Kayıtlar

artık etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Uyan Artık Yiğidim

  Uyan Artık Yiğidim   Istırâbdır yiğidim azığımız, hicrandır Mirasımız mahkûmdur, mahzundur, perişandır Gene de ye’se düşme yiğidim; imtihandır Filizlenen her ölüm, mazlumlara nişandır   Ne gönüllerde sevinç, ruhlarda beyaz kaldı Ufka bir bak, ilerle; inkılâba az kaldı.   Ülkemden hatırıma hep sefiller geliyor Bin yüzlü Ebrehe’ler, kara filler geliyor Şimdi devran değişti; ebâbiller geliyor İbrahim bahçesinden taze güller geliyor   Âlemde, duyulacak kutlu bir âvaz kaldı Ufka bir bak yiğidim; inkılâba az kaldı.   Çöküyor sırtımızda yükselen vahşi duvar Heykeller kırılıyor; dökülüyor mumyalar Toprağın sinesinde umut var, heyecan var Okşadığın her kökten fışkırıyor bir bahar.   Buzlar çözüldü; kıştan kuru bir ayaz kaldı Ufka bir bak yiğidim; inkılâba az kaldı.   Gözlerin âyet âyet büyüyen bir bebektir Ellerin sokaklarda uçuşan kelebektir Sana rehberlik eden ne cindir, ne melektir O bir İnsan-ı Kâmil, mücella bir dilektir   O’n

Uyan Artık Yiğidim

  Uyan Artık Yiğidim   Istırâbdır yiğidim azığımız, hicrandır, Mirasımız mahkûmdur, mahzundur, perişandır, Gene de ye’se düşme yiğidim; imtihandır, Filizlenen her ölüm, mazlumlara nişandır…   Ne gönüllerde sevinç, ruhlarda beyaz kaldı, Ufka bir bak, ilerle; inkılâba az kaldı…   Ülkemden hatırıma hep sefiller geliyor, Bin yüzlü Ebrehe’ler, kara filler geliyor, Şimdi devran değişti; ebâbiller geliyor, İbrahim bahçesinden taze güller geliyor…   Âlemde, duyulacak kutlu bir âvaz kaldı, Ufka bir bak yiğidim; inkılâba az kaldı…   Çöküyor sırtımızda yükselen vahşi duvar, Heykeller kırılıyor; dökülüyor mumyalar, Toprağın sinesinde umut var, heyecan var, Okşadığın her kökten fışkırıyor bir bahar…   Buzlar çözüldü; kıştan kuru bir ayaz kaldı, Ufka bir bak yiğidim; inkılâba az kaldı…   Gözlerin âyet âyet büyüyen bir bebektir, Ellerin sokaklarda uçuşan kelebektir, Sana rehberlik eden ne cindir, ne melektir, O bir İnsan-ı Kâmil, mücella bir d

Ey Gönül Uyan Artık

Resim
Ey Gönül Uyan Artık   KAPALI... Şuur kapalı, akıl kapalı hayâl kapalı. Gözler kulaklar kapalı. Duygular kapalı ve en önemlisi ruh kapalı. Kalbin kapıları kapalı. Ne vardı bu kadar içine kapanacak? Bir de perdeler kapalı oralarda. Neleri kaçırdığının farkında mı oturduğu mekânlarda, yaşadığı bedende insan?   Duyuyor musun, dinliyor musun beni? Hayat çağırıyor seni. Gönlünü dinle kalbini dinle yürü, aklını dinle dur. Aç perdeleri tek tek.Önce ışığını çok ama çok erkenden kapattığın o loş odaların uykusuz gecelerin karanlığından çık kurtul. Ey ruhum mutluluk aradığın yerde değil kaçmak kapanmak asla çıkar yol değil   Bir dene istersen, bir defacık olsun bir dene lütfen.Nelerin değiştiğini gör ve gül. Gül de, güller açılsın güller koksun her yanın. Biliyorum ezan vakitleri dışında duymadığın, duymak istemediğin, kendine yabancı kıldığın bütün seslerin kalbine açılan yoldan içeriye girmesine izin ver. Uzaklardan gelen bir kırlangıç sesi bir rüzgâr uğultusu. Eğer yeşermeye uygu

