Kayıtlar

Ekim 5, 2023 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Ey Tâlib-i Dünya Olan

  Ey Tâlib-i Mevlâ Olan   Ey tâlib-i Mevlâ olan, Tahsîl edip n'itsen gerek! Olsan eğer şâh-ı cihân, Bir gün koyup gitsen gerek!   Çeksen nice yıllar ta'ab, Olsa senin Şâm u Haleb, Kabri anar mısın aceb, Toprak olup batsan gerek!   Bîçâre dalıp gaflete, İhmâl edersin tâ'ate, Ömrün ererse gâyete, Emri kaçan tutsan gerek!   Bildin mi nefs ahvâlini, Duydun mu mekr ü âlini, Görüp kıyâmet hâlini, Her zevki unutsan gerek!   Âdet edinme tokluğu, Vahdetde ol ko çokluğu, Yoldaş edersen yokluğu, Dost iline yitsen gerek!   (Azîz Mahmûd Hüdâyî Kuddise Sirrûh Dîvân-ı İlâhîyât)

Önemli Olan İhlâstır

  Önemli Olan İhlâstır   Önemli olan süper kabiliyet, süper zekâ değildir, süper ihlâstır.   Beş şey vardır, kalb katılaştığı zaman onun ilâcı olur: 1) Salih Müslümanlar’la görüşmek ve onların meclisinde bulunmak. 2) Kur’an-ı kerimi okumak. 3) Karnını doyurmayıp helalden az bir şey yemekle yetinmek. Zira helal yemek kalbi aydınlatır. 4) Allah’ü Teâlâ’nın kâfir ve günahkâr için hazırladığı acı azabı ve tehdidini düşünmek. 5) Kendisini Allah’ü Teâlâ’ya kulluk vazifesini yapmakta aciz ve noksan görmek, bununla beraber Allah’ü Teâlâ’nın lütuf ve ihsanını düşünmektir. Bu tefekkür olup, bundan hayâ meydana gelir.   Boş oturanları Allah’ü Teâlâ sevmez. Bir kimse boş oturursa ona şeytan musallat olur.   Sevap kazanmak çok iyi. Kazanılan sevapları kaybetmemek ondan daha iyi. Fitneye sebep olmak, adam öldürmekten büyük günahtır.   Emr-i maruf ve nehy-i münker, imanın en kıymetli cüz'üdür. Ehl-i sünnet itikadını yayanlara çok müjdeler v...

Peygamber Efendimiz'den Saâdet Reçetesi

Peygamber Efendimiz'den Saâdet Reçetesi   Rasûlullh Sallâllâhu Aleyhi Vesellem Efendimiz, gönül huzuruna erebilmek için gereken saâdet reçetesini şöyle ifade buyurmuşlardır:   “Hayat şartları sizinkinden daha aşağı olanlara bakınız; sizden daha iyi olanlara bakmayınız! Bu, Allâhʼın, üzerinizdeki nîmetini küçük görmemeniz için daha uygun bir davranıştır.” (Müslim, Zühd, 9)   “…Kim dîni hususunda kendisinden üstün olana bakıp ona tâbî olur, dünyası hususunda da kendinden aşağı olana bakıp Allâh’ın kendisine vermiş olduğu üstünlüğe hamd ederse, Allah o kişiyi şükredici ve sabredici olarak yazar…” (Tirmizî, Kıyâmet, 58/2512)   Gaflete müptelâ pek çok insan; fakirlik, yokluk, darlık ve mahrûmiyetin mutlak mânâda bir şer olduğunu zanneder. Hâlbuki nicelerini istikâmette tutan, bu mahrûmiyetleridir. Fakat bunun farkında değillerdir.   Yine bazıları da; zenginlik, servet, rahatlık ve bolluğun mutlak mânâda bir hayır olduğunu zannederler. Hâlbuki herk...