Kayıtlar

İslâm etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

10 Yaşındaki Çocuk Almanya'dan Geldi, İslâm'la Şereflendi

Resim
10 Yaşındaki Çocuk Almanya'dan Geldi, İslâm'la Şereflendi Almanya'da yaşayan ve tatil amaçlı Antalya'nın Kaş ilçesinde gelen 10 yaşındaki Alman çocuk İslam dininden ve camilerden etkilenerek Enrico Vittoria Corazza, Kuzey Enes ismini alarak İslâm'la şereflendi. Franco Corazza ve Deniz Corazza çifti, çocuklarının kendi isteği ile Müslüman olmak istediğini ve "Kuzey Enes" ismini almak istediğini belirterek Kaş Müftülüğü'ne müracaat etti. "Ezanı dinlemek bana huzur veriyor!" Kelime-i Şehadet getiren Enes duygularını şöyle anlattı, "- Almanya'daki sınıfımda bir çok Müslüman arkadaşım vardı. İslâmiyet her zaman çok ilgimi çekti. Ben de Müslüman olmaya karar verdim. Camiler çok güzel, ezanı dinlemek bana huzur veriyor. Caminin atmosferi ve orada yapılan dualar çok hoşuma gidiyor." dedi.

Mescitleri Yıkabilirsiniz Ama İslâm’ı Asla…

Resim
                 Mescitleri Yıkabilirsiniz Ama İslâm’ı Asla…                Yeryüzü bütün Müslümanlara mescittir… Depremde minare ve cami ykılmıştı. Halkımız caminin avlusunda ve sokaklarda namaza durdu, secdeye vardı…   Ya Rabbi! Son nefesimize kadar Müslüman olarak yaşamayı, imanımızı kurtarmayı huzuruna yüzü ak, gönlü pak Müslüman olarak çıkmayı nasip eyle!

Amerikan Katolik Hristiyan

Resim
                                                                        Amerikan Katolik Hristiyan Randall Royer "İslâm'a döner" ve karar verir... Uyuşturucu yok, içki yok, domuz eti yemek yok, herhangi bir kız arkadaşla rastgele beraberlik yok. Altı ay sonra içten içe İslâm'a geçtiğini hissetti. İki şahadeti okuyup resmen Müslüman oluyor ve Müslüman olmanın gururunu yaşıyor. İslâm'dan önceki isim: Randall Royer. İslâm'la Gelen İsim: (İsmail Royer). Falls Church, Amerika Birleşik Devletleri, Virginia'da yaşıyor.

Anladım ki Bu Dünyada Tek Hak Din İslâm!

Resim
  Anladım ki Bu Dünyada Tek Hak Din İslâm! Moldavalı Natalia internette araştırıp bilgi edindiği İslam dininden etkilenerek 3 oğluyla birlikte Müslüman oldu. Kendi adını Deniz, oğullarının İsimlerini de; Ömer, Yusuf, Mustafa olarak değiştirdi. Dördü de Bursa’nın İznik ilçesinde Müftünün huzurunda Kelime-i Şehadet getirerek Müslüman oldular. Natalia (Deniz): “Çok mutluyum, duyguluyum. İnternetten araştırdım; anladım ki bu dünyada tek hak din İslâm! Allah izin verirse bayramdan sonra çocuklarımın sünnetini de yaptıracağım. Kendimi yeniden doğmuş gibi hissediyorum!” dedi. Ya Rabbi bizleri İslâmiyet’i en iyi yaşayan, yeryüzünün her noktasına yaymak için cihad eden kullarından eyle!

İslâm'ın Adaleti ve Güzelliği

İslâm'ın Adaleti ve Güzelliği Hz. Ali Radiyallahü Anh Halifeliği zamanında, Sıffin Savaşından dönerken, hırkasını kaybetti, ne kadar aradıysa da bulamadı... Bir süre sonra hırkasını bir Hıristyan'ın üzerinde gördü ve hırkasını istedi... Hıristyan: “- Hayır bu hırka benimdir!” diyerek hırkayı vermedi... Hz. Ali Radiyallahü Anh Hıristyan'ı Kadı'ya şikayet etti, ikisi de Kadı'nın huzuruna çıktı... Hz Ali Radiyallahü Anh: “- Bu hırka benimdir!” dedi... Kadı: “- Bu hırkanın senin olduğuna dair delilin var mı?” diye sordu... Hz Ali Radiyallahü Anh: “- Delilim yok, ıspat edemem ama hırkamı tanıdım, hırka benimdir!” dedi... Kadı Hıristyan'a dönerek: “- Halife'nin iddiasına ne dersin?” diye sordu... Hıristyan ısrarla: “- Bu hırka benimdir!” dedi... Kadı hırkanın Hıristyan'da kalmasına karar vererek davayı bitirdi... Hz Ali Radiyallahü Anh'ın elinde, hırkanın kendisine ait olduğuna dair ıspat ve delil yoktu... Hırkayı