Benim Adım Artık Sophie değil, Meryem

Resim
Benim Adım Artık Sophie değil, Meryem Mali'de radikal bir grup tarafından esir alınan Fransız aktivist Sophie Petronin 4 yıl sonra özgürlüğüne kavuştu. Petronin, esaretin ardından Müslüman olduğunu açıkladı. Petronin'i havalimanında Fransa'nın lideri Macron karşılarken, Fransız aktivist kadın, "adım artık Sophie değil, Meryem" ifadelerini kullandı. Macron karşıladı: Benim adım artık Sophie değil, Meryem Mali’nin kuzeyinde yer alan Gao bölgesinde çocuklara yardım amaçlı bir kuruluşu yönettiği sırada 24 Aralık 2016’da kaçırılan Fransız aktivist Sophie Petronin, 4 yıl aradan sonra özgürlüğüne kavuştu. Radikal bir grup tarafından Sahel bölgesinde esir edilen Petronin, özgürlüğüne kavuşmasının ardından Müslüman olduğunu ve ismini Mariam olarak değiştirdiğini açıkladı. "ADIM ARTIK MERYEM" Petronin yaptığı ilk açıklamada, "Bugün en büyük mutluluğum ben yokken asistanımın görevi devam ettirmiş olması. Mali için dua edeceğim, Allah’ın merhameti ve

Uyan Artık Müslüman

Uyan Artık Müslüman Birleşip de güçlü olmak var iken, Biziz pare pare, boynunu büken. Saldırdı, İslâm’a gözünü diken; Yok mu feryadımı duyan Müslüman? Uyan artık uyan, uyan Müslüman! Osmanlı korkusu yaşarken dünya, O şanlı geçmişi farzettik rüya. Daldık gittik bu asırlık uykuya; Kendini zavallı sayan Müslüman, Uyan artık uyan, uyan Müslüman! Yıllardır kaşınır “sünnî- alevî” Bu alevle yanar gönlümün evi. Çökertmek isterler koskoca devi; Münafık sözüne uyan Müslüman, Uyan artık uyan, uyan Müslüman! Sağcı, solcu, Türk, Kürt dendi, yetmedi. Başımızdan kara duman gitmedi, Düşmanın İslâm’a kini bitmedi. Her şey göz önünde, âyan Müslüman, Uyan artık uyan, uyan Müslüman! Yalnız bizde değil, bütün dünyada Mahkûm olduk gözyaşına, feryada. Heyhat! İslâm’ınken en güçlü sada; Kaldı mı bizleri sayan Müslüman? Uyan artık uyan, uyan Müslüman! Keder ile kalkar olduk her sabah. Ne zaman gelecek bu sulh-u salâh. Ölen Allah diyor, öldüre

Uyan Artık Yiğidim

Uyan Artık Yiğidim Istırâbdır yiğidim azığımız, hicrandır Mirasımız mahkûmdur, mahzundur, perişandır Gene de ye’se düşme yiğidim; imtihandır Filizlenen her ölüm, mazlumlara nişandır Ne gönüllerde sevinç, ruhlarda beyaz kaldı Ufka bir bak, ilerle; inkılâba az kaldı. Ülkemden hatırıma hep sefiller geliyor Bin yüzlü Ebrehe’ler, kara filler geliyor Şimdi devran değişti; ebâbiller geliyor İbrahim bahçesinden taze güller geliyor Âlemde, duyulacak kutlu bir âvaz kaldı Ufka bir bak yiğidim; inkılâba az kaldı. Çöküyor sırtımızda yükselen vahşi duvar Heykeller kırılıyor; dökülüyor mumyalar Toprağın sinesinde umut var, heyecan var Okşadığın her kökten fışkırıyor bir bahar. Buzlar çözüldü; kıştan kuru bir ayaz kaldı Ufka bir bak yiğidim; inkılâba az kaldı. Gözlerin âyet âyet büyüyen bir bebektir Ellerin sokaklarda uçuşan kelebektir Sana rehberlik eden ne cindir, ne melektir O bir İnsan-ı Kâmil, mücella bir dilektir O’ndan bize ebedi s

