Kayıtlar

mü’min etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Hangi Mü’min Daha Akıllıdır

  Hangi Mü’min Daha Akıllıdır   Bir sahâbî Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’e: “– Hangi mü’min daha akıllıdır yâ Rasûlâllah?” diye sordu. Hazret-i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- de şöyle buyurdular:   “– Ölümü sıkça hatırlayıp, ölümden sonrası için en iyi hazırlık yapan kimsedir. İşte gerçek akıllı insanlar onlardır...” (İbn-i Mâce, Zühd, 31) Yine Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu:   “– Ölümü ve öldükten sonra ceset ve kemiklerin çürümesini hatırlayın. Âhiret hayatını isteyen, dünya hayatının süsünü terk eder.” (Tirmizî, Kıyâmet, 24) Abdullah bin Ömer -radıyallâhu anhumâ- anlatır:   “Hazret-i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- beni tuttu ve:   “– Dünyada tıpkı bir garip, hattâ bir yolcu gibi davran! Kendini ölülerden ve kabir ehlinden say.» buyurdu.” (Buhârî, Rikāk, 3; Tirmizi, Zühd, 25) Tâbiînin büyük âlimlerinden Mücâhid bin Cebr -rahmetullâhi aleyh- diyor ki: Abdullah bin Ömer -radıyallâhu anhumâ- bu hadîs-i şerifi n

Allah’ü Teâlâ’nın Mü’min Kulunu Koruması

  Allah’ü Teâlâ’nın Mü’min Kulunu Koruması Muhammed Şahin   Hamd, yalnızca Allah’adır. Salât ve selâm da Peygamberimiz Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-‘edir.      Allah Teâlâ’nın, mü’min kulunu muhafazası (koruması) iki türlüdür:   Birincisi:   Allah Teâlâ’nın, kulunun bedenini, çocuğunu, eşini ve malını muhafazası gibi dünya işleriyle ilgili korumasıdır. Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmuştur: “Onun önünde ve arkasında, Allah’ın emriyle onu koruyan takipçiler (melekler) vardır.”[1] Abdullah b. Abbas -Allah ondan ve babasından râzı olsun- bu âyet hakkında şöyle demiştir: “Onlar, Allah’ın emriyle onu koruyan meleklerdir.Kader geldiği zaman onu korurlar.” Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- sabah ve akşam şöyle dua ederdi: “Allah’ım! Beni, önümden, arkamdan, sağımdan, solumdan ve üstümden muhafaza et/koru.” [2] Kim, çocukluğunda ve kuvvetli zamanında Allah Teâlâ’nın hakkını muhafaza ederse, yaşlanıp kuvveti zayıfladığında da Allah Teâlâ on

Mü’min, İffetli Ve Hayâ Sâhibi Olmalıdır; Neden mi?

  Mü’min, İffetli Ve Hayâ Sâhibi Olmalıdır; Neden mi?   Nefsânî arzu ve hislerin bütün kuvveti tasavvurda olduğundan, iffet ve nâmusu korumak ve nefse hâkim olabilmek için kalbi dâimâ güzel hislerle, zihni de ulvî düşüncelerle meşgul etmek lâzımdır. Ayrıca bu hususta kötü arkadaşlardan sakınmak da çok mühim bir esastır.   Allâh’ü Teâlâ'nın Rasûlü Sallallahü Aleyhi Vesellem şöyle buyurur:   “Yabancı (nâmahrem) kadınlar karşısında siz iffetli olun ki, sizin kadınlarınız da iffetli olsunlar. Babalarınıza iyilik edin ki, çocuklarınız da size iyilik etsinler. Özür dileyerek yanına bir kardeşi gelen kimse, ister haklı ister haksız olsun, onu kabûl etsin. Aksi hâlde Cennet'te havz-ı kevserde yanıma gelemez.” (Hâkim, IV, 170/7258)   İnsanlığın zîneti olan hayâ, sâhibini her türlü kötülükten muhâfaza eden mânevî bir kalkandır. İnsanın, Allâh’ü Teâlâ’ya ve kullarına karşı bütün vazîfelerini hakkıyla yerine getirmesini sağlar. Allâh’ü Teâlâ 'nın Rasûlü Sallallahü Aleyh

