Kayıtlar

Temmuz 22, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Osman Gazi’nin Rüyası

Osman Gazi’nin Rüyası Osman Gazi bir gece Şeyh Edebali’nin zaviyesinde misafir kalmıştı. Gece, vakit hayli ilerleyince istirahat etmek üzere odasına çekilmişti. Fakat yatmak üzereyken rafta gözüne ilişen Kuran-ı Kerim’e saygısından dolayı yatamadı. Uyuyamadı. Kuran’ı alıp okumaya başladı. O gece sabaha kadar Kuran okudu. Tam 6 saat. Hikmet-i İlahi, Osman Gazi Han’ın Kuran’a olan bu saygısından dolayı her okuduğu saate 1 asır lutf edilmiş, hanedanı 6 asır hükümran olmuştur 7 cihana. Vakit sabah ezanlarına yaklaşmışken, yorgunluk ve uyku da bir hayli bastırmışken, Kuran elinde, yaşlandığı yerde, tatlı bir uykuya daldı Sultan Osman Han. Uyurken bir rüya gördü. Rüyasında kendisi Şeyh Edebali’nin yanında yatıyordu. Edebali’nin göğsünden bir hilal doğdu. Hilal biraz yükseldikten sonra büyüdü, büyüdü ve dolunay haline gelince kendisinin göğsüne girdi. Daha sonra göğsünden bir ağaç bitip büyümeye, yükselmeye başladı. Bir çınar ağacıydı bu. Büyüdükçe yeşerdi, güzelleşti. Dallar

Ölüsü Canlandırılan Padişah

Ölüsü Canlandırılan Padişah Çilekeş Osmanlı hükümdarı Çelebi Mehmet, babası Yıldırım Bayezid’in vefatından sonra, önce Amasya’da hükümdarlığını ilan etmişti. Ona karşı savaş veren kardeşleri İsa Çelebi ve Musa Çelebi de sonunda mağlup olup idam edilmişlerdi. İşte bundan sonra Çelebi Mehmet Muhtasar Osmanlı Devleti’nin yeni hükümdarı olarak Edirne’de saltanat kurmuştur (Temmuz 1413). Onbir yıl süren ve şehzade kavgalarıyla geçen “Fetret Devri” bu suretle kapanmıştır. Çelebi Mehmed bütün gücüyle Osmanlı Devleti’ni toparlayıp güçlendirme gayretine girmiştir. Çelebi Mehmet son günlerinde Edirne civarında avlanırken, önüne çıkan bir domuza mızrak attığı sırada, vücudunda nüzul (felç) inerek attan düştü. Hasta yatağında vezirlerini çağırıp talimat verdi: “Tez ulu oğlum Murad’ı getirin. Ben artık yataktan kurtulamam. Murad gelmeden ben ölürüm. Memleket birbirine girer. Tedarik edin, benim vefatım duyulmasın. ” dedi. Henüz on yedi yaşındaki büyük oğlu Şehzade Murat, o sırada Amasya

Bu Milletle Dünya Fethedilir

Bu Milletle Dünya Fethedilir İstanbul’un henüz fehedilmediği zamanlarda Edirne’de bulunan Sultan Mehmet, fetih hazırlıklarını yaparken diğer bir taraftan halkın durumunu kontrol etmeyi ihmal etmiyordu. Ona göre önemli olan milletin birlik beraberlik içinde olmasıydı. Bunu fetihin gerçekleşmesinin şartlarından biri olarak görüyordu. Sultan Mehmet bir sabah kılık kıyafet değiştirip pazara çıktı. Satılan malların kalitesini, fiyat durumunu ve esnafın hâlini kontrol etmek için, Edirne’nin çarşılarını gezmeye başladı. Sultan Mehmet, sokağın başındaki ilk dükkâna girdi. Selam verdikten sonra: - Bana yarım batman yağ, yarım batman bal ve biraz da peynir veriniz, dedi. Müşteriyi güler yüzle karşılayan esnaf, selâmı alıp memnuniyetle yarım batman yağı tarttı. Yağı verirken, karşısındakinin padişah olduğundan bihaber konuştu: - Ağam, dilerseniz bal ve peynir verebilirim. Ancak ben bu yağı satarak siftahladım. Diğer isteklerinizi de daha siftahlamayan karşı komşumdan alırsanız memnun olu