Kayıtlar

Şubat 27, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Şehit Şerife Bacı

Resim
Şehit Şerife Bacı İşte Şerife gelin bu köylü ve 21 yaşında. O'nu 16 yaşında evlendirmişlerdi. Düğünden iki ay sonra Harbi Umumi patlak verdi. Kocasını askere aldılar. 6 ay sonra da Çanakkale'den kocasının ölüm tezkeresi geldi. Kimsesizdi, hiçbir geliri yoktu. "Bu tazeliğiyle yapayalnız durması yakışık almaz" diyen köyün yaşlıları, onu sakata ayrılmış bir asker gazisi olan Topal Yusuf ile evlendirdiler. Üç yıl sonra Şerife Gelin'in bir kızı oldu. Küçük kıza Elif adını koydular. Elif anasını emiyor, emdikçe Şerife Gelinin sütü artıyordu. Bunu fırsat bilen komşular, o günlerin salgın hastalıkları yüzünden anası ölen, yetim kalan, süt ememeyen hangi çocuk varsa, Şerife Gelin'e getiriyorlar; Köyün yetimlerini hep O emziriyordu. Belki de bunlar çile günlerinin tabii bir yansıması idi. Sonuç olarak bu köyde yetimlerin tamamı sütkardeşi, Şerife Gelin de sütanası olmuştu... Evdeki işlerle birlikte dışarı işlerini de Şerife gelin yapardı. Öküzlerle çift...

Ayaklarının Ucuyla Eşine “Bay Bay!” Yapmak

Ayaklarının Ucuyla Eşine “Bay Bay!” Yapmak           Öğretmenler odasında Resim öğretmeni Ezgi Hanım anlattı.             – Bir hanımlar gününe gittik. Aysun isimli bayan komşumuz ne dese beğenirsiniz? Diğer hanımlar meraklandı. – Ne dedi? Dediler. – Şekerim akşam saatlerinde çocuklar çizgi filme; eşim haberlere ve spora bakıyor. Saat dokuz, dokuz buçuğa kadar televizyonu kimseye vermiyorlar. Ha! İyi ki internet çıktı, o da olmasa sabaha kadar bana sıra gelmeyecek… Çocuklar ve eşim yatınca, TV artık bana kalıyor. 10-11’e kadar dizilerime bakıyorum. Ondan sonra yarışmalar, şu bu derken bir buçuk ikiye kadar sürüyor. Sonra yatıyorum. Eşim altı buçuk yedide işe gider. Zor da olsa bazen uyanırım. Sabahın köründe o’na kim kahvaltı hazırlayacak? Uykudan başımı kaldıramıyorum. Ayaklarımın ucuyla  “Bay bay!”  eder gönderirim. Simit, çay bir şeylerle idare eder. Diğer hanım öğretmen...