Kayıtlar

murâkabe etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Murâkabe Neden Hayatımızın Temelinde Olmalı?

  Murâkabe Neden Hayatımızın Temelinde Olmalı?   Murâkabe Nedir? Murâkabe kelimesi Arapça kökenlidir ve ‘gözetlemek’ anlamına gelen Arapça’daki “rakabe” kökünden türetilmiştir. Dikkatle izlemek, ilgilenmek, gözleri açık tutmak gibi anlamlara gelmektedir.   Metafor olarak ise kişinin manevi yönüne dikkatini yöneltip, Allah Celle Celâlüh ile olduğunu daima idrak eder durumda olmasıdır.   Murâkabe, kulun her zamanda ve mekânda Yüce Allah’ı Celle Celâlüh unutmaması, O’nun varlığını, kudretini yakından hissetmesi ve Cenâb-ı Hakk’la Celle Celâlüh beraber olduğu bilincini kalbinde daimî bir şekilde idrak etmesi durumudur.   Kullar murâkabe duygusunu hakkıyla yaşayabilmek ve hayatlarının bir parçası haline getirebilmek için, nefislerini terbiye etmeleri ve kalplerini arındırmaları gerekir. Bu doğrultuda yapılabilecek adımlardan bazıları ise şöyledir; ·      Allah’ın Celle Celâlüh emir ve buyruklarına gönülden itaat etmek, ·   ...

Zikrullâh

Zikrullâh Cenâb-ı Hak buyuruyor: “…Allâh’ı zikretmek; elbette en büyük (ibâdet)’tir…” (Ankebût, 45) Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem buyurdular: “Allâh’ı zikreden kimseyle zikretmeyenin misâli, diri ile ölü gibidir.” (Buhârî, Deavât, 66) Allâh Rasûlü Sallallahü Aleyhi Vesellem, her an zikrullâh ve murâkabe hâlinde bulunmanın lüzûmu hakkında şöyle buyurmuştur: “Allâh’ı unutarak lüzumsuz konuşmalara dalmayın. Çünkü Allâh’ı unutarak yapılan çok konuşmalar kalbi katılaştırır. Allâh’tan en uzak olan kimse ise kalbi katı olandır.” (Tirmizî, Zühd, 62/2411) Mü’min gönüllerin gaflet katılığından kurtulup ilâhî rızâya nâil olabilecek hassâsiyete ulaşmalarının yolu, “zikr-i dâimî”den geçmektedir. Bu da bir müddet veya bir dönem değil; bir ömür boyu, her nefes alıp verişte zikrullâh şuurunu taşımakla mümkündür ki, ancak bu sâyede mânevî uyanıklık hâsıl olur. Nitekim Hazret-i Âişe vâlidemiz şöyle demiştir: “Rasûlullâh Sallallahü Aleyhi Vesellem her ânında A...