Kayıtlar

Kasım 30, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Yumurta Satan Yaşlı Adam…

Resim
  Yumurta Satan Yaşlı Adam… Son derece sosyetik bir bayan gariban bir vatandaşa: “– Yumurtaları ne kadara satıyorsun?" diye sordu." Yaşlı adam cevap verdi. “– Tanesi 1 lira hanımefendi!" deyince… “– 5 liraya 8 yumurta alacağım, yoksa gideceğim! Yaşlı satıcı şöyle cevap verdi: “– Gel istediğin fiyata al! Belki de bu iyi bir başlangıç olur. Çünkü bugün tek bir yumurta bile satamadım!" Yumurtaları aldı ve kazandığını (!) hissederek çekip gitti. Süslü arabasına bindi ve arkadaşıyla lüks bir restorana gitti. Orada, o ve arkadaşı, istedikleri her şeyi sipariş ettiler. Biraz yediler ve sipariş ettikleri birçok şeyi de yemeden bıraktılar. Sonra hesabı istedi. Fatura ona 150 TL'ye mal oldu. 200 TL verdi ve üstü kalsın dedi! Mesele şu ki, Neden her zaman muhtaç olanlardan satın aldığımız zaman güç bizde oluyor? Ve neden biz ihtiyacı olmayan insanlara karşı cömert olduk? Bir yerde okumuştum. Babam, ihtiyacı olmasa bile yüksek fiyatlarl

Peygamberimiz Aleyhisselâm’ın Cennette Gördükleri

  Peygamberimiz Aleyhisselâm’ın Cennette Gördükleri   Âlemlerin efendisi olan sevgili Peygamberimiz Sallallahü Aleyhisselâm, İsrafil aleyhisselam ile birlikte Cebrail aleyhisselamın yanına geldiler. Allah Celle Celâlüh’ün emrini yerine getirmek için Cebrail aleyhisselam, Peygamber efendimiz Aleyhisselâm’ı Cennet'e götürdü.   Melekler, ellerinde nur dolu tabaklarla bekliyorlardı. Cebrail aleyhisselam;   “– Ya Resulallah! Bunlar, Âdem aleyhisselamdan seksen bin yıl önce yaratıldı. Bu makamda, tabaktakileri sana ve ümmetine saçmak için sabırsızlanırlar. Kıyamet günü Hazretin ve ümmetin, Allah’ü Teâlâ’nın emriyle Cennet'in eşiğine ayak basınca, bu melekler tabaklardaki cevahiri üzerinize saçacaklardır" dedi.               Cennet'te vazifeli olan Rıdvan ismindeki melek, onları karşıladı. Peygamber efendimize müjdeler verdi ve; "Hak teâlâ, ikisini senin ümmetine, birini de diğer ümmetlere vermek için Cennet'i üç kısım etti" dedi ve Cennet'in

Peygamberimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem’i Ağlatan Olay!

  Peygamberimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem’i Ağlatan Olay!   Bir gün bir sahabe, bir cuma günü cuma namazına yetişmek için mescide doğru koşmaya başlar… Mescide varan sahabe abdest almak için çeşmeye yaklaşır ayakkabısını çıkarırken birde bakar ki hiç farkına varmadan bir karıncayı ezdiğini fark eder.   Bu mübarek sahabe; farkına varmadan bir karıncayı ezdiği için:   “– Ben bunun hesabını yarın mahşerde nasıl vereceğim?” diye hüngür hüngür ağlamaya başlar... Peygamber Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem’in huzuruna gelir, “– Ey Allah’ın Resulu; cuma namazına yetişmek için mescid’e doğru koşmaya başladım hiç farkına varmadan bir karıncayı ezerek öldürdüm. Bunun hesabı ağır mı?” diye ağlayarak sorar. Peygamber efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem; “– Ey ashabım sen şimdiye kadar bundan daha ağır bir suç işledin mi?” “–   Ya Rasulallah! Ben kızını diri diri gömenlerdenim!” der. Peygamber efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem sahabeye sorar: “– Nasıl yaptın asha

Hadis-i Şerifleri Başkalarına Yaymak

  Hadis-i Şerifleri Başkalarına Yaymak   Veda Hutbesi'nde Hz. Peygamber Sallallahü Aleyhi Vesellem’in tekrar ettiği şu sözleri meşhurdur:   “– Burada bulunanlar, bu sözlerimi burada olmayanlara ulaştırsın.” (Mecmau’z-Zevaid, 1/139).   Bazı rivayetlerde “ulaştıranın yüzünün ak olması" duası ile "duyanların daha kavrayışlı ve anlayışlı olabileceği” ifadeleri de geçer:   “– Allah, bizden herhangi bir şeyi işiten ve işittiği gibi de tebliğ edip başkalarına aktaran kişinin yüzünü ak etsin. Çünkü tebliğ edilen kişi, benden işiterek tebliğ edenden daha anlayışlı ve kavrayışlı olabilir.” (Tirmizi İlim, 5; İbn Mâce, Mukaddime: 1, 18)   Bu ve benzeri hadislerde Peygamber Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem, mesajını yaymak için çevresindeki insanlara ve ümmetine sorumluluk vermektedir. Her Müslüman, bildiklerini haliyle ve diliyle başkalarına da bildirmelidir.   Rasülüllahı Sallallahü Aleyhi Vesellem, Veda Haccı’nda 120 000 küsur sahabe dinlemişti. İslam ta