Gerçek Mü’min'in Özellikleri

Gerçek Mü’min'in Özellikleri قَدْ أَفْلَحَ الْمُؤْمِنُونَ. الَّذِينَ هُمْ فِي صَلَاتِهِمْ خَاشِعُونَ. وَالَّذِينَ هُمْ عَنِ اللَّغْوِ مُعْرِضُونَ. وَالَّذِينَ هُمْ لِلزَّكَاةِ فَاعِلُونَ. وَالَّذِينَ هُمْ لِفُرُوجِهِمْ حَافِظُونَ. إِلَّا عَلَى أَزْوَاجِهِمْ أوْ مَا مَلَكَتْ أَيْمَانُهُمْ فَإِنَّهُمْ غَيْرُ مَلُومِينَ. فَمَنِ ابْتَغَى وَرَاء ذَلِكَ فَأُوْلَئِكَ هُمُ الْعَادُونَ. وَالَّذِينَ هُمْ لِأَمَانَاتِهِمْ وَعَهْدِهِمْ رَاعُونَ. وَالَّذِينَ هُمْ عَلَى صَلَوَاتِهِمْ يُحَافِظُونَ. أُوْلَئِكَ هُمُ الْوَارِثُونَ. الَّذِينَ يَرِثُونَ الْفِرْدَوْسَ هُمْ فِيهَا خَالِدُونَ ”Gerçekten müminler kurtuluşa ermiştir. Onlar ki, namazlarında huşu içindedirler. Onlar ki, boş ve yararsız şeylerden yüz çevirirler. Onlar ki, zekatı verirler. Onlar ki, iffetlerini korurlar. Ancak eşleri ve ellerinin sahip olduğu hariç. (Bunlarla ilişkilerinden dolayı) kınanmış değillerdir. Kim bunun ötesine gitmek isterse, işte bunlar, haddi aşan kimselerdir. Onlar ki, emanetlerine ve ahidlerine riayet

Allah Allah Diye

Allah Allah Diye Mü’min mevlaya el açar, Açar Allah Allah diye… Güneş ışığını saçar, Saçar Allah Allah diye… Derelerde seller coşar, Coşar Allah Allah diye… Mecnun Leylasına koşar, Koşar Allah Allah diye… Derviş olan hakkı yaşar, Yaşar Allah Allah diye… Yokuş çıkar, dağlar aşar, Aşar Allah Allah diye… Yüreğim kor olur yanar, Yanar Allah Allah diye… Hakkı hakikati anar, Anar Allah Allah diye… (Alıntı)

Hayırlı Eş Nasıl Olur?

Resim
Hayırlı Eş Nasıl Olur? Hayırlı eş nasıl olur? Salih Saliha eş nasıl anlaşılır? Evlenmek hem hayırlı bir hayat sürmek hem de harama bulaşmamak adına büyük önem taşımaktadır. Günümüzde ise basit nedenlerden dolayı boşanmalar ivme kazanmakta. Bu durum ise evlenmeye niyetli kişilerin tereddüt içerisinde kalmasına neden olmakta. Peki İslam'ın teşvik ettiği bir hayatı yaşamamıza vesile olacak hayırlı eş nasıl anlaşılır? Salih ve Saliha eşlerin özellikleri neler olmalıdır? Saliha Kadınların Özellikleri Âilenin huzurunu temin eden ve gönülleri aydınlatan âdeta billur bir avizedir. Âilesine cennet saâdeti bahşeden hoş kokulu bir çiçek, saâdet bahçelerinin en kıymetli tezyinâtıdır. Şefkat, merhamet, iffet, edep, hayâ, tevâzu, cömertlik, tefekkür ve tahassüs ile zirveleşen fazîlet âbidesidir. Evinin işlerini, efendisinin ve çocuklarının hizmetini îfâ ederken dahî Kurʼân-ı Kerîm ile ünsiyetini ihmâl etmeyen bir gayret ve ferâgat timsâlidir.   Etrâfına gayet