On İkinci Tavsiye: İslâm Esasları

On İkinci Tavsiye: İslâm Esasları Muaz b. Cebel Radiyallahü Anh'ın şöyle buyurduği rivayet edilmiştir: Rasulullah Sallallahü Aleyhi Vesellem ile beraber bir seferde idim. Bir gün yakınında bulundum. Beraber yürürken: “- Ya Rasulallah beni Cennet’e koyan, Cehennem’den de uzaklaştıran bir amel bildir!” dedim. Şöyle buyurdu: “- Sen gerçekten büyük bir şeyden sordun. Ama bu Allah’ü Teâlâ’nın kendisine kolaylaştırdığı kimseye mutlaka kolay gelir. Allah’ü Teâlâ’ya O'na ortak koşmadan kulluk edersin, namazı dosdoğru kılarsın, zekâtı verirsin, Ramazan orucunu tutarsın, Kâbe'i de haccedersin!” Sonra şöyle buyurdu: “- Sana hayır kapılarını göstereyim mi?” Ben de: “- Evet Ya Rasulallah!” dedim. Şöyle buyurdu: “- Oruç zırhtır, sadaka suyun ateşi söndürdüğü gibi hataları söndürür. Kişinin gecenin ortasında kıldığı namazdır.” Sonra da şu ayeti okudu: “Yanları yataklardan uzak durur (az uyurlar), Rablerine ümit ve korku iledua ederler ve kendilerine verdiğimiz rı

İslâm’da Buluşalım

İslâm’da Buluşalım   Gel kardeşim, gel bacım! Yüreğimiz bir olsun, Kimseler bükemesin, bileğimiz bir olsun. İnancımız, aşkımız, dileğimiz bir olsun. Kardeşlikte, barışta, birlikte yarışalım; El ele, gönül gönüle İslâm’da buluşalım…   Davamız İslâm olsun, önderimiz peygamber, Allah'a giden yolda yürüyelim beraber. İşte Kur'an-ı Kerim! Arama başka rehber. Kardeşlikte, barışta, birlikte yarışalım, El ele gönül gönüle İslâm’da buluşalım…   Varsın şivemiz farklı, dilimiz farklı olsun, Ne çıkar ananemiz, töremiz farklı olsun. Yöremiz, kasabamız, ilimiz farklı olsun. Kardeşlikte, barışta, birlikte yarışalım El ele, gönül gönüle İslâm’da buluşalım…   Varsın öyle kalalım sen batı, ben doğulu, İkimizde aynıyız, Allah'ın aciz kulu, Kimler ne derse desin, kurtuluşun tek yolu, Kardeşlikte, barışta, birlikte yarışalım, El ele, gönül gönüle İslâm’da buluşalım…   İnancımızda hayat var kıymetini bilelim, Eğer ki öleceksek, Allah için öle

Osmanlı İslâm Ordusunun Ahlâkı...

  Osmanlı İslâm Ordusunun Ahlâkı...   İstanbul’dan Viyana’ya doğru giden Osmanlı İslâm ordusu, Belgrad yakınlarında, bir subaşında, mola verir. Çeşme, abdest alan, kaplarına su dolduran askerlerle doludur. Yakındaki kilisenin papazı, Haçlı Kumandanlarına göstermek için bir hile düşünür.   Güzel kızları süsler, ellerine birer kap verip, çeşmeye gönderir. Papaz ve Kumandanlar gizlice seyrederler. Kızları gören Osmanlı askerleri hemen utanarak çekilirler. Kızlar su kaplarını rahatça doldurup kiliseye dönerler. Papaz ve Kumandanlar gördüklerine inanamazlar. Papaz, İslam askerlerinin bu güzel ahlâkını, edebini ve merhametini görünce, haçlı kumandanlarına: “- Osmanlı Ordusu’nda bu ahlâk var iken; hiç yenilemez, boş yere kan dökmeyin! Der ve ekler: “- Ancak Osmanlı halkının ve askerlerinin ahlâkını yok edersek onları yenebiliriz!” der. Ve Osmanlı halkının ve ordusunun ahlâklarını yok etmek için planlar hazırlamaya başlarlar.

