Kayıtlar

Emre etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Dünya Kimseye Kalmaz

Dünya Kimseye Kalmaz   Dünya kimseye kalmaz, Bir misafirhanedir, Arifler ana dalmaz, Bilir ki efsanedir…   Ne ekersen biçersin, Döktüğünü içersin, Bir gelirsin bir geçersin, Gerisi bahanedir…   İnsanlıktan sen çıkma, Dost kazanmaktan bıkma, Gönül yap ama yıkma, Çoğu bir kaşanedir…   İyilik yapmaktır kârın, Kalır ancak o varın, Öleceksin sen yarın, Anla bak dünya nedir…   (Yunus Emre Kuddise Sirrûh)

Kahrın da Hoş Lütfun da Hoş

Kahrın da Hoş Lütfun da Hoş   Cana cefa kıl ya vefa Kahrın da hoş, lütfun da hoş, Ya dert gönder ya da deva, Kahrın da hoş, lütfun da hoş.   Hoştur bana senden gelen: Ya hilat-ü yahut kefen, Ya taze gül yahut diken… Kahrın da hoş lütfun da hoş.   Gelse celâlinden cefa Yahut cemalinden vefa, İkisi de cana safa: Kahrın da hoş, lütfun da hoş.   Ger bağ-u ger bostan ola. Ger bendü ger zindan ola, Ger vasl-ü ger hicran ola, Kahrın da hoş, lütfun da hoş.   Ey padişah-ı Lemyezel! Zat-ı Ebed, Hayy-ı Ezel! Ey lütfu bol, kahrı güzel! Kahrın da hoş, lütfun da hoş.   Ağlatırsın zari zari, Verirsen cennet-ü huri, Lâyık görür isen nari, Kahrın da hoş, lütfun da hoş.   Gerek ağlat, gerek güldür, Gerek yaşat gerek öldür, Âşık Yunus sana kuldur, Kahrın da hoş, lütfun da hoş.   (Yunus Emre Rahmetullahi Aleyh)

Vaktinize Hazır Olun

Vaktinize Hazır Olun   Vaktinize hazır olun, Ecel vardır, gelir bir gün. Emanettir kuşça canın, Sahibi var, alır bir gün.   Nice bin kere kaçarsan, Yedi deryalar geçersen, Kanat çırparak uçarsan, Ecel seni bulur bir gün.   İşbu meclise gelmeyen, Anıp nasihat almayan. Elif'ten be'yi bilmeyen, Okur kişi olur bir gün.   Tutmaz olur tutan eller, Çürür şu söyleyen diller. Sevip kazandığın mallar, Varislere kalır bir gün.   Yunus Emre'm bunu söyler, Aşkın deryasını boylar. Şu yüce köşkler, saraylar, Viran olur kalır bir gün.   (Yunus Emre Kuddise Sirrûh)

Mânâ Eri Bu Yolda

Mânâ Eri Bu Yolda   Mânâ eri bu yolda melül olası değil, Mana duyan gönüller hergiz ölesi değil.   Ten fânidir, can ölmez, gidenler geri gelmez, Ölür ise ten ölür, canlar ölesi değil.   Gevhersiz gönüllere yüz bin yol eder isen, Hak’tan nasip olmasa nasip alası değil.   Sakıngıl yârin gönül sırçadır sımayasın, Sırça sındıktan sonra bütün olası değil.   Çeşmelerden bardağın doldurmadan kor isen, Bin yıl orda durursa kendi dolası değil.   Şu Hızır ile İlyas âb-ı hayat içtiler, Bu birkaç gün içinde bunlar ölesi değil.   Yarattı Hak dünyayı Peygamber dostluğuna, Dünyaya gelen gider, bâki kalası değil.   Yunus gözün görürken yarağın eyle bugün, Gelmedi anda varan, geri gelesi değil.   (Yunus Emre Kuddise Sirrûh)

