Kayıtlar

Ahmed etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Ahmed ibn Acîbe el-Hasenî Hazretleri Kûddise Sırruhû Hazretlerinden Hikmetli Sözler

  Ahmed ibn Acîbe el-Hasenî Hazretleri Kûddise Sırruhû Hazretlerinden Hikmetli Sözler   ·      Âriflerin dinlenmesi ve keyfi, yüce Mevlâ’nın sırlarını müşahedelerinde ve O’nun cemal ve celâl bahçesinden açılan güzellikleri seyirlerindedir.   ·      Her kim Allah’tan başka bir şeye taparsa o aslında şeytana tapmaktadır; çünkü ona bunu süslü gösteren şeytandır.   ·      Manen sağır olanlar, kendilerine bir uyarı yapıldığında bu uyarıyı işitmezler. Onlar sadece başlarına korkunç afetler gelince pişman olurlar.   ·      Allah Teâlâ’dan korkup dilini koru ve doğru sözlü ol. O, böyle yapanların işlerini düzeltip günahlarını affedeceğini bildirmiştir.   ·      Bâtın (tasavvuf) ilminin temeli, iç âlemi (kalbi) bütün rezil şeylerden temizleyip onu her türlü güzel ahlâk ile süslemektir.   ·      Mürit bazen nefsanî arzularla yüz yüze getirilip imtihan edilir. Böylece hak yolda sadık olanla olmayan bilinir.   ·      Sana eziyet eden kimse ile meşgul olma. Sen Allah ile

Na't-ı Şerîf

  Na't-ı Şerîf   Ahmed Mahmûd Muhammed, Oldu âleme rahmet, Hakk'dan bize inâyet, Sallû alâ Muhammed!   Enbiyânın serveri, Evliyânın rehberi, İns ü cin peygamberi, Sallû alâ Muhammed!   Haseneynin dedesi, Enbiyâlar yücesi, Âşıklardır bendesi, Sallû alâ Muhammed!   Hakk nûrundan yaratdı, Sekiz cennet donatdı, İns ü cinne medhetdi, Sallû alâ Muhammed!   Muhammedü'l-arabî, Bizi kıldı ebedî, Necâtımız sebebi, Sallû alâ Muhammed!   Kıyâmet günü gelir, Mîzân hemen kurulur, Necât yolu görünür, Sallû alâ Muhammed!   Şefâati makbuldür, Her duâsı kabuldür, Nâsa büyük lutufdur, Sallû alâ Muhammed!   Hamd sancağı dikilir, Cümle canlar dirilir, Şefâati tutulur, Sallû alâ Muhammed!   Aşkî sev Muhammed'i, Ol cennetde ebedî, Aşk ile yak kebedi, Sallû alâ Muhammed!   Es-Seyyid Eş-Şeyh Muzafferüddîn Aşkiyyü'l-Cerrâhiyyü'l-Halvetî

Kara Yüzüm Süre Gelsem

Kara Yüzüm Süre Gelsem   Kara yüzüm süregelsem, Sana canım verebilsem, Kara yüzüm süregelsem, Sana canım verebilsem…   Nur cemalin görebilsem, Ya Muhammed, Ey Can Ahmed... Nur cemalin görebilsem, Ya Muhammed, Ey Can Ahmed...   Senin Ravza’n güzel kokar, Hasretin bağrımı yakar, Senin tenin güzel kokar, Hasretin bağrımı yakar…   Gözyaşlarım çağlar akar, Ya Muhammed, Ey Can Ahmed... Gözyaşlarım çağlar akar, Ya Muhammed, Ey Can Ahmed...   Peygambersin ahir zaman, Mahşer günü eyle aman, Peygambersin ahir zaman, Mahşer günü eyle aman…   Seni bilen bulur iman, Ya Muhammed, Ey Can Ahmed... Seni bilen bulur iman, Ya Muhammed, Ey Can Ahmed...   Senin Ravza’n güzel kokar, Hasretin bağrımı yakar, Senin tenin güzel kokar, Hasretin bağrımı yakar…   Gözyaşlarım çağlar akar, Ya Muhammed, Ey Can Ahmed... Gözyaşlarım çağlar akar, Ya Muhammed, Ey Can Ahmed...   Eşiğine yüzüm sürsem, Arzuhalim diyebilsem, Eşiğine yüzüm

Tövbe Bir Hazînedir

Tövbe Bir Hazînedir Horasan´ın büyük velilerinden Ahmed Nâmıkî Câmî Rahmetullahi Teâlâ Aleyh hazretleri buyurdular ki: Ahmed Nâmıkî Câmî, ümmîydi gerçi fakat, Kitap yazıp herkese, ederdi çok nasihat. Tövbe etmek hakkında, buyurdu: “Ey insanlar, Büyük bir hazînedir, günahlara istiğfâr. Hak teâlâ buyurdu: “Tövbe edin hepiniz, Ancak tövbe etmekle, kurtulabilirsiniz.” Benim tövbe edecek, bir hâlim yoktur demek, Müslümana yakışan, bir söz olmasa gerek. Şöyle ki, rağbet etse, bir insan bu dünyâya, O, her bir nefesinde, her an girer günaha. Zîrâ Peygamberimiz, şöyle buyurmuşlardır: “Dünyâya düşkün olmak, günahların başıdır.” Bir saatte, bin nefes, insan alıp veriyor, Bu, yirmi dört saatte, yirmi dört bin oluyor. İşte bu nefesleri, kul alırsa gafletle, Yâni sarılmış ise, dünyâya muhabbetle. Ve bir günah işleyip, üzülmüyorsa şâyet, Onun her nefesine, yazılır bir mâsiyet. Bir günde yirmi dört bin, günah eder bu ise, Demek ki tövbe

Duaya Başlarken…

Duaya Başlarken… Peygamber Sallallahü Aleyhi Vesellem, bir adamın, namazda Allah’ü Teâlâ’yı övmeden ve Peygambere salâvat okumadan dua ettiğini işitti. Bunun üzerine şöyle buyurdu: “Bu acele etti!” Daha sonra adamı çağırıp, ona ve orada bulunan ve diğer insanlara şöyle buyurdu: “Sizden biri namaz kıldığı zaman Rabbine hamd edip, O’nu överek duaya başlasın. Ardından Peygamber Sallallahü Aleyhi Veselleme salâvat getirir (bir rivayette: getirsin). Daha sonra dilediği gibi dua etsin!” (Ahmed, Ebû Davud, İbn Huzeyme (1/83/2). Hâkim hadisin sahih olduğunu söylemiş; Zehebî de bu görüşünde ona katılmıştır. Bilmen gerekir ki, bu hadis, mevcut emirden dolayı, bu teşehhudde de Peygamber’e Sallallahü Aleyhi Vesellem salâvat getirmenin vacib olduğunu göstermektedir. İmam Şafiî ve kendisinden nakledilen iki rivâyetten sonuncusuna göre İmam Ahmed, bu teşehhudde salâvat okumanın vacib olduğunu söylemiştir. Onlardan önce de bir grup sahâbî aynı görüşü dile getirmiştir. Bun