Kuran Okudum Ve Ben Artık Ateist Değilim

Resim
Kuran Okudum Ve Ben Artık Ateist Değilim Hidayete erdiler, En ünlü ateist 81 yaşında döndü Geçirdiği beyin kanamasına kadar ateist (Tanrı tanımaz) olduğunu belirten Akşam gazetesi Genel Yayın Müdürü Serdar Turgut, Almanya'daki hasta yatağında Kuran okuduğunu belirtti ve ekledi: Dindarlığımı destekleyen bilgi istiyorum. Duanın gücünü keşfettim. Hidayete erdiler En ünlü ateist İngiliz felsefeci Flew, 81'inde "Tanrı vardır" dedi. Dünya bunu tartışırken Serdar Turgut da "artık ateist değilim" dedi... İman yolunda huzur bulanlar arasında birçok ünlü isim de bulunuyor. Onlar inkârcı değildi ancak şimdi manevi yönden daha güçlüler. Dünyanın en ünlü ateistlerinden İngiliz Profesör Antony Flew'un 81 yaşında Allah'a inanmaya başladığını açıklamasından sonra şimdi de Türkiye'deki bir başka ünlü ateist, Akşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Serdar Turgut dine döndüğünü açıkladı. Turgut un bu açıklaması geniş yankı uyandırdı. İngili

145 Yıl Oldu, Artık Yaşamaktan Bıktım

Resim
145 Yıl Oldu, Artık Yaşamaktan Bıktım Endonezya'da Mbah Gotho isimli bir adam, tam 145 yaşında olduğunu iddia ediyor. Üstelik elindeki bütün kayıtlar da bunu doğruluyor. Yaklaşık 20 yıl önce kendisine mezar yeri satın aldığını söyleyen Gotho, artık yaşamak istemediğini, yaşamaktan bıktığını anlatıyor. Kayırlardaki doğum tarihi 31 aralık 1870 olan adam, dokümanların doğru olması halinde dünyanın en yaşlı insanı olmaya hak kazanıyor. Gotho'nun, Nijeryalı 171 yaşında olduğunu iddia eden ama resmi kayıtlarla doğrulanmayan James Olofintuyi ve 163 yaşında olduğunu söyleyen Etiyopyalı Dhaqabo Ebba'nın kervanında yer alacağa benziyor. Kıssadan Hisse: İster uzun yaşa, ister kısa yaşa mühim olan Kâmil İman ve salih amel kazanmaktır. Eğer Kâmil İman ve salih ameli elde edemezsen ister yüz bin yıl yaşa… Yine boş… Yine de boş…

Artık Kendimize Gelmemiz Lazım

Resim
Artık Kendimize Gelmemiz Lazım Yaklaşık yüzyıldır Kan ve gözyaşı Müslümanların kaderi oldu. Birileri İslam dininin yüksek hakikatlerini ve Müslümanları planlı bir propaganda ile kötüleyip onları sömürmek için elinden geleni yaptı ve şimdide yapıyor. Bin üç yüz sene dünyaya huzur ve refahın en güzel örneklerini göstermiş İslam Ümmeti yaklaşık yüzyıldır kan, gözyaşı ve hüzün yaşamaktadır. Genel manasıyla dünyaya baksanız. Bütün huzursuzluklar, ölümler ve zulümler hep İslam coğrafyalarında   yaşanmaktadır. Filistin’de, Suriye, Irak, Afganistan, Arakan ve diğerleri… Birileri Müslümanların rahat ve huzur içinde olmalarını istemiyor. Niçin istesin ki? Çünkü Müslümanların huzurlu bir yaşam sürmeleri onların iktidarlarının ellerinden gitmesi demektir. Düşünebiliyor musunuz? Mısır gibi yeraltı ve yerüstü zenginlikleriyle zengin bir ülkenin halkının yüzde yetmişi sefalet içinde yaşıyor. Peki, bu zenginlikleri kim sömürüyor. Tabii ki özelde (içeride) sömürgeci güçlerin uşağı p