Ben Dert İle Ah Ederdim

  Ben Dert İle Ah Ederdim   Ben dert ile ah ederdim, derdim bana derman imiş, İster idim hasret ile dost yanımda pinhan imiş.   Nerde idim fikrederdim, göğe bakıp şükrederdim, Dost benim gönlüm evinde, tenim içinde can imiş.   Sanırdım kendim ayrıyım, dost gayrıdır, ben gayrıyım, Beni bu hayale salan bu sıfatı insan imiş.   İnsan sıfatı kendi Hak, insadadır Hak, doğru bak, Bu insanın sıfatına cümle âlem hayran imiş.   Her kim o insanı bile, hayvan ise insan ola, Cümle yaratılmış kula insan dolu sultan imiş.   Tehvid imiş cümle âlem, tehvidi bilendir Âdem, Bu tevhidi inkar eden öz canına düşman imiş.   İnsan olan buldu Hakk’ı, meclis onun, odur saki, Hemen bu biçare Yunus aşk ile aşina imiş.   Yunus Emre Kuddise Sirrûh

Sensin Bize Bizden Yakın

Sensin Bize Bizden Yakın   Sensin bize bizden yakın, görünmezsin hicap nedir? Ayıbı yok görklü yüzün, üzerinde nikap nedir?   Sen söyledin ey padişah, Yehdillahu limen yeşa, Şerikin yok senin ey şah, suçlu kimdir, azap nedir?   Levh üzere kimdir yazan, azdıran kim, kimdir azan? Bu işleri kimdir düzen, bu suale cevap nedir?   Rahim durur senin adın, rahimliğin bize dedin, Mürşitlerin müjdeledi, La taknatu hitap nedir?   Bu işleri sen bilirsin, sen verirsin, sen alırsın, Ne kim dilersen kılarsın, ya bu soru hesap nedir?   Biz umaruz mürvetinden cümle iş senin katından, Senin o çok rahmetinden bu bir avuç türap nedir?   Kün'i bir kezin söyledin, her nesneyi var eyledin, Yine ahir bir söz ile onu kılmak harap nedir?   Hani bu mülkün sultanı, bu ten ise hani canı? Bu göz görmek diler onu, bu merci ve meab nedir?   Yunus bu göz onu görmez, görenler hot haber vermez, Bu menzile akıl ermez, bu kod...

Şol Cennet’in Irmakları

  Şol Cennet’in Irmakları   Şol Cennet’in ırmakları, akar Allah deyu deyu; Çıkmış İslâm bülbülleri, öter Allah deyu deyu...   Salınır Tûbâ dalları, Kur'ân okur hep dilleri. Cennet bağının gülleri, kokar Allah deyu deyu...   Kimi yiyip kimi içer, hep melekler rahmet saçar. İdrîs Nebî hulle biçer, diker Allah deyu deyu...   Altındandır direkleri, gümüştendir yaprakları. Uzandıkça budakları, biter Allah deyu deyu...   Aydan arıdır yüzleri, misk-i amberdir sözleri. Cennet'te Hûrî Kızları, gezer Allah deyu deyu...   Hakk'a âşık olan kişi, akar gözlerinin yaşı. Pür nûr olur içi dışı, söyler Allah deyu deyu...   Ne dilersen Hak’tan dile, kılavuzla gir bu yola Bülbül âşık olmuş güle, öter Allah deyu deyu...   Açıldı gökler kapısı, rahmetle doldu hepisi Sekiz cennetin kapısı, açar Allah deyu deyu...   Miskin Yûnus var yârine, koma bugünü yarına. Yarın Hakk'ın dîvânına, varam Allah deyu deyu......