İslâm Âlimleri Ahmaklık Hakkında Buyuruyor ki

·      Ahmakla arkadaşlıktan sakın. Çünkü, sana iyilik edeyim derken, zararı dokunur. (Hazret-i Ömer) ·      Dişi ile tırnak uçlarını ısırmak ahmaklık alametidir. (Hazret-i Ali) ·      Ahmaklar arasında bulunan horlanır, âlimler arasında bulunan hürmet görür. (İmam-ı Cafer-i Sadık) ·      Dünyayı ele geçirmek için Ahireti [dinini] vermek ahmaklıktır. Yaratıkların en ahmağı nefstir. Çünkü her isteği kendi aleyhinedir. (İmam-ı Rabbani) ·      Kaza borcu varken, nafile kılmak ahmaklıktır. (Hazret-i Ebu Bekir, Seyyid Abdülkadir-i Geylani) ·      Ahmaklığın alameti, kendi aybını bırakıp, başkasının aybıyla uğraşmaktır. (Sırri-yi Sekati) ·      Ve ma cevab-ül ahmak-ı illes sükut=Ahmağa verilecek en güzel cevap ancak sükuttur. (İbni Hibbân) ·      Nefsin arzuları peşinde koşan ahmaktır. (Muhammed Masum Faruki) ·      Hatasında ısrar eden ahmaktır. (Seyyid Abdülhakim Arvasi)   ·      Nefs, yarat ı klar ı n içinde en ahmak olanıdır. Hep kendi zararını ister. Onun yakasını bır

İslâm Dünyası'nın Hali Nedir? Neden Birbirleriyle Kavga Ediyorlar?

  İslâm Dünyası'nın Hali Nedir? Neden Birbirleriyle Kavga Ediyorlar?   Hasan Kayhan, Suriye'li Tefsir Hocası Dr. Muhammed Rıdvan'a şu suali sormuş; “-   İslâm dünyası'nın hali nedir? Neden birbirleriyle kavga ediyorlar? Gelen cevab şu; “-   Köylünün biri trende seyahat ediyor. Ve elinde ağzı bağlı   bir çuval var. Çuvalı yere koymuş fakat iki de bir çuvalı sallıyor. Bu durum, karşısında oturan adamın dikkatini çekiyor ve soruyor köylüye:” “-   Hayırdır bu çuvalda ne var?” “-   İki tane fare var.” “-   Ne yapacaksın onları?” “-   Bir dostuma lâzımmış, ona götürüyorum.” “-   Peki niye ara sıra çuvalı sallıyorsun? bırak yerde dursun.” Köylü, şu ibretlik cevabı veriyor ; “-   Eğer ben onları rahat bırakırsam; düşünüp bu çuvaldan çıkmanın yollarını ararlar. Çuvalı kemirip dışarı çıkarlar. Oysa ben çuvalı salladıkça birbirleri ile yer kapmak için kavga ediyorlar. Bir müddet sonra sakinleşince, köşelerine çekilip düşünmeye başlıyorlar. İşte o zaman bi

Osmanlı Halkı ve Ordusu İslâm Ahlâk ve Faziletini İçselleştirmişti

  Osmanlı Halkı ve Ordusu İslâm Ahlâk ve Faziletini İçselleştirmişti   Kanunî Sultan Süleyman Hân, ordusuyla sefere çıkmıştı. Belgrat yakınlarında, mola verilmişti. Askerler, çevredeki su ve çeşmelerden istifade edip, abdest tazelemeye, susuzluklarını gidermeye çalışıyorlardı. Çeşmelerden birinin yakınlarında bir manastır vardı. Manastırın rahibi, Osmanlı askerinin durumunu öğrenip, haçlı askerlerini haberdar etmek için, manastırdaki rahibelerden bir kaçını süsleyip, ellerine verdiği testilerle çeşmeye gönderdi. Rahibelerin geldiğini gören Osmanlı askerleri, hemen çeşme başından ayrılıp, rahibelere sırtlarını döndüler. Rahibeler testilerini doldurup gidinceye kadar kimse dönüp bakmadı. Rahibeler gelip durumu anlatınca; koparılan üzümlerin yerlerine para bırakıldığını duyan Rahip, bu kadarını beklemiyordu. Bunlar ne biçim insanlardı. Malda mülkte gözleri yoktu, kadına kıza iltifat etmiyorlar, memleketlerinden günlerce uzak yerlere kadar geliyorlar, korkmadan ve endişe etme

İslâm’da Kudüs’ün Önemi

Resim
  İslâm’da Kudüs’ün Önemi   Kudüs Müslümanlar İçin Neden Kutsal? Bu kadim topraklar aslında yalnızca Müslümanlar için değil diğer büyük dinler için de kutsal topraklardır. Kudüs, 3 Semavi dinin de ilk başkenti konumunda denilebilir. Uğruna sürekli savaşlar verilen bu kent tarihi boyunca 2 defa yıkıma uğrayıp yeniden inşa edildi ve 20’den fazla kere de işgal edildi.   Kudüs’te Müslümanlar için pek çok kıymetli yapılar bulunur ve önemli olay gerçekleşmiştir.   Müslümanların kutsal toprakları arasında Mekke ve Medine’den sonra 3. Sırada bulunan Kudüs, M.S. 610 senesinde “ilk kıble” olma özelliğine sahiptir. Kudüs sınırları içerisinde bulunan ve İslâmiyet’te önemli bir yeri olan Mescid-i Aksa, ilk kıblemizdir. Müminler 16 ay boyunca Kudüs’teki Mescid-i Aksa’ya kıblelerini yöneltmişlerdir. Mescid-i Aksa İslam dininin en kutsal camilerindendir.   Kudüs şehrinin biz Müslümanlar için önemli olmasının bir diğer sebebi de Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa’nın (s.a.v) M.S. 620 se

