Kayıtlar

Ölenler etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Ey Dünyaya Gelen Kişi, Ölenleri Görmez misin?

Ey dünyaya gelen kişi, ölenleri görmez misin? Kahkahayla gülen kişi, kara yere girmez misin? İster bey ol, ister paşa, Âdem gibi bin yıl yaşa, Ecel bir gün gelir başa, kara yere girmez misin? Ayağını bastığın yer, kulak ver ki sana ne der, Hani önceden gelenler, kara yere girmez misin? Mamureler harap olur, nazik beden toprak olur, Bu dünya bir serapolur, kara yere girmez misin? Zevkü sefaya aldandın, nefsin hilesine kandın, Dünya sana kalır sandın, kara yere girmez misin? Melekül mevt canın alır, sevdiklerin baka kalır, Ne taç ne de hırka kalır, kara yere girmez misin? Soyacaklar elbiseni, koyacaklar kabre seni, Boş geçirme nefesini, kara yere girmez misin? Aşkî ölümden ibret al, baki değil evlât iyâl, Düşmanına kalır bu mal, kara yere girmez misin?

İnsanlar Bedeni Ölenlere Ağlıyorlar da Kalbi Ölenlere Ağlamıyorlar!

  İnsanlar Bedeni Ölenlere Ağlıyorlar da Kalbi Ölenlere Ağlamıyorlar! İnsan en çok; zelzele, tsunami, savaş, yangın gibi can kaybının fazla olduğu maddî felâketlerden korkar. Fakat esas korkulması gereken şey, kalbî hayata zehir serpen günahlardır. O günahlar sebebiyle kabir ve âhirette karşılaşılacak dehşetli manzaralardan korkulmalıdır. İnsanlar bedeni ölenlere ağlıyorlar da kalbi ölenlere ağlamıyorlar! Mevlânâ Hazretleri buyurur: “İnsanların çoğu, bedenlerinin ölümünden korkarlar. Asıl korkulması gereken husus, kalplerin ölümüdür.” Kur’an’ı Kerim’de bir ayette mealen, “Allah sizlerin mallarınıza, güzelliğinize bakmaz ancak sizlerin kalplerine bakar. Gönlünüzdekini bilir.” buyuruyor. Yani bir Müslüman için önemli olan Allah’a yakınlaşmak için çırpınan ve Muhabbetullâh’ı barından bir kalp her şeyden önce gelir. En büyük korkusu ise kalbin kararması yani ölmesidir. İnsan en çok; zelzele, tsunami, savaş, yangın gibi can kaybının fazla olduğu maddî felâketlerden korkar. Fakat