Sen Derviş Olamazsın…

Sen Derviş Olamazsın…   Dervişlik der ki bana, Sen derviş[1] olamazsın, Gel ne diyeyim sana? Sen derviş olamazsın; Sen Hakk’ı bulamazsın…   Derviş bağrı taş gerek, Gözü dolu yaş gerek, Koyundan yavaş gerek, Sen derviş olamazsın; Sen Hakk’ı bulamazsın…   Dövene elsiz gerek, Sövene dilsiz gerek, Derviş kibirsiz gerek, Sen derviş olamazsın; Sen Hakk’ı bulamazsın…   Ele geleni yersin, Dile geleni dersin, Böyle dervişlik dursun… Sen derviş olamazsın; Sen Hakk’ı bulamazsın…   Dilin ile şakırsın, Çok maniler dokursun, Vara yoğa kızarsın, Sen derviş olamazsın. Sen derviş olamazsın; Sen Hakk’ı bulamazsın…   Kızmak varsa eğer, Muhammed de kızardı, Bu kakımak sende var Sen derviş olamazsın; Sen Hakk’ı bulamazsın…   Doğruya varmayınca, Mürşide ermeyince, Hak nasip etmeyince, Sen derviş olamazsın; Sen Hakk’ı bulamazsın…   Derviş Yunus gel şimdi, Ummanlara dal şimdi, Ummana dalmayınca Sen derviş olamazsın; Sen Hakk’ı bulamazsın…   Yunus Emre Kuddise Sirrûh...

Hiç Bulunmaz Akrânı

  Hiç Bulunmaz Akrânı   Hiç bulunmaz akrânı, Mahz-ı lütfu Yezdanı. Gavsul Azam Geylani, Sultan Abdulkadir'in...   Dergâhında hizmet var, Dervanında himmet var, Kapısında rahmet var, Sultan Abdulkadir'in...   Bağdat yolun gözlerim, Geylâni’yi özlerim, Himmetîdir sözlerim, Sultan Abdulkadir'in...   Hüsnü terk et teşvişi, Hakk'a bırak her işi, Dervişi ol dervişi, Sultan Abdulkadir’in…

Canım Kurban Olsun

  Canım Kurban Olsun   Canım kurban olsun senin yoluna, Adı güzel kendi güzel Muhammed... Şefaat eyle bu kemter kuluna Adı güzel kendi güzel Muhammed...   Mü'min olanların çoktur cefası Ahirette olur zevk u sefası On sekiz bin âlemin Mustafa'sı Adı güzel kendi güzel Muhammed...   Yedi gökleri seyran eyleyen Kürsi'nin üstünde cevlan eyleyen Mi'racda ümmetini dileyen Adı güzel kendi güzel Muhammed...   Dört caryâr onun gökçek yâridir Anı seven günahlardan beridir On sekiz bin âlemin sultanıdır Adı güzel kendi güzel Muhammed...   Âşık Yunus nider dünyayı sensiz Sen hak Peygambersin şeksiz şüphesiz Sana uymayanlar gider imansız Adı güzel kendi güzel Muhammed... (Sallallahü Aleyhi Vesellem) Yunus Emre Kuddise Sirrûh Kenter: Değersiz Cevlan: Dolaşma Şek: Şüphe Şefaat: Bağışlanmasını dileme

İllallah Diyenler

  İllallah Diyenler   Görerek Dost cemâlini, Göçer illallah diyenler... Kalbine tevhid nûrunu, Saçar illallah diyenler...   Hakk kulların hepisin, Fazl ile yapmış yapısın, Sekiz cennetin kapısın, Açar illallah diyenler...   Günahı çirkinden yuyup, Yüzü bedir aya dönüp, Kanatlı Burak’a binip, Uçar illallah diyenler…   Gündüzü döndürür şebi, Ümmetim der ona Nebi. Sırat’ı yıldırım gibi, Geçer illallah diyenler…   Düzelt gönül harabını, Ko dünyanın serabını. Dosttan aşkın şarabını, İçer illallah diyenler…   YÛNUS cihan değil bâkî, Mağrûr olup olma şâkî. Bâtılın içinden Hakk'ı, Seçer illallah diyenler...   Yunus Emre Kuddise Sirrûh