ABD Eski Başkanı Nixon’un Danışmanı Robert Dickson Crane’ın İslâm’ı Seçti

Resim
  ABD Eski Başkanı Nixon’un Danışmanı Robert Dickson Crane’ın İslâm’ı Seçti ABD eski başkanlarından Nixon’un danışmanı Robert Dickson Crane’ın İslâmı seçmesinin dikkat çekici bir hikâyesi var. “Bu dinden midem bulanıyordu ve hiçbir zaman bu dini öğrenmeyi aklımdan dahi geçirmedim” diyen ABD Başkanı Nixon’un Danışmanı akademisyen ve yazar Robert Dickson Crane; tanıştığı bir Müslüman aracılığıyla çıktığı ihtida yolculuğunda yaşadıklarını anlattı. Oldukça ilgi çekici bir ihtida hikayesine sahip olan 1929 doğumlu olan Robert Dickson Crane’in sahip olduğu en önemli titr, ABD eski başkanlarından Nixon’un (ABD siyasetinin en netameli dönemlerinden birinde) danışmanı olması. Aslında en önemli iki titrden biri diyelim, çünkü orijinal ismi ‘Deputy Director of US Security Council’ olan Birleşik Devletler Güvenlik Konseyi Başkan Vekilliği görevini de Nixon’ın başkan seçilmesinden sonra yürütüp, en az danışmanlık kadar etkili bir başka konumda da bulunmuş. Bunlara eklenebilecek daha birçok

"Ben İslâm'ın Oğluyum!"

Resim
  "Ben İslâm'ın Oğluyum!"   Vakit kuşluk vaktiydi. Bazı sahabeler, Mescid-i Nebevi’de halka kurmuş sohbet ediyorlardı. Bu arada Hz. Selman'ı Farisi Radiyalahü Anh mescidi nebeviye girer. Mesciddeki Sahabelere selâm verip uygun bir yere oturur. Oturanlardan bazıları, Hz. Selman'ın işiteceği bir sesle, birbirlerine kabile ve soylarını sormaya başlarlar. Biri; “- Ben Temim kabilesindenim!” Bir diğeri; “- Ben Kureyş kabilesindenim!” Üçüncüsü; “- Ben ise Evs kabilesindenim!” derler. Hz. Selman Radiyallahü Anh bütün bu konuşulanları sükûnetle dinliyordu. İçlerinden biri dönüp Hz. Selman'a sorar: “- Ey Selman senin soyun ve ırkın nedir? Onlara göre onun vereceği cevabı yoktu, çünkü o acem ve muhacirdi ve bilinen bir soyu yoktu. Hz. Selman Radiyalahü Anh, bütün Müslümanlara ders verircesine vakarlı ve sükûnetle cevap verdi: “- Ben dalâletteydim. Allah Celle Celâlüh, Hz. Muhammed Sallallahü Aleyhi Vesellem ile beni hidayete erdirdi. Ben faki

Dinin Gerekliliği

  Dinin Gerekliliği Bilesiniz ki, kalpler ancak Allah'ı anmakla huzur bulur... Kuşkusuz insan amaçsız yaratılmamıştır. Hikmet sahibi yüce Allah, boş ve amaçsız işlerden münezzehtir. Konuyla ilgili ayetlerden ve hadislerden anlaşıldığı üzere insan, kemalleri elde etmek, ahlâkî erdemlere varmak, yüce dereceleri kat etmek ve üstün makamlara ulaşmak amacıyla yaratılmıştır. Şüphesiz söz konusu yüce hedeflere düzenli program, kâmil ve kapsamlı yasalar olmadan varılamaz. Bu üstün makamlar ancak insanın bireysel ve toplumsal haklarını garanti edecek, özgürlüğünü ve huzurunu sağlayacak, ona tekâmül yolunu, mutluluk ve erdemlerin nasıl elde edileceğini gösterecek yasalar sayesinde kazanılır. İnsanoğlunun sınırlı aklı ve kısır düşüncesi ile söz konusu niteliklere sahip programın üretilemeyeceği apaçık ortadadır. çünkü insanoğlu, yaratıcısı kadar kendi sayısız ve farklı ihtiyaçlarını, onu amacına götüren yolları, ona dünya ve ahiret mutluluğunu kazandıracak hususları tam olarak bilemez