Kayıtlar

Mayıs 27, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Peygamberimizin öğrettiği görgü kuralları (sünnetler) nelerdir?

Peygamberimizin öğrettiği görgü kuralları (sünnetler) nelerdir? Değerli kardeşimiz, Peygamberimizin Aleyhisselâm sünnetleri çok geniştir. Bu bakımdan hepsini burada anlatmamız mümkün değildir. Peygamberimizin sünnetlerini anlatan eserlere bakmanızı tavsiye ederiz. İslâm; doğumdan ölüme kadar hayatın ne şekilde yaşanacağını, davranışların nasıl olacağını, iç ve dış dünyamızın ne şekilde bir yapıya kavuşturulacağını tespit etmiştir. Madden ve mânen sağlıklı bir fert, sağlıklı bir aile ve sağlıklı bir toplumun yolu İslâm'ın emrettiği hayat tarzını yaşamak ile mümkün olabilecektir. Her Hayrın Başı Besmeledir: Her hayırlı işe "Bismillahirrahmanirrahim" ile başlanır. Sonunda da "elhamdülillah" denir. Sevgili Peygamberimiz Aleyhisselâm: "Bir işe besmele ile başlanılmaz, sonunda da elhamdülillah denmezse o işte hayır olmaz." buyurmuştur. Çünkü besmele çekerek kul ile Allah arasındaki gerçek alâka kurulmuş olur. Nerelerde besmele çekilir veya

Neler Orucu Bozmaz?

Neler Orucu Bozmaz? 813 Resûl-i Ekrem (sav)'in unutarak yiyen ve içen bir Sahâbe-i Kiram'a hitaben "- Orucunu tamamla!.. Sana ancak Allahû Teâla (cc) yedirdi ve içirdi (ziyafet verdi)" buyurduğu bilinmektedir.(47) Hanefi fûkahası: "Oruç tutan bir mükellef; unutarak yer, içer veya cim'a ederse orucu bozulmaz. Bu hususta orucun farz veya nafile olması arasında fark yoktur"(48) hükmünde ittifak etmiştir.  814 Oruca niyyet etmiş olan bir mü'min uyur ve uykuda iken ihtilâm olursa orucu bozulmaz. Zira Resûl-i Ekrem (sav): "Üç şey vardır ki bunlarla oruç tutan kimse iftar etmiş olmaz: Kan aldırmak, kusmak ve ihtilâm"(49) hükmünü beyan buyurmuştur. Esasen ihtilâmda; cinsi münasebetin ne sûreti, ne de mahiyeti mevcut değildir. Herhangi bir kadına baktığı ve menisi geldiği zaman da durum aynıdır. Bu da; düşünerek menisi gelen kimse gibidir.(50) Hz. Şeddad (ra)'dan rivayet edilen: "Kan alan da, aldıran da iftar etmiştir" hadisi

İftar İçin Acele Etmek

İftar İçin Acele Etmek Cenâb-ı Hak bir âyet-i kerîmede şöyle buyurur:  “De ki: Allah’ı seviyorsanız, bana uyunuz ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın” (Âl-i İmrân, 31) Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-  bir hadîs-i şeriflerinde şöyle buyururlar:  “Oruç açmakta acele ettikleri sürece Müslümanlar, hayır üzere yaşarlar.” (Buhârî, Savm, 45) İftar Duâsı “Allâh’ım! Senin rızan için oruç tuttum, sana inandım, sana tevekkül ettim, senin rızkınla orucumu açtım. Yarınki Ramazan orucuna da niyet ettim. Geçmiş ve gelecek günahlarımı bağışla!” Bir gün Mesruk -radıyallahü anh- Âişe vâlidemize: “–Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-’in ashâbından iki kişi var. İkisi de hayırdan geri kalmıyorlar. Ancak bunlardan biri akşam namazını kılmakta ve oruç açmakta acele ediyor, diğeri ise hem akşam namazını hem iftarı geciktiriyor” dedi. Hz. Âişe -radıyallahü anha-: “–Akşam namazını kılmakta ve oruç açmakta acele eden kimdir?” diye sordu. Mesruk -radıyallah

