Kayıtlar

Mayıs 16, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Hasan-ı Basri Kuddise Sirruh’tan Hikmetler 3

Hasan-ı Basri Kuddise Sirruh’tan Hikmetler 3 “Dünyanın senden sonra nasıl olduğunu görmek istersen, senden evvel ölenlerden sonra ne olduğuna bak. ” “Başkalarından sana söz getiren, senden de ona götürür. Onunla sohbet edilmez, arkadaşlık yapılmaz. ” “Rabbini bilen onu sever, dünyayı bilen ondan yüz çevirir. ” “Mü'min gafil olmaz, boş işlerle uğraşmaz. Düşündüğü vakit üzülür. ” “Kişi isyan sebebiyle, gece ibadetinden mahrum olur. Mü'min devamlı olarak nefsine hâkim olur ve onu Allah için hesaba çeker. Dünyada kendilerini hesaba çekenlerin ahirette hesabı iyi geçer. Ahirette hesabı ağır olanlar, dünyada kendi muhasebelerini yapmayanlardır. ” Hasan Basri Rahmetullahi Aleyh hazretleri’ne: “Gece namaz kılanların yüzleri niçin güzel olur?” diye sorduklarında, Hasan Basri Rahmetullahi Aleyh hazretleri şöyle yanıt verdi: “Çünkü onlar Rahman Celle Celâlüh ile baş başa kalmışlar ve Rahman Celle Celâlüh da onlara kendi nurundan nur vermiştir.” buyurdu. “Her s

Son Nefeste Tevbe Geçerli mi?

Son Nefeste Tevbe Geçerli mi? İnsan hem iyilik hem de kötülük yapmaya uygun yaratılmıştır. Onun için zaman zaman isteyerek veya istemeyerek günahlara girebiliyor. Bu konuda Kur’anı Kerim de, “Allah, kendisine şirk koşulmasının dışındaki istediği kimselerin bütün günahlarını bağışlar.(Nisa Süresi, 48; 116)” buyurarak hangi günah olursa olsun affedebileceğini bildirmektedir. Kitaplarımız da canı gönülden yapılan tövbenin Allah tarafından kabul edileceği ifade edilir. Nitekim Allah’ü Teâlâ, “Ey iman edenler, nasuh tövbe ile tövbe edin ki Allah da sizin kabahatlerinizi affetsin ve altlarından ırmaklar akan cennetlerine koysun.” (Tahrim Suresi, 8) buyurarak yapılan tövbelerin kabul edileceğini beyan eder. Ayette geçen nasuh tövbe ise şöyledir: 1-Allah’a karşı günah işlediğini bilerek, bu günahtan dolayı Allah’ü Teâlâ’ya sığınmak ve pişman olmak. 2-Bu suçu işlediği için üzülmek, Yaratıcıya karşı böyle bir günah işlediğinden dolayı vicdanen rahatsız olmak. 3-Bir daha böyl

Vergiler ve Halimiz

Vergiler ve Halimiz Vezirler bir gün telaş içinde devrin Kralına çıkmışlar: - Efendim, hazinede kuruş para yok, yeni vergilere ihtiyacımız var, demişler. Kral: - Eee iyi de, her şeye zaten vergi var. Şimdi daha ne vergisi koyalım? Baş vezir atılmış: - Köprülere adam koyalım, gelip geçenden 1 lira alalım Kralım... Hemen ferman çıkmış. Aradan bir süre geçmiş Kral merak etmiş acaba halktan bir tepki var mı? Diye… - Hiçbir şey yok,  demişler. Kral: - İyi, madem öyle, köprülerin çıkışına da bir adam koyalım 1 er lira daha alalım!" demiş. Aradan bir süre daha geçmiş, - Var mı halktan bir tepki, şikâyet? - Yok efendim! Kral iyice kızmış: - Ulan, köprülerin ortasına birer adam daha koyun gelip geçeni dövsün! Bir kaç gün daha geçmiş gene bir tepki yok. Kral çok kızmış. - Köyün birine gidelim de Halkı bir dinleyelim, demiş. Neyse vatandaşı hemen toplamışlar meydana... Kral sormuş: "Var mı bir şikâyetiniz, derdiniz?" çıt yok... "Var mı lan deyyuslar

Vücudun Su Tutmasını Engellemek

Vücudun Su Tutmasını Engellemek Vücutta su tutulması, dolaşım sistemi dâhilinde vücudumuzda dolaşan sıvıların damar dışına çıkarak doku veya cilt aralarındaki boşluklarda birikmesine yani ödem oluşmasına deniyor. Vücudun su tutmasını ve ödem oluşumunu engellemek için bazı yöntemler bulunuyor. 1. Sodyum tüketmekten kaçının Vücudunda ödem oluşan kişilere verilen ilk tavsiye en büyük sodyum kaynağı olan tuz kullanımını azaltmak oluyor. Sodyum vücuttaki suyun sabit kalmasına neden oluyor. Ne kadar çok sodyum tüketilirse vücuttaki su tutulma miktarı da o kadar artıyor. Sodyum sadece tuz ile sınırlı değil. Tüm işlenmiş etler, konserve gıdalar, soya sosu gibi birçok gıda da sodyum içeriyor. 2. Magnezyum tüketiminizi arttırın Magnezyum tüketimini arttırmak su tutulmasını azaltmaya yardımcı oluyor. Yapılan bir araştırmaya göre özellikle adet öncesi dönemdeki kadınların günde 200 gram magnezyum içeren bir gıda tüketmesi ödemin azalmasına yardımcı oluyor. Ceviz, yemişler, tam tah

