Nefsi Yenmek Ve Şeytana Karşı Koymak
Nefsi Yenmek Ve Şeytana Karşı Koymak Akli başında olan kimsenin, nefsin azgın arzularını açlıkla sindirmesi gerekir. Çünkü Allah’ın Celle Celâlüh düşmanını (nefsin azgın arzularını) ancak açlık gemleyebilir. Nefsin azgın arzulan, yemek ve içmek şeytanin vasıtalarıdır. Nitekim Peygamber'imiz Sallallahü Aleyhi Vesellem söyle buyurur: "Şeytan, insan vücudunda kan damarları yolu ile dolaşır, Binanaleyh siz onun dolaşım yolunu açlıkla daraltınız. Kıyamet günü, insanların Allah Celle Celâlüh'e en yakın olanı, en uzun müddet aç ve susuz kalanıdır." İnsanoğlu hesabına en büyük tehlike kaynağı, midenin doyumsuz arzularıdır. Hz. Âdem (A.S.) ile Havva’nın huzur ve istikrar yurdundan (cennetten) çıkarılarak horduk ve yokluk diyarına (dünyaya) gönderilmelerinin sebebi odur. Bilindiği gibi bir ağaç meyvesinden yemek, kendilerine Allah Celle Celâlüh tarafından yasaklandığı halde azgın arzularına yenilerek söz konusu ağacın meyvesinden yediler de çırılçıplak kalıver...