Kayıtlar

Geliyor etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Uyan, Uyan Bu Gafletten; Ölüm Geliyor…

  Uyan, Uyan Bu Gafletten; Ölüm Geliyor…   Gel kardeşim sözüm sen iyi dinle; Fırsat elde iken hayrın yap kendi elinle; Ne yaparsan kabre gider seninle; Uyan uyan bu gafletten ölüm geliyor…   Dünyaya gelen gidiyorlar hep katar katar; Bir gün olur senin de güneşin batar; Rızayı kazananlar kabrine varır rahat yatar; Uyan uyan bu gafletten ölüm geliyor…   Uyup da nefsine yapma ha günahı; Çekersin cezasın mahşer sabahı; Cehdü gayret et kazan rızaullahı; Uyan uyan bu gafletten ölüm geliyor…   Bir ders-i ibrettir bütün bu dünya; Gönül verip aldanmayın yalancı dünyaya; Beğendiriniz kendinizi güzel Mevla’ya; Uyanalım bu gafletten ölüm geliyor…   Şu çıkan soluklar çıkmaz olunca; Kabirde bu gözlere toprak dolunca; Cevabın hazırladın mı Mevla sorunca; Uyanalım bu gafletten ölüm geliyor…   Hacı Mustafa Güneş Kuddise Sirrûh

Bundan îmân kokusu geliyor!

Bundan îmân kokusu geliyor! Ahmed bin Harb Rahmetullahi Kuddise Sirrûh Hazretlerinin’in Behram isminde ateşperest bir komşusu vardı. Bu Behram, bir defasında ticâret için bir yere mal gönderdi. Yolda hırsızlar mallarını alıp kaçtılar. Ahmed bin Harb bu durumu haber alınca, yanında bulunanlara; “- Haydi komşumuza gidelim. Başına gelen bu hâl için üzülmemesini söyleyip onu teselli edelim. Her ne kadar ateşe tapıyor ise de, komşumuzdur” dedi. Behram’ın evine geldiler. Behram kendilerini hürmetle karşıladı. Ahmed bin Harb’ın elini öpüp çok saygı gösterdi. İkramlarda bulundu. O günlerde çok kıtlık olduğundan, bir şeyler yemek için gelmiş olabileceklerini düşünerek ayrıca yemek hazırlamak istedi. Ahmed bin Harb; “- Zahmet etmeyiniz. Malınızın çalındığını duyduk. Üzülebileceğinizi düşünerek, hâlinizi, hatırınızı soralım diye geldik” buyurdular. Behram, “- Evet, öyledir, ama bunda üç şeye şükretmem lâzım oluyor: Birincisi; başkaları benden çaldılar, ben başkalarından çalm

Tarhana Çorbası İsmi Nereden Geliyor?

Tarhana Çorbası İsmi Nereden Geliyor? Yavuz Sultan Selim Çaldıran Savaşı'na giderken ordunun kamp kurup istirahat ettiği bir bölgede tebdil-i kıyafet ederek derviş kılığına girer. Kimseye haber vermeden geç saatte ordugâhtan ayrılır. Köylülerin yaşam şartlarını merak etmektedir. Bir köye girer ve gözüne kestirdiği bir evin kapısını çalar. Hane sahibi kapıyı açınca karşısında pejmürde bir derviş ile karşılaşır. Gerçi kendi halleri de pürmelaldir ama tanrı misafirine buyur etmemek olur mu? Hane halkı yaslağaç etrafında akşam yemeği yemektedirler. Sofrada sadece kara ekmek ve bir çorba kâsesi vardır. Tanrı misafiri hemen sofraya oturtulur. Ancak hane halkı Yavuz'un davranış ve azametinden şüphelenir. Ordugâh da yakındadır. Padişah olduğunu anlarlar sofralarının fakirliğinden utanıp "Af buyurun padişahım somun ve DARHANE çorbamızdan başka yiyeceğimiz yoktur" derler. Çorbanın lezzeti padişahın çok hoşuna gitmiştir. Hane halkına iltifatta ve ihsanda bulunur. İ

Kanser Dalga Dalga Geliyor...

Kanser Dalga Dalga Geliyor... Prof. Dr. Erkan Topuz, verdiği şu çarpıcı bilgilerle kanserin boyutlarını açıkça ortaya koymakta: "Kanser dalga dalga geliyor. 2020 yılında 20 milyon insan kansere yakalanacak. Ama eğer bunları yaparsak belki bunu 15 milyona indirebiliriz. O yüzden gözümüzü açalım. Bu iş çocukluktan başlıyor. Çocuklarımıza bu terbiyeyi vermek zorundayız. Ailedeki çocuk annesini taklit eder. Anne ne yiyorsa çocuk da onu yer ( Tabi ki anne bilinçliyse!)." Öneriler: 1. Her akşam duş alın, üstünüzü tamamen değiştir. (Çevre kirliliğini eve taşıma) 2. Haftada en az bir kere balık. Bu balıklar dip balıkları olmamalı. Somon veya yüzey balığı, Akdeniz, Ege balığı olmalı. Marmara'nın dip balıklarını lütfen tüketmeyiniz. 3. Evde en az halı kullanın. Temiz tutun (sirkeli su ile silin). 4. Bulaşığı en az deterjan ile ve eldivenle kullanarak temizleyin (Makina yok!). 5. Çamaşırda her türlü deterjandan kaçınız. Devamlı olarak zeytinyağı ve defne sab