İslâmiyet Beş Şeyi Koruma Altına Almıştır

İslâmiyet Beş Şeyi Koruma Altına Almıştır 1- Dinin Korunması: Allah’ü Teâlâ’nın verdiği mesajı doğru anlamak; Kur’an-ı Kerim ve Sünnetteki tüm emirleri hakkıyla yaşamak ve yaşatılması için çaba göstermek, nesillerimizi dinini yaşayanlar olarak yetiştirmek, bidat, hurafe ve tahriften uzak tutmakla olur. Müslüman iki cihan saadeti için çalışır. Dünya saadeti olmadan ahiret saadeti kolay kolay ele geçmez. İslâmiyet korunmadan akıl, nesil, can ve mal korunamaz. 2- Canın Korunması: İslamiyet’te cana kıymak, kan davası gütmek, intihar etmek ve sağlığı tehlikeye atan şeyler yasaktır. Bedeni ve ruhi tedaviye önem verilir. Haksız yere cana kıyanlara kısas (ölüm cezası) uygulanır. Caydırıcı cezalardan dolayı; kolay kolay kimse cana kıyamaz. İslamiyet’te çocuk, kadın, bitki, hayvan Gayri Müslimlerin (zimmilerin) vb. hakları tek tek belirlenip koruma altına alınmıştır. Dağdaki yabani hayvanların hakları bile korunmuştur. 3- Aklın Korunması: Uyuşturucu, alkollü içki, sarhoşluk, ve

Tevbem Kabul Oldu mu?

Tevbem Kabul Oldu mu? Sual: Tevbenin kabul edildiği bilinebilir mi? CEVAP İmam-ı Gazali hazretleri buyurdu ki: Tevbenin kabul edildiğine dair alametler vardır. Böyle bir kimse, 1- Tevbe ettiği günahlara meyletmez. 2- Her yerde, her zaman Allahü teâlânın kendisini gördüğünü bilip günah işlemekten utanır. 3- Fasıklardan kaçar, salihlerle beraber olur. 4- Dünya malına tamah etmez. Ahiret için çalıştığını az görür. 5- Farz amelleri aksatmaz. 6- İşlediği günahları hatırladıkça üzülür ve istiğfar eder. Bütün azalarını günah işlemekten muhafaza etmeye çalışır. Böyle bir kimsenin tevbesi kabul edilmiş demektir. Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki: (Elbette, Allahü teâlâ, tevbe edenleri de, temizlenenleri de sever.) [Bekara 222] Alıntı

Fasık ve Günah

Fasık ve Günah Sual: Meal okuyorum, ancak kafayı üşütmek üzereyim. Fasık, kâfir demek midir? CEVAP Fasık, kâfir demek değildir. Birçok kelime, her ilimde, ayrı manada kullanılır. Mesela, zalim kelimesi tefsir ilminde, kâfir demektir. Fıkıh ilminde, başkasının hakkına saldıran kimse denir. O halde, bir ilme ait bir kitabı okuyup anlayabilmek için, önce kelimelerin bu ilimdeki özel manalarını bilmek gerekir. Mealden tefsirden din öğrenilmez, ilmihal kitaplarından öğrenilir. Tevbe edip bir daha günah işlemeyen hemen fasıklıktan kurtulur. Cenab-ı Hak, tevbe edilen her günahı affeder. Bir kâfir, küfrüne tevbe ederse, mümin olur, bütün günahları affolur. Bir mümin de her çeşit günahı işlese, hatta Allah’a şirk koşsa, sonra pişman olup tevbe etse, Allahü teâlâ yine affeder. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Hak teâlâ buyurdu ki, kulumun, günahı göklere kadar yükselse, benden ümit kesmeyip, af dilerse affederim.) [Tirmizi] (Tevbe eden, günah işlememiş gibi olur.) [İbni M

Günahı küçük görmek

Günahı küçük görmek Günahların bazısı, bazısına göre küçük görünse de, Allah’ü Teâlâ’nın emirlerini yapmamak olduğu için hepsi de büyüktür. Çünkü Allah’ü Teâlâ’nın gazabı günahlar içinde gizlidir. Hadis-i şerifte, (Küçük günaha devam edilirse, büyük olur) buyuruldu. Küçük görülen günah büyür. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Günahların küçük görüneninden sakının! Bunlar toplanınca sahibini helak eder. Bu şuna benzer ki, bir kavim bir vadiye iner, çerçöp, odun ne bulurlarsa toplayıp getirirler. Böylece koca bir yığın olur. Bunu yakıp ateşinde ekmeklerini pişirirler. İşte küçük görünen günahlardan hesaba çekilen de helak olur.) [Taberani] (Hep günah işleyenin kalbi mühürlenir, artık sevap işleyemez olur.) [Bezzar] (Bir kimse, günah işlediği zaman kalbinde siyah bir nokta hasıl olur. Eğer tevbe ederse, o leke silinir. Tevbe etmeyip tekrar günah işlerse, o leke büyür ve kalbin tamamını kaplar, kalb, kapkara olur.) [Harâiti] Bir kişi; 2-3 defa “Vay günahlarım” deyince,