisselâm işlediği bir günahı hatırlayınca baygınlık geçirir ve
kalbinin çarpıntısı (neredeyse) bir mil uzaklıktan duyulurdu. Allah'ın emri ile
bir gün kendisine Cebrail Aleyhisselâm gelir ve der ki, “Allah sana selâm
ediyor ve “Dostundan korkan bir dost gördün mü?” diye soruyor.
Hz.
İbrahim Aleyhisselâm Cebrail'e şöyle cevap verir;
“Ey
Cebrail! Kusurum aklıma gelince ve cezasını da düşününce dostluğumu unutuyorum!”
İşte
peygamberlerin, velilerin ve salihlerin tutumu budur. Ötesini var sen düşün.
Yorumlar
Yorum Gönder