Helâl Kazanç Ve Haram Hususunda Titiz Ve İhtiyatlı Olmak
Helâl Kazanç Ve Haram Hususunda Titiz Ve İhtiyatlı Olmak Bir kimsenin temiz gönüllü, ihlâs sahibi ve ehl-i istikâmet olduğunu anlamak için onun, yaptığı ibâdetlerinden ziyade o ibâdetleri hangi kalbî seviye ve hâl ile yaptığına bakılmalıdır. Yâni bilhassa davranışlarının İslâm ahlâkına uygun ve kazancının helâl olup olmadığına dikkat edilmelidir. Bu meyanda Hazret-i Ömer -radıyallâhu anh-, bir kimse methedildiği zaman, metheden şahsa, üç şeyi sormuştu: “- Sen onunla hiç komşuluk, yolculuk, veya ticâret yaptın mı?” Muhâtabı üçünü de yapmadığını söyleyince: “- Öyleyse onu methetmeyin, çünkü siz onu lâyıkıyla tanımıyorsunuz!” buyurdu. Onun için Süfyân-ı Sevrî -kuddise sirruh-: “Kişinin dindarlığı, ekmeğinin helâlliği nisbetindedir.” buyurmuştur. Birgün kendisine: “- Efendim! Namazı birinci safta kılmanın fazîletini anlatır mısınız?” dediklerinde de helâl lokmaya dikkat çekmiş ve: “- Kardeş...