Orucun Farzları

Orucun Farzları   Orucun farzı üçtür. Bunlar: 1- Niyet etmek. 2- Niyeti, ilk ve son vakitleri arasında yapmak. 3- İmsak vaktinden güneşin batmasına kadar olan zaman içinde, orucu bozan her şeyden sakınmaktır.   Sual: Oruca niyetin vakti ne zaman başlar? Ramazan ve nafile oruçlara niyetin ilk vakti, güneş battıktan sonra başlar. Son vakti ise, ertesi günü öğleye bir saat kalıncaya kadardır. Kaza ve kefaret oruçlarında ise, akşamdan imsak vaktine kadardır.   Ramazanda oruca niyet ederken, akşamdan imsak vaktine kadar, “Yarın oruç tutmaya”, imsaktan sonra ise “Bugün oruç tutmaya” denir. Yanılıp yanlış söylense de, oruç tutulacak gün bilindiği için mahzuru olmaz. Ramazanda bir aylık oruca toptan niyet edilmez, her gün ayrı ayrı niyet etmek farzdır. Gece yatarken yemeği yiyip veya yemek yemeden niyet edilse, sonra gece uyanınca, sahura kalkınca yemek yemekte mahzur yoktur. Akşam yemeği yerken niyet etmek iyi olur. Niyetten sonra da, imsak vaktine kadar yiyip içmek

Geliniz: Bu Ramazanda “Ramazan-ı Şerif” Hürmetine Bir Şeyler Yapalım!

Geliniz: Bu Ramazanda “Ramazan-ı Şerif” Hürmetine   Bir Şeyler Yapalım! Geliniz bu Ramazan’da önce kendimizden başlayarak bir şeyler yapalım… En azından bildiğimiz bir kötü huyumuz varsa onu bırakalım! Dargın olduğumuz kimseler varsa ilk adımı biz atarak onlarla barışalım Selâm verme alışkanlığımız yoksa tanıdık tanımadık herkese Allah’ü Teâlâ’nın salamını verelim. Selâmlaşmayı yaygınlaştıralım. Tatlı bir sözle küçük bir iyilikle basit bir hediye ile Bir gönle girmeyi deneyelim. Okuma alışkanlığımız yoksa güzel bir kitap okuyalım. Bilmediğimiz dini bir konuyu doğru kaynaklardan araştıralım. Dedikodu, gıybet boş laflar yapıyorsak ki yapmayanımız yok! Gelin onları terk edip vaktimizi en güzel şekilde değerlendirelim. Yerleri, gökleri, yaratılan bütün mevcudatı bir saat tefekkür edip Rabbimizin azametini ve kudretini taktir edelim. Her şeyde kendimizi öne sürerek;   “Ben dilini”   kullanıyorsak   “Biz dilini”   kullanmaya başlayalım. Komşularımıza küçük te olsa bir

Rahmet ayı Ramazan

Rahmet ayı Ramazan Değerli kardeşimiz, Selman-ı Farisi Radiyallâhu Anh anlatıyor: Resul-i Ekrem Efendimiz Sallallâhu Aleyhi Vesellem Şaban ayının son gününde bize okuduğu bir hutbede şöyle buyurdu: "Ey insanlar, büyük ve mübarek bir ay yaklaştı, gölgesi başınıza geldi. Bu öyle bir aydır ki, içinde bin aydan daha hayırlı olan Kadir Gecesi vardır. Allah o mübarek ayın gündüzlerinde orucu farz, gecelerinde nafile namazları meşru kıldı. Bu ayda küçük büyük bir hayır yapan insan başka aylarda bir farz eda etmiş gibi sevap alır. Bu ayda bir farzı yapmak, başka aylarda yetmiş farz yerine geçer. Bu ay Allah için açlık ve susuzluğun, taat ve ibadetin meşakkatlerine sabır ve tahammül ayıdır. Sabrın karşılığı da Cennettir. Bu ay yardımlaşma ayıdır, bu ay mü’minlerin rızkını arttıracak aydır. Bu ayda her kim oruçlu bir mü’mine iftar edecek bir şey verirse, yaptığı bu iş günahlarının bağışlanmasına ve Cehennemden azat olmasına sebep olur. Oruçlunun