Kayıtlar

diyor etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Bir Ölü Diyor ki...

  Bir Ölü Diyor ki...   Buz gibi bedenime, beyaz kefeni. Ölçtüler biçtiler, dost bildiklerim. Eşim, dostum, kardeşim el ele verip. Musallaya koydular, can bildiklerim!   Kıldırdılar namazımı, kırk saniyede. İndirdiler mezara, on saniyede. İncecik bir kefenle, kara toprağa. Yatırdılar bedenimi, dost bildiklerim!   Tahtaları dizdiler, bir bir kabrime. Acımadı hiç kimse, o an halime. Kürek kürek, toprak atıp üstüme. Karanlığa boğdular, dost bildiklerim!   Anladım ki eş, dost hepsi yalanmış. Bir Fatiha okuyan, bırakıp kaçmış. Kabir denen bu yer, ne kadar darmış. Yapayalnız bıraktılar, can bildiklerim!   İndiler başucuma, Münker’le Nekir. Açtılar defterimi, sordular bir bir. Kalmadı gizli, saklı hiçbir amelim. Allah’ım, ne kadar zor imiş kabir!   Şerife Şevval Kardelen

Susmanın Faydaları

Susmanın Faydaları Sual: Az konuşmanın, susmanın faydaları, çok konuşmanın da zararları hakkında bilgi verir misiniz? CEVAP Peygamber efendimiz, “Az konuşmak imandan, çok söz nifaktandır” buyurmaktadır. Dil, büyük nimettir. İyi ve kötü işteki rolü, iyiliği de kötülüğü de büyüktür. Cennete de, Cehenneme de götürür. Cirmi küçük, cürmü büyüktür. İman ve küfür dildeki ifadeden anlaşılır. Dil, ya hak konuşur, ya bâtıl. Diğer uzuvların sahası dardır. Kulak sadece işitir, göz sadece görür. Dilin sahası geniştir. Hayır ve şer için geniş alana sahiptir. Atalarımız; “Sana senden olur, her ne olursa, Başın selamet bulur, dilin durursa” Ve; “Göz iki, kulak iki, ağız tek, Çok görüp, çok dinleyip, az söylemek gerek” demiştir. Yunus Emre de diyor ki: Sözünü bilen kişinin, yüzünü ağ ede bir söz. Sözü pişirip diyenin, işini sağ ede bir söz. Söz ola kese savaşı, söz ola kestire başı, Söz ola zehirli aşı, bal ile yağ ede bir söz. “Dil” üzerine çok söz söylenm...

Shakespeare diyor ki (3)

Shakespeare diyor ki (3) Kendimi her zaman mutlu hissederim. Neden biliyor musunuz? Çünkü kimseden bir şey ummam. Beklentiler daima yaralar. Hayat kısadır. Öyleyse hayatınızı sevin. Mutlu olun ve gülümsemeye devam edin. Sadece kendiniz için yaşayın ve Konuşmadan önce dinleyin, Yazmadan önce düşünün, Harcamadan önce kazanın, Dua etmeden önce bağışlayın, İncitmeden önce hissedin, Nefret etmeden önce sevin, Vazgeçmeden önce çabalayın, Ölmeden önce yaşayın. Hayat budur. Onu hissedin, onu yaşayın ve ondan hoşnut olun. Ne kadar doğru değil mi? Mart ayının son gününde bir kez daha hatırlattım kendime bu dizeleri... Minnoşum hasta bu arada çarşambadan beri biraz kendimize gelelim uzun uzun yazacağım, nazar mı değdi…